Bilindiği üzere, HÜDA-PAR, henüz 16-17 aylık bir parti olmasına karşın; 35 yıllık İslami camia geçmişi ve halka yaptığı yardım ve Davasında kararlılığıyla tanınır. Kurduğu pati yeni olmasına rağmen, halk tarafından hep hayırla anılan bir tabana sahiptir. Halk, ‘’ayinesi iştir kişinin (başkasının) laf(ın)a bakılmaz’’ kabilinden, HÜDA-PAR’ın geçmişte yaptığı hizmetlerin, gelecekte yapacaklarının habercisi olduğunu Müslüman olan olmayan herkes tarafından biliniyor.
Evvela günümüzdeki partilerin geçmişi ve bugününe bakalım:

KLONLANMIŞ SİYASET
Cumhuriyet tarihi boyunca, T.C çatısı altında Siyaset yapma adına ortaya çıkan neredeyse tüm partiler, ya Avrupa’dan ithal (klonlanmış) Siyasi fikirleri alarak veya kendi Politik şeytani hevesatıyla düşünerek ürettiği fikirlerle bu Müslüman halka yalan dolanlarla yanaşarak ‘’Müslüman halkın mahallesinde salyangoz satmaya’’çalışmışlar. Nedense her defasında da büyük oranda başarılı olmuşlar.

KLONLANMIŞ VAADLER
T.C. siyasetinin ve bu siyasete bağlı vaadlerin geneli, dışarıdan; ithal ve klonlanmış vaadlerdir. Ya Amerikadan; ya Avrupadan veya geçmişin halkı aldatan ve bunda başarılı olan Kazib’lerin hayatından halka aktarılan Klonlanmış vaadler zinciridir. Bu vaadlerin içinde yok olan ve imkansız bir vaad bulamazsınız. Mezkur acar Politikacılara göre, imkansızı imkana çeviren şeyin adı SİYASET’tir. Onlara göre verilen bu vaadlerin ardından başarı elde edilirse, ‘’VAADİNİ UNUT’’ merhalesi başlar.

HORMONLU SİYASET
Siyasetin de Hormonlusu olur mu? Demeyin. Yediğimiz yiyecek ve içecekler gibi, Siyasete de Hormon bulaşmış. T,Zira Siyaset insanın rahatı; huzuru ve dünyasının saadeti için yapılır. Ancak günümüzde uygulanan Siyaset, insanın rahatını; huzur ve saadetini kaçıracak seviyeye kadar gerilemiştir. Çarpık ve seviyesiz Siyaset, günümüz partileri tarafından hüsn-ü kabulle uygulanmaktadır. Dolayısı ile halk ta bu tür siyasetin yapılmasını kanıksamış durumdadır. Halkın bu seviyesiz Siyasetti kabul etmekten başka alternatifi olmadığı için, ‘’Siyaset ancak bu kadar yapılır’’ düşüncesi halkta yer edinmiştir.
Halk, Partilerin seçim döneminde dağıttığı hediyeleri görüp te geçici bir sempati duyunca, bu durum o hediyeyi veren partilerin seçim bitene kadar işine yarıyor. Zira ‘’insan, ihsanın kölesidir’’ tabiri tam da bunun için söylenmiş gibidir. Tabi seçim bitince, seçmenin de partiler nezdinde işi bitiyor.

Halk, oy verip seçtiği insanı kendisine efendi ve sahip olarak seçmiyor. Aksine Halk, oy verip seçtiği kişiyi kendisine vekil ve hizmetçi olarak seçiyor. İşin hakikati budur ama, gerçek hayatta bu hakikat tam tersine tezahür ediyor. Seçilen efendi ve sahip, seçen ise köle ve boynu bükük olarak yerinde oturuyor.

HORMONLU VAADLER
Seçim dönemlerinde verilen sözler ve vaadler, seçim bittiğinde havada kalıyor ve verilen sözler unutulup gidiyor. Elbette bu durumdan en fazla muzdarip olan kesim de halk oluyor. Zira Siyasi Partiler her seçim döneminde söz ve vaad etmekten; seçmen de bunlara kanıp oy vermekten geri kalmıyor.

Üç anahtar vaadleri, Aş, İş ve Eş vaadleri; Boğa ve İnek verme sözleri ve daha birçok söz ve vaadler.

Siyasi liderler, halkı güdülmeye hazır koyun yerine koydukları için; seçim meydanlarına topladıkları halkı, Hormonu bol vaadlerle aldatarak seçim sonrasında da vaadler ve icraatların yerini seçilen için unutkanlık; sefahet ve şatafat alıyor.

OGANİK SİYASET ve ORGANİK HİZMET VAADİ
HÜDA-PAR Türkiye’de Siyasete yeni bir ses ve yeni bir nefes getirdi. Zira Hüda-Par, Siyasi partiler tarafından bugüne kadar göz ardı edilen ‘’kişi haklarını koruma’’ kaidesini Siyaset sahnesine koydular.

Hüd-par’ı takip edenler bilirler ki, Hüda-Par Mitinglerinde hiçbir şahsın adını kullanmadan ve hiçbir siyasi partinin ismini zikretmeden propagandasını yapar.

Halkı kin ve düşmanlığa sevk eden konuşmalardan uzak durur.

Siyasi partileri kişiler üzerinden, kişileri de siyasi partiler üzerinden vurmaya tevessül etmez.

HÜDA-PAR, sırf seçmenden oy alacak diye ikinci şahısları belden aşağı vurmayı ‘zül’ kabul eder.

HÜDA-PAR, hiç bir seçmene yapamayacağı sözü vermez. Söz verdiği şeyi de kendine AHDE VEFA olarak telakki eder.
HÜDA-PAR, hizmete susayan insanları hezimete uğratmadan hizmetini her kesime eşit olarak götürmeyi kutsal bir görev olarak bilir.

HÜDA-PAR, hizmet adı altında; halka ve halkın inançlarına zulmetmeden hizmet etmeyi şiar edinmiştir. Zira halka PARK adı altında yerler açan ve sonrasında da PARKLARI FUHUŞ yuvasına çeviren zihniyetin bu sözde hizmetini asıl haline dönüştürmeyi taahhüd eder.

Hasılı kelam, HÜDA-PAR insanın fıtratına uygun hizmet etmeyi ve ‘’DÜRÜST SİYASET GERÇEK ADALET’’ sloganıyla siyasete, ‘’ ‘’DÜRÜST BELEDİYECİLİK GERÇEK HİZMET’’ sloganıyla da halka hizmet etmeyi bir şeref payesi olarak görür.
Evet HÜDA-PAR, halka balık vermeyi değil, balık tutmayı öğretecek yetenekli kadrolara sahiptir. Zira balık verseniz, bir süre sonra o balığı vermeyi kesince halkın azığı da kesilir. Ama balık tutmayı öğretirseniz, halk istediği zaman gidip kendi balığını tutarak rızkını temin eder.

Son olarak, bu halk koyun olmadığını ve ‘’halkı koyun olarak görerek eline ot alıp koyunları arkasından yürüten’’ siyasetçilere OY’larıyla bir şamar vurmalıdır.

HORMONLU SİYASET: Hormonlu yiyecek ve içecekler nasıl ki insan hayatına zararlıdır. Hormonlu Siyaset de insanın Dünyasına öyle zararlıdır.

ORGANİK SİYASET:Organik yiyecek ve içecekler nasıl ki insanın sağlığına faydalıdır, aynen öyle de Organik Siyaset de insanın Dünyasına öyle faydalı ve yararlıdır.

ALLAH C.C. bizim Ahiretimiz, Dünyamız, bu halkın selameti ve Memleketimizin hizmeti adına kim layıksa ve hangisi hayırlı ise onu başımıza getirsin İNŞAALLAH.

Fi Emanillah Wesselam