• DOLAR 32.51
  • EURO 34.783
  • ALTIN 2499.528
  • ...
Suriyeli Mülteciler Konusunda Esas Sorumlular Kim?
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

 Son günlerde Suriyeli mültecilere karşı oluşan tepki adeta geliyorum dedi.Suriye de patlak veren iç savaşın başlaması ile bir çok Suriye vatandaşı komşu ülkelere sığınmak zorunda kaldı.Başta Türkiye olmak üzere Irak,Ürdün vs. Suriyeye komşu ülkelere sığınan Suriyeli mültecilerin (misafirlerin ) durumu açıkçası içler acısı vaziyettedir.Türkiye de ki siyasi erk Suriye de savaşın başlaması ile Suriye sınırını denetimsiz olarak açmıştır.Siyasi erk Suriye de ki savaşın çok kısa sürede biteceğini,Baas rejiminin yıkılacağını ve Türkiye’ye gelen Suriyeli mültecilerin kısa sürede ülkelerine geri döneceği inancı ile yeterli alt yapıları oluşturmadan Suriyeli mülteci akınına denetimsiz bir şekilde onay vermiştir.
Ancak yıllardır süren ve süreceği tahmin edilen bir iç savaşın içine giren Suriye’nin kısa vade de sağlıklı iç barışı sağlayan bir ülke haline gelmesi adeta bir hayal olarak görülmektedir.

Türkiye de ki tahmini Suriyeli mülteci sayısı 1.3 milyon civarında tahmin edilmektedir.Resmi kaynakların verdiği bilgilere göre bu rakamın sadece 230-250 bin civarı mülteci kamplarına yerleştirilmiş durumdadır.Diğer Suriyeliler denetimsiz olarak başta (Kilis, Gaziantep,Hatay,Şanlıurfa,K.Maraş vs.) illere dağılmış durumdadırlar.Bu illerin nüfusunun neredeyse % 20-30 u nispetinde Suriyeli mülteci barındırması bu şehirlerde bir çok ekonomik ve sosyal soruna sebebiyet vermektedir.
Gaziantep özelinde hadiseyi değerlendirirsek ciddi bir ekonomik ve sosyal sorunla karşı karşıya kaldığımızı rahatlıkla görebiliriz.Gaziantep ili merkezinde tahminlere göre 230-250 bin civarında Suriyeli sığınmacı bulunduğu belirtilmektedir.Nüfusu 1.5 milyon olan bir şehre ani bir şekilde yeterli alt yapı çalışması yapılmadan bu kadar çok nüfusun girmesi sorunların çıkmasını kaçınılmaz kılmaktadır.Sorunun temeli dünyanın her yerinde olduğu gibi temel olarak ekonomiktir.

Yıllar önce Almanya da yabancı düşmanlığı yapan bazı gençler İstanbul’a çağrılmış ve o gençlere neden yabancı düşmanlığı yaptıkları sorulduğunda şu cevabı vermişlerdi ( bizim 1000 Euro karşılığında yapmayacağımız işi yabancılar 100-200 Euro karşılığında yapmaktadırlar ) diye cevap vermişlerdir.İşte Suriyeli mültecilere karşı gelişen toplumsal tepkinin temelinde de aynı gerekçe olduğu açıktır.Suriyeli mültecileri yoğunlukla barındıran şehirlerde bir çok iş yerinde Suriyeli mülteciler bazen sadece barınma ve yiyecek karşılığında bazen de çok düşük ücretlerle çalıştırılmaktadırlar.Çoğu kez çalışmalarının karşılığı olan cüzi ücretlerini dahi alamamaktadırlar.Suriyeli mülteciler yoğun yaşadıkları şehirlerde insan yaşamına elverişsiz olan ( elektriği suyu dahi olmayan ) kenar semtlerde ki ( bodrum-dükkan ) tarzı yerlerde birkaç aile beraber yaşamak zorunda kalmaktadırlar.Bu sağlıksız koşullardaki yerler dahi Suriyeli mültecilere fahiş fiyatlarla kiralanmakta ve bu şekilde Suriyeli mülteciler sömürülmektedirler.

Dünyanın her yerinde olduğu gibi bu hadisede de kısmen parası olan ve bu paralarını Türkiye ye aktarabilen Suriyeli mülteciler daha iyi şartlarda evler kiralamakta veya konut satın almaktadırlar.Tüm bunlar şuna sebebiyet vermektedir.Suriyelilerin yoğun yaşadığı şehirlerde yaşayan vatandaşlar ( iş bulmakta zorlanmakta zira çok ucuz çalışan Suriyeli mülteciler işverenler tarafından tercih edilmektedirler.Vatandaşlar kiralık konut bulmakta zorlanmakta çünkü bir çok konut bodrum katlar dahil Suriyelilere değerinin 4-5 katı rakamlarla kiralanmaktadır.)Suriyeli mültecilere bu sebeplerle ve bazı ideolojik Saiklerle gelişen tepkilerin yoğunluklu dar-orta gelirli vatandaşlar tarafından yapılması bunun en büyük kanıtıdır.

Tüm savaşlarda olduğu gibi savaşı ranta çevirenler de yok değildir.Konutlarını Suriyeli mültecilere fahiş fiyatlarla kiralayanların,Ucuz hatta bazen bedava Suriyeli mülteci çalıştıran bir kısım işverenlerin hadiseden dolayı mutlu olduğu hususu da açıktır.Yaşı 60 ı geçkin bir çok kişi çocuk yaşta Suriyeli kadınlarla evlenmektedir.Bu işe aracılık dahi edenler mevcuttur.Bir çok ailenin bu konuda dağılma aşamasına geldiği herkesin malumudur.Bu şekilde savaştan rant sağlayan ve alçak olarak tabir edeceğimiz bir kısım insanlar da mevcuttur.

Suriyeli mültecilere tepki geliştiren vatandaşların en büyük yanılgısı ise tepkilerini Suriyeli mültecilere yöneltmeleridir.Zira Suriye de devam eden hadiselerde dahli olan olan bir ülke olduğumuz artık bir sır değildir.Bu insanların çoğu ( kısa sürede savaş bitecek baas rejimi yıkılacak ) denildiği de tahmin edilmektedir.

Tüm bu sorunların esas siyasi erktir.Tüm bu hadisenin ( ekonomik ve sosyal külfetini ) birkaç ilde yaşayan vatandaşın sırtına yükleyen,Mülteci akınına karşı gerekli alt yapıyı oluşturmayan,yersiz öngörülerle bazı şehirlere bir anda yüz binlerce insanın denetimsiz girişine olanak tanıyan,yasal,sosyal ve ekonomik alt yapıyı oluşturmayan ) yetkililer sorumludur.Bu şehirlerde yaşayan vatandaşların tepkilerini bu işin sorumlularına yöneltmesi gerekmektedir.

Ülkesinde savaş çıkmış ve mağdur olmuş insanlara tepki geliştirilmesi kimseye bir fayda sağlamayacaktır.Aksine sorunun daha da büyümesine sebebiyet verecektir.Bu şehirlere yüz binlerce mülteci akın ederken,sayısı dahi belli olmayan ve yasal sorumluluk taşımayan araçlar denetimsiz bir şekilde şehirlere doluşurken tedbir almayanlar sorumludur .Bu sorumlulara vatandaşın hesap sorması gerekmektedir.Suriyeli mültecilere ait bir sağlıklı veri dahi oluşturulamamıştır.Kaç mülteci hangi ilde mukimdir,ne iş yapmaktadır,kaç araç hangi ilde trafiktedir,bu araçların hukuki sorumluluğu ne olacaktır,Suriyelilerin yasal statüsü ne olacaktır,Uluslar arası ve ulusal hukukta yeri olmayan ( Misafir ) tanımı ne demektir ? Şeklinde ki soruların yanıtları sağlıklı verilememektedir.Yetkililer adeta ( nasıl olsa 3 ay sonra Suriye de rejim değişir ve Suriyeli mülteciler ülkelerine döner ) şeklinde sağlıklı olmayan bir siyaset güdülmüştür.Şimdi aynı yetkililer ( Suriyeli misafirler ) tanımlamasıyla adeta algı yönetimi yapmaktadırlar.Misafir çağırıyorsanız evinizi ona göre hazırlamanız gerekmez mi? Ayrıca misafir tanımlamasının hiçbir hukuki değeri yoktur.Bu tyanımlama sadece bir algı yönetimidir.

Bu hadisede payı olan yetkililer ve sorumluların yanında bir kısım basın mensubu ve bazı dernek ve vakıfların da bu hadisenin bu noktaya gelmesinde payı mevcuttur.Yetkililer bazı vakıf dernek vs.yetkilileri ve bazı basın mensupları tarafından yanlış bilgilendirilmiş ve yanlış yönlendirilmişlerdir.Bunların kimler olduğu herkesin malumudur.Bu şahıslar,Dernekler,Vakıflar vs. hadiseye tamamen ideolojik yaklaşmışlar ve yetkilileri yanlış yönlendirmişlerdir.
Hasılı Suriyeli mültecilerin sebep olduğu sosyal ve ekonomik sorunlar içinden çıkılmaz bir hal almak üzeredir.Bu sosyal,ekonomik sorunlar Suriyelilerin yoğun yaşadığı birkaç şehirde yaşayan vatandaşın sırtına yüklenmemeli vatandaşlar bu şekilde mağdur edilmemelidir.Ancak tüm bunlar gerekçe gösterilerek Suriyeli Mültecilere yapılan saldırılar da kınanmalı ve engellenmelidir.

Ömer Faruk Akan / manset365.com

 

 

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir