• DOLAR 32.57
  • EURO 35.009
  • ALTIN 2423.18
  • ...
Polis `Suçu kabul edeceksin` deyip tehdit etti
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

DİYARBAKIR – PKK/BDP’nin saldırılarına karşı, emniyetin önlem almadığı yerde kendi imkânları ile önlem alan Hükümlü-Tutuklu Aileleriyle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (Yusufi-Der)’e polisin yapmak istediği komploya Av. Abdülgani Orhan sert tepki gösterdi. 

PKK’nın sonuca ulaşamadığı yerlerde, polis içindeki karanlık odaklar devreye giriyor”

Av. Orhan, geçtiğimiz Cuma (07 Mart) günü gece yarısı saat 01.40 civarında, polisin Yusufi-Der gönüllülerinden birisinin evine, hırsızlık girişiminde bulunulduğunu, bununla  adeta ortalığı kışkırtıp bir komplo girişiminin amaçlandığını,   bölgede polis ile PKK’nın birlikte hareket ettiğini ileri sürerek, “Özellikle PKK/ BDP’li olduğu iddia edilen çeteler,  gerek partilerinden, gerekse seçim bürolarından çıkarak, çeşitli saldırılar yapmaktadırlar. Daha sonra da, saldırgan taraf oldukları  halde, ‘Bize saldırı yapıldı’ diye yalan yanlış haberlerle kamuoyundaki zihinleri bulandırmaya çalışmaktadırlar. Bakıyoruz ki PKK’lı çetelerin aciz kaldığı, sonuca ulaşamadığı yerlerde de, devletin polis teşkilatı içerisinde yer alan bazı karanlık odaklar devreye giriyor, PKK’nin bıraktığı yerden o misyonu devam ettiriyorlar. ”dedi. 

‘Polisin kurduğu tuzaklar boşa çıktı’

Batman’da yapılan komplonun bir tekrarının da Diyarbakır’da yapılmak istendiğini ifade eden Orhan, “Dün Batman’da ondan sonra da Suruç’ta, yakın zamanda da Diyarbakır’da bunun örneklerini net bir şekilde gördük. Batman’da V:G:’nin, bizzat polis tarafından kaçırılıp öldürülmeye çalışılması ve bunun deşifre edilmesi neticesinde başarısızlıkla sonuçlanması  üzerine, bu defa aynı kişi, iki öncesinde öldürülen Özcan Temel’in güya katil zanlısı olduğu iddiasıyla gözaltına alınarak cinayetle suçlanarak,  yargılı bir infazla  cezaevine atılması  yetmiyormuş gibi, mahkemesinin yapıldığı gün, adliyeye getirildiği halde, skandal bir şekilde duruşmaya çıkarılmaması, bunun en bariz örneğidir. Oysa adı geçen şahıs, cinayetin olduğu gün, Batman’da değildi ve bunun kanıtlarını da ilgili yerlere sunduk. Yaşanan bu olay, ‘Batman’da PKK’nin, bunlara karşı saldırılarının başarısızlığı, ardından da polisin devreye girmesi’ şeklinde yorumlanmıştı.                                             

 Suruç’taki saldırılarda da, PKK’/ BDP’nin imaj kaybı ve  bir sonuç elde edememesi neticesinde, bu defa polisin içindeki karanlık odaklar devreye girerek, karışıklık çıkarmak amacıyla,  duvarlara PKK ve APO’nun lehine sloganlar yazarak, hazırlamış oldukları bazı tuzakları kurma aşamasında oldukları sırada, deşifre edilmeleri  sonucunda  oyunları bozulmuştu.” ifadelerini kullandı. 

“Devletin korumadığı Derneğin kameralarını, Polis etkisizleştirmek istedi”

Devletin güvenlikten aciz olması üzerine, Yusufi Der üyeleri tarafından derneğin 24 saat koruma altına alındığını söyleyen Orhan, “Yakın zamanda Yusufi-Der isimli Sivil Toplum Kuruluşuna, onlarca kez bombalı Molotoflu ve taşlı saldırılar olmuştu. Basına bununla alakalı çok çeşitli haberler yansımıştı. Bu çerçevede devletin güvenlikten aciz olması üzerine, bizzat derneğin üyeleri tarafından, dernek 24 saat koruma altına alındı. Herhangi bir saldırı, herhangi bir şey olursa buna engel olunması anlamında, meşru savunma hakkı çerçevesinde 24 saat boyunca, derneğin üye ve gönüllüleri tarafından nöbet tutuyorlardı. Polis, Yusufi Der’in önündeki kameranın caydırıcı olduğunu bildiği için, derneği çok sıkı takibe aldı. Özellikle sivil polislerin sık sık buralara gelip provokasyon şeklinde hareketler yaptıkları söz konusu olunca, derneğin yöneticileri tarafından, derneğin  etrafına kameralar yerleştirip, derneğe giriş çıkışları kamera kontrolü altına  alınmıştı. Fakat polis defalarca gelip, yok hırsızlık olmuş, yok kapkaç olmuş, yok şu olmuş, yok bu olmuş şeklinde dernekten kamera görüntülerini isteyip, kameraları etkisizleştirilmesiyle ilgili bir dizi çalışma başlatmıştı. Fakat dernek yetkilileri bu durumu fark edince, ‘Biz kameralarımızı sadece caydırıcı olsun diye  yerleştirdik, görüntüsü yoktur.’ şeklindeki beyanlarından sonra, poliste bir  algı  oluştuktan sonra, bakıyoruz ki polis bu derneği çok sıkı takibe alıyor.” dedi.

