• DOLAR 32.504
  • EURO 34.783
  • ALTIN 2499.528
  • ...
Hayâ ve Örtünmek, Kadının Özgürlüğüdür Mehmet Şenlik
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 
Mehmet Şenlik / İnzar Dergisi
 
Hayâ; iffet ve namus duygusunun nefse baskın gelmesidir; nefsin çirkin şeylerden sıkılması ve bunun için kötü şeyleri terk etmesidir; Hoş ve güzel olmayan bir olayın ortaya çıkmasından kalpte meydana gelen bir incelik ve ıstıraptır. Hayâ herkese nasip olmayacak kadar değerli bir duygudur. Hadis-i şerifte buyurulduğu gibi: “Halk, hayâ elbisesini giyinen kimsenin ayıbını göremez”.

Hayâ, öyle onur ve öyle şeref verici bir elbisedir ki, onu giyinen, onu kendilerine prensip edinen kimselerin ayıp ve eksikliklerini örtmekle birlikte herkes tarafından saygı ve ikramla karşılanmalarını sağlar. Hayâ elbisesinden soyunan kimseler ise, ne kadar haysiyetli ve itibarlı olurlarsa olsunlar kendilerinden aşağı kimselerden bile hakaret görürler.

Hayâ saf hayırdır, her hayra vesiledir. Hayasızlık ve çirkin söz de şer ve şerre götürücüdür. Allah Resulü sallallahu aleyhi vesellem: "Hayâ ile sükût iman ağacının iki dalı, çirkin söz ile beyan da münafıklığın iki budağıdır" buyurarak bu gerçeği ifade etmiştir.

Örtünmek ise; "tesettür" kökünden "tefeül" vezninde bir mastardır. Bir fıkıh terimi olarak erkek veya kadının şer`an örtülmesi gereken yerlerini örtmesi demektir. Bir kimsenin örtmesi gereken ve başkasının bakması haram olan yerlerine "avret yeri" denir. Bir erkek veya kadının başkasının yanında avret yerlerini örtmesi hakkında tüm fakihlerin görüş birliği vardır. Buna göre erkek olsun kadın olsun, bir kimse tek başına olduğu halde bile örtünmesi vaciptir. (İbn Abidin, Reddü`l-Muhtâr, c, I, s, 375)

Örtünmenin amacı başkasının bakışlarından korunmak ve ırzı meşru olmayan cinsel isteklerden sakınmaktır. Erkeklerin gözlerini sakınması, kadınların iffetini korumak içindir:

"Mümin erkeklere söyle: Gözlerini sakınsınlar ve ırzlarını korusunlar. Bu kendileri için daha temizdir. Mümin kadınlara da şöyle: Gözlerini haramdan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar. Ziynet yerlerini açmasınlar. Bunlardan kendiliğinden görünen kısmı müstesnadır. Başörtülerini yakalarının üstüne koysunlar.” (Nur, 30–31).

Örtünmek, Allah’ın kullarına ihsan ettiği en büyük nimetlerden birisidir. Bu nimet sayesinde ancak insanlar kötülüklerden, kem gözlerden korunabilirler. Kâinatta mevcut olan bütün canlılarda hatta sebze ve meyvelerde dahi bir nevi örtünme vardır. Bunlar varlığını ve tazeliğini bir kabuk, bir zar içerisinde ancak koruyabilirler. Bütün canlılar sıcak ve soğuğa karşı, dıştan gelen tehlikelere karşı kıl ve tüy örtüsü gibi bir çeşit örtü içindedirler. Bu örtü sayesinde ancak kendini koruyabilir, hayatiyetini sürdürebilirler.

İnsan hayatında ise, örtünmenin apayrı bir anlamı vardır. O, bitkilerden, hayvanların tüylerinden ve derilerinden elbise edinmekle emir olunmuştur. Zira insanın sair canlılardan farklı olarak çok daha hassas yanları vardır. Hayâ denilen şey sadece insana has bir olaydır. Ondaki bu tabiatı itibariyledir ki, başkaları huzurunda mahrem yerlerinin açığa çıkmasından hoşlanmaz, bundan hicap duyar. Selim fıtratı bozulmadığı müddetçe, hassasiyetle buna dikkat eder.

Kur’an-ı Kerim, bu duygunun ne uygarlığın gelişmesiyle sonradan oluşabileceğini ne de, insanın kendisi tarafından kazanılan bir meleke olduğunu belirtiyor. Bilakis insanoğlunun yaratıldığı günden bu yana kendisinde var olan bir duygu, fıtri bir kanun olduğunu belirtiyor.

“Ey Âdemoğulları! Biz, ayıp yerlerinizi örtecek bir elbise ile sizi süsleyecek bir de giyim indirdik.” (Araf: 26)

Atamız Âdem aleyhi’s-selam ile annemiz Havva’nın, -iblisin bir hilesi sonucu- cennette elbiseleri soyulur soyulmaz hemen cennet ağaçlarının yapraklarıyla avret mahallerini örtünmeye çalışması bu duygudan gelen bir refleks, bir içgüdünün neticesidir.

Hayâ duygusu insanın en hassas ve en zayıf noktasıdır. Bu nedenle şeytan aleyhilla’ne, hasmının en zayıf...
 
 

Bu haberler de ilginizi çekebilir