• DOLAR 32.609
  • EURO 34.811
  • ALTIN 2496.512
  • ...
Tesettür Özgürlüğü`ne Anayasal Güvence Talebi
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

BATMAN- Hak ve Özgürlükler Platformunun başlatmış olduğu Tesettür Seferberliği kampanyası faaliyetlerine hız veren Platforma üye derneklerden Beşiri Hizmet Der, yazılı bir basın açıklaması yaptı. Beşiri Hizmet-Der Genel Başkanı Nasır Efrens tarafından yapılan açıklamada, Hz Adem ve Havva`nın yeryüzüne iner inmez aldığı ilk emrin "örtünme" olduğunu söyledi.

Örtünmenin tüm ilahi dinlerde farz olduğuna dikkat çeken Nasır, şöyle konuştu; "İnsanoğlunun soyunmuşluk, hayâsızlık ve edepsizlik içerisinde Rabbine sunacağı hiçbir ibadeti yoktur. Onun için yeryüzüne ayak basar basmaz verilen ilk emir örtünmedir. Evet, insanoğlu tarihin başlangıcı ile beraber örtünmekle yükümlü kılınmış ve bu yükümlülüğü yerine getirmiştir. Şu var ki Allah (c.c) zamanla unutulmaya yüz tutmuş örtünme emrini Hz. Meryem ile sembolleştirmiş, Hz. Muhammed (as) ile birlikte özellikle Nur 31, Ahzab 33-59 ve Araf 26-27 ayetleri ile net bir şekilde hüküm altına almıştır."

Örtünme Teferruat Değildir
Örtünmenin Namaz, oruç ve zekât gibi farz olduğu söyleyen Nasır, örtünmenin bir teferruat olmadığı, konuya ilişkin olarak Üstat Bediüzzaman`ın şöyle dediği söyledi; "Füruat-ı İslami`ye değişmeye kabil bir libas hükmünde değildir. Onları tebdil etmek doğrudan doğruya şeriatı inkâr ve tekzip etmektir. Onları tebdil eden başını dinden çıkarıyor."
"Ey Âdemoğulları; Şeytan, anne ve babanızın ayıp yerlerini kendilerine göstermek için, elbiselerini sıyırtarak onları cennet`ten çıkardığı gibi sizi de belaya uğratmasın ...( A`raf 27)`` ayetini okuyan Nasır, "şeytanın hilesiyle İyiyi kötü göstererek insanları iğfal etmek, daha güzel bir hayat tarzını vaad ederek günaha sürüklemek ve kendisiyle cehenneme götürmektir. Bugün Siyonist moda patronları da kadını bu tip taktiklerle kandırıyor, kul köle ediniyorlar. Açılıp saçılmayı, çıplaklığı; çağdaşlık, ilericilik medeniyet diye tanıtıyorlar. Kadının hayâ perdesini yırtıktan sonra rahatlıkla kadını her kötülüğe sürüklüyorlar. Şeytanın anne babamızı kandırarak onları cennetten çıkarttığı gibi, bugünkü şer odakları da aynı yöntemi kullanıyorlar. Kadının açılmadan medeni olamayacağını, çağdaş ve uygar olamayacağını söyleyenler, ilhamını şeytandan alıyorlar" dedi.

Tesettür Resmi Binaların Aç Kapa Malzemesi Değildir
Nasır, Tesettürün Hz. Fatıma`yı, cennet kadınlarının Efendisi, dünya kadınlarının en üstünü ve milyarlarca Müslüman`ın kıyamete kadar dua ettiği Al-i beytin mihveri yapan esas öğelerden biri olduğu söyledi. Nasır "Yoksa birilerinin iddia ettiği gibi iman hizmetinin (!) maslahatı adına, resmi binaların aç kapa malzemesi değildir. Ufacık bir makam ve mevki uğruna bile terk edilerek alay konusu yapılan basit, değersiz ve sıradan bir elbise çeşidi değildir" diye konuştu.

Tesettür Özgürlüğü Anayasal Güvence Altına Alınsın
Yeni bir Sivil Anayasanın gündemde olduğu bu günlerde tesettür konusunun göz ardı edilmemesini isteyen Nasır, "Bu İslami ve insani hakkın anayasal güvence altına alınmalıdır. Yoksa bugün serbest deyip yarın başka bir hükümet tarafından tekrar yasaklanacak olan tesettür sorunu bu şekilde bırakılmamalıdır. Bugün yönetimde olanlar şunu unutmasınlar ki bu sorun çözülmezse yarın ilahi huzurda bunun hesabını hiçbir şekilde veremeyecekler. Bu konuda yetkili olan bütün kurum ve kuruluşlara sesleniyoruz halkımızın bu haklı isteklerine karşı duyarsız olmayın. Halkın bu haklı taleplerine kulak verin ve derhal bu sorunu çözün" dedi.

Tesettürün Önündeki Engeller İnanç Özgürlüğüne Vurulmuş Bir Darbedir
Tesettürün İslami bir emir ve insani bir hak olduğu söyleyen Nasır, hakkın kişilerin elinden alınması veya engellenmesi insan haklarına, hukuka ve inanç özgürlüğüne vurulmuş bir darbe olduğuna dikkat çekti. Nasır sözlerini şöyle sürdürdü; "Toplumsal yozlaşmanın, ahlaki çöküntünün had safhaya vardığı, aile, namus mefhumu ve manevi değer yargılarının kıymetsizleştirildiği günümüzde, toplumu ayakta tutan maddi ve manevi dinamiklerden bir tesettürdür. Tesettür başta olmak üzere, güzel ahlakın yaygınlaştırılması ve manevi değer yargılarımıza sahip çıkılması adına bu tür girişimlerin salt bazı kesimler tarafından değil başta İslami STK`lar olmak üzere toplumun tüm kesimleri tarafından desteklenmesinin zaruri olduğuna inanıyoruz."

Halka ve Hükümete Çağrı
Halka çağrıda bulunan Nasır, "Bu eğitim ve öğretim dönemi itibarı ile ilköğretim ve ortaöğretimdeki kız çocuklarımızı ebeveyn olarak tesettürlü bir şekilde okullara gönderelim. Bunun önünde yasal hiçbir engelin bulunmadığını bilelim. Onlarla birlikte okula gidelim ve bu soruna sahip çıkalım" dedi
Son olarak hükümet yetkililerine seslenen Nasır, "Tesettürün ve inancın önündeki tüm engellerin kaldırılmasını ve bu haklarımızın anayasal güvence altına alınmasını talep ediyoruz."

Kenan ÖNDER - İLKHA

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir