• DOLAR 32.523
  • EURO 34.809
  • ALTIN 2422.165
  • ...
GENÇ YAŞTA UMRE ZİYARETİ
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Hocam kendinizi kısaca tanıtır mısınız?
 Adım Abdulkadir AYDOĞAN.1987 Elazığ doğumluyum.6 kişilik bir ailenin en büyük çocuğuyum.2010 yılında Fırat üniversitesi Türkçe öğretmenliği bölümünden mezun oldum. Ayrıca 2008 de 2 yıllık önlisans ilahiyat okudum.2 yıl Halk eğitim bünyesinde açılan Arapça kursuna gittim.
 
Hocam Ramazandan önce Umre`ye gittiniz. Ramazanı umrede geçirdiniz. Öncelikle böyle bir yolculuğa sizi iten sebeplerden bahseder misiniz? 
Bu sorunun cevabından önce güzel bir adetimden size bahsetmek isterim.Kurban bayramı yaklaşınca beni de Kabe`nin sevdası sarar.Bunu dindirmek için her yıl Hac ile ilgili yazılan şu kitaplardan birini mutlaka okurum: Ali ŞERİATİ`nin Hac, Mustafa İSLAMOĞLU`nun Hac, Beheşti`nin Hac kitabını.Bu kitapların verdiği tutkuyla sürekli Allah`tan Kabe`ye gitmeyi istiyordum.Şuna inanıyorum Allah`a misafir olmanın yolu dua etmeyle başlar.Ve bu sevda, 2 yıl önce 65 yaşındaki yaşlı Hala`mı Hac yolculuğuna uğurlarken göz yaşlarımdan akan damlalarla yüreğime girdi.İnanın ki her müslümanı, Hacıları uğurlarken Allah`a olan özlemden, hasretten, ayrılıktan gelen bir özlem sarar.Bu özlem göz yaşına dönüşür.Kabe`yi yolculuğa giderken atılan ilk adım duadır, dedik.Sonraki adım da Kabe`ye giden,Allah`a misafir olacak talihli insanları uğurlamaktır.Ve onların duasını alabilmektir.Ve dönüşlerinde onları karşılamak,evlerine ziyarete gidip onların Hac veya Umre`deki izlenimlerini,anılarını bizzat onlardan dinlemektir.İşte beni Umre yolculuğuna iten en büyük sebepler bunlardır.

http://www.dogruhaber.com.tr/image/haber/2011/09/15/Resim_1316079149.jpg
 
 Peki hocam siz de Umre`deki izlenimlerinizi ve anılarınızı bizimle paylaşır mısınız?
 Elazığ`dan Diyarbakır`a gittik. Diyarbakır’da Allah`a misafir olabilmek için giyebilmesi mecburi olan İhram`ı giydik. İhram dikişsiz, gösterişsiz tek parça bir elbisedir. İhramı giydiğim an kendi kendime şöyle dedim: Abdulkadir artık sen Allah`ın misafirliğine adaysın. Onun istediği elbiseyi giydin. Artık onun istediği gibi davranmalısın. Diyarbakır’dan Cidde`ye Cidde`den de Mekke`ye gittik. Mekke’ye gidip otelimize yerleştikten hemen sonra Umre tavafı için Kabe`ye gittik. Peygamber efendimiz Kabe`yi ilk kez gördüğün an yapacağın duanın kabul olacağını bildiriyor. Kabe’yi gördüğüm an irademin dışında dizlerim üstüne çöktüm. Gözyaşlarımı tutamıyordum. İlk duam şuydu:`` Allah`ım bundan önce ki, şimdi ki ve gelecekte yapacağım duaları kabul et.`` diye başlayan uzunca bir yakarışta bulundum. Sonra arkadaşlarımızla beraber Kabe`yi tavaf ettik. Tavaftan sonra Makam-ı İbrahim`de iki rekat namaz kıldık. Daha sonra Safa ile Merve arasında Sa`y yaptık.Sa`yımız bittikten sonra traş olup İhram`dan çıktık.

