• DOLAR 32.575
  • EURO 35.028
  • ALTIN 2420.05
  • ...
Nisanur, Ümmetin Kadınını Aydınlatan Işık Olsun Diye Çalışacaksınız!
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 
“Onlar, Allah’ın gönderdiklerini tebliğ ederler ve O’ndan korkarlar. Allah’tan başka kimseden korkmazlar.” (Ahzab / 39)

Dünya dönüp durdukça insanoğlunun imtihan süreci devam eder. Bu imtihan bazen varlıkla, bazen yoklukla; bazen darlıkla, bazen genişlikle devam edip gider. Allah azze ve celle bizi hiç ummadığımız yerlerde, ummadığımız imkânlarla ya da imkânsızlıklarla karşı karşıya getiriyor. Hayatın her aşamasında, imtihan edildiği bilinciyle hareket eden dergi ekibi; korkmadan, yılmadan, ümitsizliğe kapılmadan doğru bildiği yolda yürümeye devam etmiştir. Hayat tecrübeleri gösterdi ki, azim ve kararlılıkla istenip de yapılamayan, sa’yedip de başarılamayan çok az şey vardır.

Nisanur da bu gayretler neticesinde elde edilmiş bir neticedir. Bir zamanlar böyle bir dergi çıkarabilmek, bacılarımız için belki geleceğe dair ideallerini paylaştıkları sohbetlerin mevzuu iken şimdi elimizin altında bir hakikat olarak duruyor. Bu bir çalışma ve gayretin ürünüdür. Daha yapılacak, yazılacak çok şey var elbette. Gün geçtikçe fikirlerimiz, kalemlerimiz yenilenecek, kuvvetlenecek inşallah.

Medya aracılığı ile yapılan davet çalışmalarında sadece yazmak ya da basım işiyle uğraşmak hizmetin bir çeşidi olabilir. Fakat bu, yeri gelir şehir şehir dolaşıp halk ile buluşma toplantılarına iştirak etmeyi gerektirir. Yeri gelir kapı kapı dolaşıp gazetenizi ya da derginizi saatlerce dil dökerek anlatmayı, tanıtmayı lüzumlu kılar. Son günlerde Nisanur Dergisi okurlarıyla buluşmak, daha geniş kitlelere ulaşmak için bir dizi organizasyon yaptı. Allah’ın izniyle bu girişim, dergimiz yazarlarının okurlarıyla diyaloglarının artmasına vesile olacaktır.

İnsanlarımız genel itibariyle bilgiye, ilme açık, zihin dünyası derin ve dinine düşkündür. Kendi içinden, kendisine tepeden bakmayan, öğrendiklerini onunla paylaşmak isteyenlere karşı hep bir hüsn–ü kabul içerisinde olmuştur. Bu bakımdan belki dergi sayfalarından net olarak yansımayanlar yüz yüze, karşı karşıya olunca daha güzel aktarılacaktır.

Bu bağlamda Nisanur ekibi olarak, “Okuyucu tam olarak ne istiyor, dergide neyi görmeyi arzuluyor, rahatsızlık duyduğu bir şey var mı?” şeklinde okurlarımızla buluştuğumuz bu anların kritiğini yaparak, yerinde çözümler bulacak ve hızla uygulamaya başlayacağız inşaallah.

İslami amaçlı yayınlar çoktur. Nisanur’da yani hanımlara has bir yayında neden ısrar ettiğimizi şöyle açıklayabiliriz:

Müslümanların genel anlamda bir kimlik problemi yaşadığı malumdur. Kendi kabulleri ve inançlarıyla beraber dünyanın gidişatına da intibak etmeye çalışmak ve bunun sınırlarını ayarlayamamak, fikri ve ameli bir kargaşaya itmektedir. Bu durumdan kadının payına düşen pay daha fazladır. Bunun en önemli nedeni, değiştirilmek istenen sair toplumlarda olduğu gibi İslam toplumunda da işe kadından başlanıp, üzerinde özel olarak çalışılmasıdır.

Kadının ezildiği, horlandığı ve haklarının gasp edildiği şeklindeki argümanlarla yola çıkarak kadını, gazete, dergi, televizyon yani medya kanalıyla gayri İslami her türlü çirkefin içine sürükleyen ancak görünürde dost ve kurtarıcı olarak lanse edilen müfsit şahıs ve kurumların tuzağına düşmüş fakat kendisini aydın, bilgili gören şaşkın bir bayan portresi oluşturulmuştur.
Tesettür, annelik, edep ve ince düşünüp özenle hareket etme gibi genel itibariyle kadına has değerlerin, mevcut dünya düzeninin kadına biçtiği, doğruluğuna ikna ettiği rol ile tezat arz etmektedir. Birbirine zıt iki şeyi aynı anda yüklenmesi garip bir model çıkarmaktadır. Tüm bu sebeplerle kadınlara yine onların dilleriyle seslenmenin gerekliliğine inanıyoruz.

Tebliğde Resulullah (AS) rehberimiz, önderimizdir. Safa Tepesi’nden Kureyş’e seslenerek, “Size şu tepenin ardından düşman geliyor desem inanır mısınız?” deyişi bir örnektir. Ukaz’da tezgâh tezgâh, sokak sokak genç, yaşlı, fakir, zengin fert fert Allah’ın birliğini ve O’nun elçisi olduğunu haber vermesi bizim için bir örnektir. Hükümdarlara elçi ve mektuplar göndererek tek tek davasını izahı bir örnektir. Zaman, mekân, muhatap ve zorluk ayırımı yapmadan her fırsatı bir vesile bilmesi bir örnektir. Bıkmaması, yorulmaması, kırılmaması bir örnektir.

Bu örneklerden yola çıkarak bizler de bıkmadan, usanmadan her toplantıda Nisanur’u, misyonunu, içeriğini, niçin okunması gerektiğini anlatalım. Okuyucu kitlemizi genişletmek, tirajımızı artırmak için il il, ilçe ilçe, köy köy, mezra mezra hatta yaylalara sesimizi yani dergimizi ulaştıralım. Derginin daimi okurları ve gönül verenleriyle oturalım, ekipler oluşturalım. Her mahalleye, sokağa, hatta apartmana kimlerin gidebileceğini belirleyelim. Gönüllü kardeşlerimizin alıp infak ettiği dergileri ev ev dağıtalım. Hatta tanıdık ise içeri girip bir süre amacımızı anlatalım. Onlara; “Nisanur, evinizin ekmek gibi su gibi vazgeçilmez bir ihtiyacıdır. Düzenli olarak almaya başlayınca şimdiye kadar neler kaybettiğinizi anlayacak, gerek toplumda bir kadın olarak gerekse de evde bir anne olarak ihtiyaçlarınızı ne denli karşıladığına, eksikliklerinizi ne denli telafi ettiğine şahit olacaksınız” diyelim.

Maddi durumu iyi olanlarımız ikişer üçer abone olarak, imkânsızlıktan dolayı alamayanlara ulaştıralım. Bu iş artık keyfi bir tercih olmaktan öteye hepimizin kendini zorunlu ve sorumlu hissettiği bir amele dönüşecek inşallah. Sizlerden beklentimiz budur.

Tabii bunlarla beraber dergi kadromuz okurlarını ve dergi okur sayısını artırmak için gönüllü olarak çalışan kardeşlerimizi mahcup etmemek adına daha çok düşünecek, daha çok okuyacak ve ihtiyaca binaen kalemlerini daha kavi tutacaklardır. Öyle ki, “Allah (CC), bizi bu dergiyi almaya vesile olanlardan razı olsun” duaları her daim kulaklarımızda olacak.

Bu hasbihalimizin üzerinden uzun süre geçmeden, okurlarımızın misliyle arttığını, sesimizi ulaştırmaya çalıştığımız halkımıza artık daha gür ulaştırdığımızı paylaşacağımız sayfalara tez zamanda ulaştırması duasıyla…

Allah’a emanet olun.

Başyazı / Nisanur Dergisi - Ekim 2014 (35. Sayı)
 

Bu haberler de ilginizi çekebilir