• DOLAR 32.373
  • EURO 34.971
  • ALTIN 2325.43
  • ...
HÜDA PAR`dan `Tezkere` Değerlendirmesi
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

 TSK`nın gerektiği takdirde sınır ötesi harekat ve müdahalede bulunmak üzere yabancı ülkelere gönderilmesi ve aynı amaçlara yönelik olmak üzere yabancı silahlı kuvvetlerin Türkiye`de bulunmasını içeren Başbakanlık Tezkeresi, TBMM Başkanlığı`na dün sunuldu.

Mecliste grupları bulunan CHP ve HDP tezkere sert tepki göstererek ret oyu kullanacaklarını kamuoyuna duyururken, MHP adına açıklama yapan Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın ise, MHP’nin evet oyu kullanacağını belirtti.

Meclis dışındaki partilerden HÜDA PAR’dan ilk açıklama Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Yılmaz’dan geldi. Rehber TV’de Kenan Çelik’in sunduğu “Günün İçinden” programına telefonla bağlanan Yılmaz, Türkiye’nin daha önce de sınırlarını korumak gerekçesiyle birçok tezkere çıkardığını, ancak son tezkerenin amcacının farklı oğlunun altını çizdi.

“Tezkerenin Amacı ABD İşgal Koalisyonunda Yer Almaktır”

Başbakanlığın TBMM’ye gönderdiği Suriye ve Irak tezkeresinin temel amacının Amerika’nın oluşturduğu işgal koalisyonunda yer almak olduğuna vurgu yapan Yılmaz, “Bu tezkerenin halkın ve ülkenin faydasına olmadığına ve böyle bir koalisyonda Türkiye’nin yer almaması gerektiğine inanıyoruz.” diyerek, HÜDA PAR olarak tezkereye karşı çıktıklarını belirtmiş oldu.

“Hükümet Buna Dünden Razı”

Amerika’nın başını çektiği işgal koalisyonunun Türkiye’yi koalisyona katarak gerekirse Türkiye üzerinden saldırıları gerçekleştirmeyi hedeflediğine dikkati çeken HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz, “Mevcut Hükümette sanki buna dünden razı gibi. Hükümetin Esad rejimini devirmek için yıllardır oradaki muhaliflere destek verdiği herkesin malumu. Bu yüzden Esad rejimini devirmeyi bahane ederek belki Suriye’ye bir fiil asker sokabilir. Zaten Türkiye’nin istemiş olduğu tampon bölgede biraz da bu amaca hizmet edecek. Tezkerenin üç gerekçesinden bir tanesi de oradaki muhaliflerin eğitilmesi. Bu ne demektir? Yani Türkiye kendisine yakın gördüğü silahlı unsurları askeri eğitim verecek ve sonra onları silahla donatacak. Bunu da tek başına yapamayacağından dolayısıyla koalisyon güçleriyle beraber kardeş kavgası diyebileceğimiz insanların farklı grup adı altında bir birini katletmesine zemin hazırlanacak bir plan söz konusu. ” dedi.

“Suriye’yi İşgal Planı İsrail`e Yarar”

Türkiye’nin söz konusu planın parçası olmakla İsrail’in “Arz-ı Mabud” hedefine yardımcı olduğunun farkında olması gerektiği uyarısında bulunan Yılmaz, “Şu anda Hükümet bunun farkında mı bilemiyorum ama, şu anda Türkiye, uzun vadede İsrail için ‘Arz-ı Mabud’un şartlarını hazırlıyor.” diye konuştu.

“Türkiye Kesinlikle Koalisyonda Yer Almamalı”

HÜDA PAR olarak Türkiye’nin kesinlikle bölgedeki terörün baş aktörlerinden Amerika’nın oluşturduğu koalisyonda yer almaması gerektiğinin altını çizen Yılmaz, “Türkiye’nin kesinlikle koalisyonda yer almaması gerektiğine inanıyoruz. Hatta varsa gücü koalisyonun düzenlediği saldırıları durdurması lazım. İslam coğrafyasının çeşitli bahanelerle haçlı zihniyeti tarafından işgal edilmesine ön ayak olmamalı, taraftar olmamalı ve bu noktada onları davet eden olmamalıdır. Çünkü ABD ve Emperyalist batı girdiği yerlere kan ve gözyaşından başka bir şey getirmemiştir. Libya ve Irak örnekleri göz önünde.” ifadelerini kullandı.

YPG’nin Suruç’a Havan Topu Attığı İddiası

Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hulusi Akar’ın, Türkiye topraklarına önceki gün düşen havan mermilerinin tamamının YPG kontrolündeki bölgeden atıldığı yönündeki iddiasına da değinen Yılmaz, “Bu konuda her şey mümkündür. Daha önce basına yansıyan bir ses kaydında, MİT müsteşarı olduğu iddia edilen şahsın, ‘Suriye tarafına geçilerek oradan Türkiye’ye saldırı düzenlene bileceği, böylece Suriye ile bir savaş sebebi oluşturula bileceği ve bunun çok basit olduğu” şeklinde sözler sarf etmişti. Dolayısıyla bu noktada Türkiye kendisi dahi YPG veya PYD’ye bunu yaptırmış olabilir. Veyahut sınırın ötesinde partner olduğu muhalif gruplardan birine de yaptırmış olabilir. Şu anda hükümet tezkereye gerekçe arıyor. Bu iddiada bu gerekçe ile ortaya atılmış olabilir. Tezkerenin konuşulduğu bir zaman diliminden sınırın ötesinden bu tarafa mermiler geliyorsa bunun üzerinde düşünmek gerekiyor.” değerlendirmesinde bulundu.

"Sorunlara Barışçı Yöntemlerle Yaklaşılmalı"

Son olarak sorunun çözümüyle ilgili önerilerde bulunan Yılmaz, “Öncelikle meclisteki Milletvekilleri 1 Mart tezkeresinde olduğu gibi dik durup bu koalisyonda yer almaya yol açacak olan tezkereyi reddetmelerini bekliyoruz. İslam coğrafyası sorunlarını kendi arasında halletmelidir. Türkiye Osmanlı’nın bakiyesi olması hasebiyle elindeki imkanları olumlu yönde kullanıp arabulucu ve barışa hizmet etmeli. Sıfır sorun politikasını devam ettirmeli. Sorunlara barışçı yöntemlerle yaklaşılmalı. Önce silahların susturulması için çaba sarf etmeli, şu anda çatışan bütün grupların elinden silahların alınmasını sağlayacak bir yol ve yöntem denemeli. Ondan sonra müzakereler yoluyla meselenin çözümü için arabulucu rolünü oynamalıdır.” şeklinde görüşlerini aktardı. (Hürseda Haber)

Bu haberler de ilginizi çekebilir