Renkleri, dilleri, ırkları farklı olduğu halde bir olan Allah`a iman edip Hz. Muhammed`e ümmet olmaya çalışan Müslümanlarla tanışmak benim için en güzel anlardan biriydi. Kabe’nin karşısında ihlasla Allah`a ibadet eden yaşlı bir amcayla tanışmak istedim. Arapça nerelisin diye sordum. İran’layım dedi. Seyyid olup olmadığından emin olmak için ırkın nedir diye sordum. Çünkü giyim tarzıyla şekli ve şemaliyle Ehl-i Beyt`i andırıyordu. Bana cevap olarak şaşkın bir şekilde İslam`dır dedi.Bu cevap beni çok etkiledi.Çünkü benim ülkemde Kürt ve Türk ırkçıları uzun yıllardır oluk oluk kan akıttılar.Halbuki Kürtlerinde Türklerinde milliyeti İslam`dı.Keşke üst kimliğin ne olması gerektiğinin tartışıldığı ülkemizde  milletimiz,milliyetimiz İslam`dır diyebilselerdi.

http://www.dogruhaber.com.tr/image/haber/2011/09/15/Resim_1316079490.jpg

Dikkatimi çeken beni hayretler içerisinde bırakan iftar vakti: Akşam ezanı okunuyor 10 saatten fazla çok sıcak bir memlekette açlığa ve susuzluğa tahammül etmiş on binlerce Müslüman 3-4 dakikada iftarını açıyordu. Ve hemen çok düzenli, organizeli bir şekilde bir tek imamın arkasında Allah`ın huzuruna çıkmak için namaza duruyorlardı. Ben hep şunu sordum: Ya Rabbi! Bu kadar iradesine sahip güçlü bir ümmet niçin zillet içerisindedir. Yurtlarımız, ırzlarımız, ekinlerimiz, yeraltı ve yer üstü zenginliklerimiz kâfirler tarafından niçin hala talan ediliyor? Ve ümmet bu zulme niçin ses çıkartamıyor? İnanın bu sorunun cevabını bulmuş değilim. Şunu belirtmek isterim ümmeti Muhammed(sav)çok sevinçli, gururlu ve başarıdan dolayı umutluydu. Çünkü uzun yıllardır Firavunluk yapan diktatörler ümmetin bizzat eliyle devrilmişti. İftardan evvel sesli Arapça dua ediyordum.Özellikle Allah`ım bize İslam devletini kaim eyle diye söyleyince çevremdeki farklı milletlerden Müslümanların çok derinden,içten ve gür bir sesle amin dediklerini defalarca duydum.
 
Umreye gitmeyi düşünenler ve özellikler gençler için hangi tavsiyelerde bulunursunuz?
Şunu belirteyim bu yolculuğa çıkmadan evvel hiç param yoktu.Parayı çok seven ve kimseye kolay kolay parasını vermeyen bir yakınım bana maddi destekte bulundu.Onun bu yardımını öğrenen ailem şaşkınlıktan özellikle bacım ağladı.İnanamıyorlardı.Bu yüzden bu yolculuk paraya bağlı değildir.Evin sahibi olan Allah`ın sizi misafirliğine kabul etmesi gerekir.Yani bizler hal ve vaziyetimizle ve tüm dua ve içtenliğimizle Ya Rabbi! Bana da senin evine misafir olmayı nasip et, demeliyiz. Yani kendimizi Allah`a sevdirmeye ve beğendirmeye çalışmalıyız. Doğruhaber ve İnzar camiasının Kabe`ye müştak olduğunu biliyorum. İnşallah ciddi bir organizasyon sonucunda  sizlerin ve de özellikle gençlerin Allah`a misafir olacağını umuyorum. Bunun için daha ciddi çalışmaların yapılmasını ve özellikle bu camiaya ait bir acentenin olmasını bu vesileyle Peygamber sevdalılarının Hac ve Umre ibadetini daha rahat ve ucuz yapmalarını yüce Allah`tan temenni ediyorum.


  http://www.dogruhaber.com.tr/image/haber/2011/09/15/Resim_1316079528.jpg


Hocam son olarak söylemek istediğiniz bir şey var mı?
Gönlüm orda gördüğüm ve şahit olduğum her nimeti sizlerle paylaşmak isterdi.Evin sahibi olan Allah inanın çok cömert ve çok büyük.Her evin sahibi misafirine ikram eder.Allah da kendine yakışırcasına evine gelen her misafire sonsuz bir ikramda bulunuyor.Zaman ve mekan yetmediği için her şeyi dile getiremiyoruz.Allah`a emanet olun.Duygularımızı Kabe sevdalılarına iletmemize aracı olduğunuz için sizlere teşekkür ederim.Allah razı olsun.
 

Sadullah Şahin / Elazığ

http://www.dogruhaber.com.tr/image/haber/2011/09/15/Resim_1316079122.jpg

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir