• DOLAR 32.546
  • EURO 34.904
  • ALTIN 2426.362
  • ...
Demir Çağ ve Neolitik dönemlerine ait yerleşkeler bulundu
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

BATMAN - Tarihi Antik Kent Hasankeyf’ten sonra Batman’ın Beşiri ilçesinde de yaşayan tarih gün yüzüne çıkmaya başladı. M.Ö yaklaşık 7300 yıl öncesine ait olduğu belirtilen Neolitik ve Demir Çağ dönemlerine ait yerleşkeler yıllarca yapılan kazı çalışmaları sayesinde gün yüzüne çıkarıldı.

Gün yüzüne çıkarılmayı bekleyen günümüzden binlerce yıl öncesine ait tarih, Batman’da yapılan kazılar sayesinde artık kendini gösteriyor. Geçmiş tarihimizi gösteren bu kazılardan Demir Çağ ve Neolitik dönemlerine ait iki tanesi de Batman’ın Beşiri ilçesinde yapılıyor.

İnsan ve hayvan figürleri
Beşiri yakınlarında Sumaki Höyük’ü denilen Neolitik dönemi M.Ö 7300 yıllarına ait olduğu tahmin edilen bir kazı çalışması yapıldı. Göçerlerin kaldığı tahmin edilen Sumaki Höyük’ünde yapılan kazılarda yerleşke ile killerden yapılmış insan ve hayvan figürleri ortaya çıktı. Genellikle hayvancılık ve çiftçiliğin yapıldığı belirtilen höyükte, kemiklerden aletler, keskiler, ıspatula, kemikten boncuk ve öğütme taşları da gün yüzüne çıktı.

Büyük İskender’e ait sikke
Bir diğer kazı ise, günümüzden 2500 yıl öncesi Helenistik ve Demir Çağ dönemine ait olduğu belirtilen Beşiri ilçesi Gedikli köyüne bağlı Yazıhan (Memmıka) mezrasında yapılıyor. Burada yıllarca yapılan kazılar sayesinde Helenistik ve Demir Çağ dönemine ait yerleşim yeri ortaya çıktı. Kazılar sayesinde ortaya çıkan evlerin içinde küp ve 35 adet taş sandık mezarları, Büyük İskender’e ait İskender sikkesi, tandırlar, çanak ve çömlekler, Helenistik döneme ait minyatür heykel, silindir mühür, takı boncukları ve kemik aletleri çıkarıldı.

Eserler Batman Müzesi’ne getiriliyor
Höyüklerden çıkarılan parçalar, kazı evinin atölyesine getirilerek ilk önce yıkanıyor. Daha sonra üzerlerindeki işlemlere göre parçalara ayrılıp tarihlerini belirlemek için çizimler yapılıyor. Son olarak eserler buradan sergilenmek üzere Batman Müzesi’ne getiriliyor.


 

Kazı yapılan yerler hakkında İlke Haber Ajansı’na bilgi veren Kazı Bilimsel Danışmanı Doç. Dr. Aslı Erim Özdoğan, arkeolog, lisans, yüksek lisans ve doktora yapan yaklaşık 30 öğrenci ile birlikte toplam 120 kişiyle çalışma yapıldığını söyledi.
Ilısu Barajından etkilenecek yerleşim yerlerin 2002 yılında yüzey araştırmasıyla kültür varlıklarının tespit çalışması sıralarında ortaya çıkarıldığını belirten Özdoğan, ilk olarak günümüzden 2 bin 500 yıl öncesi Helenistik ve Demir Çağ dönemine ait yerleşkelerden bahsetti.


 

Demir Çağ dönemine ait yerleşke
Özdoğan, “İlk defa 2009 yılında kazıya başladık. Bir yıl ara verdik ve sonra tekrar çalışmalara devam ettik. Bu sene Ağustos’un ilk haftasında kazı çalışmasına başladık. Havalar müsait olduğu müddetçe Kasım ayı ortalarına kadar kazı çalışmalarını yürütmeyi düşünüyoruz. Hem arkeologlar, hem deneyimli öğrencilerimiz ve hem de köyden aldığımız işçilerimizle birlikte toplam 120 kişiyle çalışıyoruz. Oldukça geniş bir alan açmak zorundayız. Çünkü fazla zamanımız da yok. Burası barajın altında kalacağı içinde mümkün olduğu kadar çok sayıda bilgiyi edinip, onu belgelemeye çalışıyoruz.” dedi.


 

Kazı yapılan yerde çok sayıda değişik dönemlere ait bulgulara rastladıklarını ifade eden Özdoğan, “Buraya Persler bir süre yerleşmiş. Büyük İskender batıdan kalkıp Yunanistan’a giderken buraya da uğramış. İskender’e ait bir takım izlere rastladık. Kazılarda İskender’e ait küçük bir sikke çıktı. Çanak, çömlekler çıktı. Kazılarda bir sel dolgumuz var. Burada Garzan Çayının taşkınlarıyla yerleşmede bir örtünme söz konusudur. Binaların bir kısmı da yangınla sona erdiği içinde kerpiç yıkıntısı var. Bunun nedenini henüz bilmiyoruz. Bunun oturup değerlendirilmesi kazı çalışmaları bittikten sonra bulgularla karşılaştırarak saptayacağız. Burada çıkarılan her malzeme bir ön değerlendirmeye tabi tutuluyor. Kazılarımız üçüncü dönemdir. Demir Çağ dönemine ait olan yerin üstünde yapılan kazılarda Orta Çağ yerleşmesi de vardı. Fakat bu arazi çok yoğun mısır ve pamuk tarımda çok kullanıldığı için üsteki Orta Çağ tabakası oldukça tahrip olmuş.” diye konuştu.


 

Neolitik döneme ait yerleşke
Daha sonra M.Ö 7300 yıllarında Neolitik dönemine ait kazı yaptıkları yer ile ilgili bilgi veren Özdoğan, şunları kaydetti: “Sumaki Höyüğümüz yaklaşık M.Ö 7300 yılları Neolitik döneme ait bir yerleşkedir. Sumaki’nin önemi ilk defa Kuzey Mezopotamya’da taş ve kerpiç mimarinin yanı sıra bugünkü Göçerlerin de kullandığı ağırlıklı olarak kullanılmış olmasıdır. Bunu da doğal olaylar neticesinde kireçleşmiş olarak bulmamızdır. Bir başka önemli noktası da; bu bölgede en fazla opsidyen malzemeyi kullanan neolotik yerleşmedir. Burası aynı zamanda tektonik bir bölge ve burada Kıra Dağı’nda bazalt yatakları var. Oradan bazalt getirerek et dövmekte ve tahıl övülmektedir. Yerleşimciler, ilk olarak da çanak ve çömleği yapan topluluklardır. Bazıları yerleşik, bazıları da bugünkü Göçerler gibi yaylalara gidiyorlar. Burada tandırlar, çukurlar yoğunluktadır. Burası ya küçük bir çiftlik alanı ya da Beşiri’nin seyrek yerleşmenin uzantısıdır.”


 

4 tane kurtarma kazısı yapılıyor
Batman’da yapılan kazı çalışmaları hakkında bilgi veren Batman Müze Kazı Başkanı Müdiresi Tenzile Uysal ise, Ilısu Barajı ve HES Projesi kapsamında müdürlükleri başkanlığında kentin il sınırlarında 4 kurtarma kazılarının devam ettiğini vurguladı.


 

Uysal, “Bu kazılardan bir tanesi merkeze bağlı Oymataş (Bedia) Köyünde Kuriki Höyük’tür. 3 tanesi de Beşiri ilçesi sınırlarında kalmaktadır. Bunlar Sumaki Höyük, Çemi Ala Höyük ve Gre Amer Höyük’tür. Bu kazılar 2011 yılından beri müdürlüğümüz başkanlığında devam etmektedir. Kazılardan çıkarılan eserler ilk olarak kazı evinde müdahalesi yapılmakta ve işlemleri bittikten sonra da müdürlüğümüze teslim edilmektedir.” ifadelerini kullandı.  (M.Fatih Akgül - İLKHA)

Bu haberler de ilginizi çekebilir