• DOLAR 32.315
  • EURO 35.093
  • ALTIN 2307.142
  • ...
AB, Euro krizinde yol ayrımında
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Alman hükümeti euro kurtarma fonunun kapsamının genişletilmesini geçtiğimiz hafta onayladı. Ancak Başbakan Angela Merkel, koalisyon milletvekillerini bu konuda henüz ikna edemedi. Hrıstiyan Birlik partileri (CDU/CSU) ile Hür Demokrat Parti (FDP) Alman Meclis gruplarının pazartesi günü yaptığı ön oylamada, Merkel çoğunluğu sağlayamadı. Eylül ayının sonunda ise Yunanistan ve Euro Bölgesi’ndeki diğer borçlu ülkelerin kurtarılmasını sağlayacak paketin Alman Meclisi’nin onayına sunulması bekleniyor. Yunanistan’ın bütçe açığını nasıl kapatacağını bu tarihe kadar açıklaması gerekiyor. Fakat durumun beklenenden kötü olduğu tahmin ediliyor. Merkel, hafta sonunda yaptığı açıklamada, borçlu ülkeleri uyararak, bu "ülkelerin ev ödevlerini yapmaları ve borçlarını ödemeleri için koşullar koymamız gerekiyor" dedi.

"Tek seçenek Avrupa"

Ancak Merkel, Yunanistan ev ödevlerini yapmasa bile, Euro Bölgesi’nden çıkartılmasına karşı olduğunu belirtti. Avrupa Parlamentosu’nun Sosyal Demokrat üyesi Udo Bullmann, Yunanistan’ın iflas etmesinin ortak para birimi açısından beklenmeyecek sonuçlar doğurabileceği kanâatinde. Bullmann, Euro Bölgesi’nde yaşanan borç krizine verilecek en iyi yanıtın "Avrupa`ya sahip çıkılması" olduğunu söyledi. Avrupa konusunda kesinlikle geri adım atılmaması gerektiğini belirten Bullmann, "yine sadece ulusal düzeyde düşünmek hata olur" dedi. Bullmann, bazı alanlarda yetkiler Avrupa`ya verilse bile, Almanya`nın da geleceği için tek seçeneğin Avrupa olduğunu kaydetti.

Bullmann, bu çerçevede Euro Bölgesi ülkelerinin borç faizlerinin eşitleneceği ortak tahvil çıkartılmasını ve ortak bir maliye bakanının atanmasını öneriyor. Sosyal Demokrat politikacı, bunun yanı sıra, borçlu ülkelerin denetlenmesi için Avrupa Parlamentosu ile ulusal meclislerin yetkilerinin artırılmasını istiyor. Bullmann, Yunanistan’ın kurtarılması ve ekonomik büyümenin sağlanması için reel yatırımlar yapılması gerektiğini vurguluyor.

"Dayanışma tek yönlü olmamalı"

Avrupa Parlamentosu’nun Hrıstiyan Sosyal Birlik partili üyesi Markus Ferber de Avrupa dahilinde dayanışmanın artırılmasını istiyor, ancak borçların eşitlenmesine karşı çıkıyor. “Dayanışma tek yönlü olmamalı” diyen Ferber, Yunanistan’ın yükümlülüklerini yerine getirmesi gerektiğini söyledi. “Bu dayanışmanın, Avrupa’nın güneyindeki ülkelerin de rekabet baskısını hissetmeleri, buna uyum sağlamaları ve gereken reformları yapmaları anlamına geldiğini" belirten Ferber, dayanışmanın ancak bu şekilde sağlanabileceğini belirtti. "Aksi takdirde, kimse bunu dile getirmek istemese de, kuzeydeki ülkelerden güneye paranın aktarılacağı korkunç bir birlik haline geliriz" diyen Ferber, bunun da Almanya’daki vergi mükellefi açısından iyi bir perspektif oluşturmadığını söyledi.

Ferber, borçlu devletlerin kurtarılması için, Almanya ile birlikte Euro Bölgesi’nin kuzeyindeki diğer ülkelerin sınırlarının zorlanmaması gerektiği görüşünde. Çok sayıda ülkede, Avrupa Birliği’ne kuşkuyla bakan, borçlu devletlerin kurtarılmasına karşı çıkan popülist partilerin olduğunu hatırlatan Ferber, bu durumun Almanya’da da yaşanmaması gerektiğini vurguladı.

“İnsanlara Federal Almanya Cumhuriyeti’nin neden sorumluluk üstlendiğini anlatmamız gerekiyor" diyen Ferber, eğer dikkatli olunmazsa, fırtınalı bir denizde euroyu yönetip yönetemeyeceklerinin ötesinde bir soruyla karşı karşıya kalabileceklerini belirtti. Ferber, "o zaman da, geçmişte yakaladığımız bütünlüğün önemli bir bölümünü kaybederiz" dedi. Avrupa Parlamentosu’ndaki milletvekillerinin çoğu, Avrupa’ya zarar vereceği düşüncesiyle, eurodan vazgeçilmesi fikrine karşı çıkıyor.

DW

Bu haberler de ilginizi çekebilir