• DOLAR 32.33
  • EURO 35.089
  • ALTIN 2301.135
  • ...
Halkın namusuna göz diktiler
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Fikret Özkan / Van
Doğu ve Güneydoğu’da son zamanlarda ilginç olaylar oluyor. “Biz Kimsenin Namusu Değiliz” pankartlarıyla başlayarak bölge kadınını namustan uzaklaştırma girişimleri farklı şekillerde yürütülüyor. Bölgede kurulan kadın dernekleri aracılığıyla kadınlar, özgürlük adı altında namustan uzaklaştırılmaya çalışılıyor. Bu duruma tepki gösterenler de yine bu dernekler tarafından protesto gösterilerine veya açılan davalara maruz kalıyor. Bunun en son örneği Van’da yaşandı. “Biz Kimsenin Namusu Değiliz” anlayışına tepki gösteren Van Havadis Gazetesi sahibi ve başyazarı Ayhan Yazlık, yazdığı köşe yazısında bu tür anlayışların kadını değersizleştirdiğini söyledi. “Günümüzde kadın vitrin olarak kullanılıyor” diyen Yazlık, “Buna da kadın hakkı diyorlar” dedi.

NAMUS OLMAZSA AİLE KURUMU BİTER
Köşe yazısında namus kavramının ortadan kalkmasıyla aile kurumunun ortadan kalkacağını ifade eden Yazlık, bu durumun da ilerleyen zamanlarda Kiralama yöntemi yani Sözleşmeli Evlilik dönemi beraberinde getireceğini yazdı. Ayhan Yazlık, şunları dile getirdi: “Her kadın bir erkeğin namusudur. Yoksa aile kavramı biter, evlilik diye bir şey kalmaz. Zira bazı kadınlar ‘Biz Kimsenin Namusu Değiliz’ dedikçe, evlilik olayının yerine, kiralama dönemi başlayacaktır. Bir erkek bir kadınla karşılıklı oturup, beraber olmak istedikleri süre için kira sözleşmesi yapacak. Kira sözleşmesi bittiği zaman, bu kez kadın başka bir erkekle, erkek ise başka bir kadınla kira sözleşmesi yapacak. İşte bu durumda kadın birilerinin namusu olmaktan çıkar. Kadın özgürleşir ve kimsenin \namusu\ olmadan yaşamaya devam eder. Bekleyin ve görün, ‘evliliğin yerini kiralama sistemi alacaktır’ bu kavram herkes için değil ama bazı kişiler için geçerli olacaktır” dedi.

Van Havadis gazetesinde yayınlanan yazının ardından Avrupa ve BDP/PKK destekleriyle çalışmalarını yürüten kadın dernekleri eylem yaparak Ayhan Yazlık’ın yazısını protesto etti. “Böyle bir namus anlayışını kabul etmiyoruz” diyerek yapılan açıklamada Yazlık’ın, kadına şiddeti teşvik ettiği iddia edildi.

TEHLİKELİ BİR SÜREÇ İŞLİYOR
Yaşanan bu olayların ardından gazetemize açıklamalarda bulunan Ayhan Yazlık, bölgede sinsi bir oyunun oynandığını ve bilinçli bir şekilde kadının namustan uzaklaştırılmaya çalışıldığını belirtti. Tehlikeli bir sürecin işlediğini ifade eden Yazlık, “Yazdığım yazıda Kiralama yönteminden kastım sözleşmeli evlilikti. Yani bir erkek bir kadın belirli bir güne kadar beraber olmak için anlaşırlar. Bir süre belirlerler. Örneğin 3 sene olarak diyelim. Bu vakte kadar aynı evde birlikte evli olarak yaşarlar. O süre bittiği anda da ayrılırlar. İşte böyle bir evliliğe kiralama ya da sözleşmeli evlilik denir. İşte o zaman kadın herkesin namusu olur. O zaman da kadın kendi başına çok bela alır. Böyle durumları göz önüne aldığımız vakit 10 yıl 20 yıl sonra toplumu nasıl bir tehlikenin beklediğini görebiliyoruz. İşte biz diyoruz ki bunlar tehlikeli süreçlerdir, yanlış uygulamalardır. Böyle kiralama yöntemi ile yapılan evliliklerde insanın hayvandan bir farkı kalmaz” dedi.

NAMUSU OLMAYAN ANNE DE OLAMAZ
Kadınların erkeklere Allah’tan bir emanet olduğunu anlatan Yazlık, “Kadın Allah’ın bir emanetidir. O gözle bakmak lazım. Erkekler kadına bu gözle bakıp bu çerçeve içerisinde hareket etmek zorundadırlar. Eğer kadın İslami çerçevede hareket etmez ise başlarına çok bela gelir. Bununla beraber kadın bizim namusumuzdur, şerefimizdir, her şeyimizdir. Kadını erkeğin onurudur. Kadın başta çocuklarının annesidir. Şunu da belirtmek lazım ki her kadın anne olamaz. İşte bu nedenle yarın kadın da der ki o zaman biz kimsenin namusu değiliz. Ondan sonra da kendilerine biz kimsenin annesi değiliz de derler” diye konuştu.

DERNEKLER AVRUPA FİNANSLI
Bölge kadını üzerinde sistematik bir oyunun oynandığını vurgulayan Yazlık, bu çalışmaların temelinde de dindar bölge kadınını İslam’dan uzaklaştırmak olduğunu belirtti. Van’daki kadın derneklerinin Avrupa’dan aldıkları yardım paralarıyla çalışmalarını yürüttüğünü dile getiren Yazlık, bu derneklerin birçok yuvanın dağılmasında başrol oynadığını söyledi.

Ayrıca son dönemlerde BDP-PKK`nin İslam karşıtı tavrı tepki alınca, düzenledikleri basın açıklamalarnda başörtülü kadınları ön plana çıkararak tepkilerin önüne eçmeye çalışıyorlar.

 

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir