• DOLAR 32.504
  • EURO 34.783
  • ALTIN 2499.528
  • ...
İlk kıblemiz Mescid-i Aksa tehlike altında
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

DİYARBAKIR – Diyarbakır İnanç Özgürlüğü Platformu yayınladığı bir basın açıklamasıyla Siyonist İsrail’in bir terör rejimi olduğunu ve bir Haham’ın öldürülmesini bahane ederek Mescid-i Aksa’yı ibadete kapattığını belirterek İsrail’i sert bir dille kınadı.

Mescid-i Aksa’nın Müslümanların ilk kıblegahı olduğu ve İsrail’in, İslam dünyasının içinde bulunduğu kargaşa ortamından istifade ederek Mescidi Aksa’yı işgal ettiği belirtilen açıklamada devamla;  “Mescid-i Aksa 1967’den bu yana ilk defa tamamen ibadete kapatılmıştır. Bu kapatma kararı için ‘insan hak ve özgürlüklerini hiçe saymaktır’ demek bir anlam ifade etmeyecektir. Burada topyekûn hiçe sayılan bir buçuk milyar İslam âlemidir. İsrail’in bu cüretinin arkasında İslam âleminin parçalanmışlığından aldığı cesaret vardır. İsrail’in bu cüretinin arkasında altmış parça İslam ülkesinin bir tek Selahaddin çıkaramayışından aldığı cesaret vardır. İsrail’in bu cüretinin arkasında yüzünü Batı’ya dönmüş, elini kolunu Batı’ya kaptırmış iktidarlar vardır” ifadelerine yer verildi.

“Bütün kötülüklerin arkasında İsrail var”

Siyonist İsrail’in yaptığı işgalleri bahaneler bularak ve kılıflar uydurarak tüm dünyayı aldattığı belirtilen açıklamada, “Bu terör devleti kendisi ile yapılan her ateşkesin ile barış görüşmesinin ardından yeni bir gerekçe bularak ya da yeni bir gerekçe uydurarak zulümlerine yeni bir zulüm eklemektedir. Çünkü zulüm İsrail’in varlık sebebidir. Bu coğrafyada nerede bir bomba patlıyorsa, nerede bir insan terör saldırısında yaşamını yitiriyorsa, nerede bir mezhep kavgası varsa mutlaka ama mutlaka arkasında İsrail vardır. Bütün kötülüklerin arkasında mutlaka İsrail vardır. Bu gerçeği göremeyenler sadece ve sadece ülkelerini felakete sürüklemekte olan politikacılardır” denildi.

“Kudüs parça parça israil’e veriliyor”

Kudüs’ün yarısının Siyonist İsrail’e parça parça verildiği belirtilen açıklamada, bu tavrın amacının  Mescid-i Aksa’yı bölmek olduğu belirtildi.

Açıklamada devamla; “Filistin ve Filistin’e ait pek çok kutsal mekânda da bu durum yaşanmıştır. Bugün de Mescid-i Aksamız’a yönelik iğrenç planların arkasında önce paylaşım, daha sonra tamamen işgal vardır. Batılı devletlerin ve batı kültürünün çıkarlarını korumak üzere oluşturulan Birleşmiş Milletlerde bu işgallerin bir şemsiyesi durumunda olmuş, uluslararası siyaset arenasında işgalleri ve yapılan zulümleri meşrulaştırma vazifesi görmüştür” denildi.

“Mescid-i Aksa yıkılmak isteniyor”

Siyonist İsrail’in, Müslümanların ilk kıblesi olan Mescid-i Aksa’yı yıkmak ve yıkılan Mescid-i Aksa’nın yerine Süleyman Mabedi’ni inşa etmek istediği belirtilen açıklamada, “Hafta içinde Kudüs’te, Mescid-i Aksa’ya çok yakın bir noktada bu konuyla ilgili bir provokasyon amaçlı bir sempozyum yapılmıştır. Tamamen kışkırtma amaçlı bu sempozyum İsrail’in yeni bir tuzağıdır. Şimdi İsrail yaşanan karışıklığı bahane ederek hem Filistin halkına karşı yeni bir zulme girişecektir hem de Mescid-i Aksa’nın yıkımına giden yolda yeni adımlar atacaktır” sözlerine yer verildi.

“Genel seferberlik çağrısına yürekten destek veriyoruz”

Diyarbakır İnanç Özgürlüğü Platformu olarak; Dünya Müslüman Âlimler Birliği tarafından yapılan, “Mescid-i Aksa için Genel seferberlik" çağrısını yürekten destekledikleri ifade eden açıklamada, “İlk kıblemiz Mescid-i Aksa’nın ve Kudüs’ün özgürlüğüne kavuşması için tüm gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz. Bölgedeki parçalanmışlığın ve bölünmüşlüğün önüne geçmek için her türlü gayretimizi sürdüreceğiz. Bu coğrafyaya barış ve huzur ancak İslam Birliği’nin kurulması ile Mescid-i Aksa’nın ve Kudüs’ün özgürlüğüne kavuşması ile ve İsrail’in işgal ettiği tüm topraklardan kovulması ile geri gelecektir” sözlerine yer verildi.

“Tüm Müslümanları zulme karşı çıkmaya davet ediyoruz”

Son olarak, Müslümanların ilk kıblesi olan Mescid-i Aksa’da ‘Birleşmiş İslam Ümmeti’ olarak saf halinde namaz kılınacak günleri özlem içinde bekledikleri ifade edilen açıklamada, Dünya Müslümanlarının bir an önce bu zulme karşı tek ses olmaları gerektiği belirtildi.

Açıklamada son olarak, Diyarbakır’da faaliyet yürüten tüm İslami Sivil Toplum Kuruluşları İsrail’e karşı gerekli hassasiyeti göstermeye ve kitlesel eylemler yapmaya çağrıldı.

 (Ali Fidancı - İLKHA)

Bu haberler de ilginizi çekebilir