‘Polis suçu kabul edeceksin deyip tehdit ediyor’

Polisin Dernekte nöbet tutan genci silah zoruyla yere yatırdığını dile getiren Orhan, “Geçtiğimiz Cuma gecesi dernekte nöbet tutan dernek üyeleri nöbet değiştiriyor ve o gece farklı üyeler nöbet tutuyorlar. Bunu fark eden Polis, hemen harekete geçiyor. Dernek yakınında şüpheli bir araç görülmüş ve bu araç takip edilmiş. Araç derneğe yakın bir başka sokakta terk edilmiş ve aracın içerisinden iki kişi inip kaçmışlar. Bunları güya polis takip ediyor ve ardından gelip dernekte nöbet tutan genci silah zoruyla yere yatırıp,  ‘Biz seni tespit ettik, sen suçlusun, yakaladık seni ‘ diyerek zorla karakola götürüyor. Orada da tehditle, altını çiziyorum tehditle, ‘Sen önüne koyduğumuz suçu kabul edeceksin.’ şeklinde çok ciddi bir baskı söz konusu oluyor. Bunu fark eden dernek yetkilileri, hemen harekete geçiyor ve gelip polise, ‘Siz yalancısınız siz yalan atıyorsunuz böyle bir şey söz konusu değildir elimizde de delillerimiz var’ deyince polisin tavrı değişiyor.” İfadelerini kullandı.

Hırsızlık suçu ile yakalanan gönüllünün saatlerce dernek önünde olduğunu, dernek yetkililerinin ellerinde delil bulunduğunu belirttiklerini dile getiren Orhan, “Delillerinin de kamera görüntüsü olduğunu söylüyorlar. Polise kamera görüntüleri verilince şahsın saatlerce derneğin önünde olduğu ve hiçbir şekilde derneğin önünden ayrılmadığı, akabinde polisin bizzat kendisinin sokaktan gelip geçmesinin görüntülerinin olduğu ve art niyetli bir şekilde bu gencin gözaltına alınıp kendisine suç isnadının yapılması ve akabinde dernek yetkililerinin hemen harekete geçip derneğe ‘Acaba bir saldırı mı olacak?’ şeklinde gelip kalabalık oluşturmaları belki planlanan bir saldırıyı engellemiştir. Olduğu şeklinde de bizde bir izlenim oluşturdu.” deyip yaşananları anlattı.

‘Artık bu oyundan vazgeçilmeli’

Dernek yetkililerinin karakolda 90’lı yılardaki polislerin göründüğünü dile getiren Orhan, “Nitekim dernek bu şekilde savunmasız bırakılmış. Belki de birileri gelip, kötü emellerini yerine getireceklerdi, fakat bu gerçekleşmedi. Nitekim bu dernek yetkilileri nöbet tutan üyelerine sahip çıkmak için karakola gittiklerinde, 90’lı yıllardaki polislerle karşılaşmaları, gerçekten kendilerinde çok vahim düşünceler oluşmasına sebep oldu. Kamera görüntülerini götürdükten sonra da, talimat beklercesine hareket eden polis, plan ve tuzaklarının tutmadığını görünce, nöbet tutan dernek üyesini serbest bırakmak zorunda kalmıştı.” dedi. 

90’lı yılları arzulayanların, istedikleri şeyleri geri getiremeyeceklerinini söyleyen Orhan, “Bakın önce PKK saldırıyor. Başarısız olunca, ardından polis devreye giriyor. Artık bu oyundan vazgeçilmelidir. Buradan sesleniyoruz, bu karanlık emellerden vazgeçilsin, bu paralelin işi değildir. Paralel diye bir şey kalmadı, bunun ne paraleli ne de meridyeni vardır. Bundan bizzat hükümetin kendisi sorumludur, bu sistemin ve devletin politikasıdır. Bu politikadan vazgeçilmelidir artık. Kan kokan, kargaşa kokan şiddet kokan plan ve programları devlet  artık  terk etsin. Bu bölgede devlette istese, PKK’de istese artık şiddet olmayacaktır. Ölümler de yaşansa bile şunu en yüksek sesle dile getiriyoruz. Bu bölgede karşılık yer bulmayacaktır. 90’lı yılları arzulayanlar, istedikleri şeyleri geri getiremeyecekler.” şeklinde konuştu. 

‘Halk eski halk değildir’

Orhan son olarak, “Bugün Doğu Perinçek’i bugün Ergenekon sanıklarını serbest bırakan sistemin ortaya koymuş olduğu plan ve projesi artık tutmayacaktır, çünkü halk eski halk değildir, yönetenler aynı olsa da yönetilenler farklıdır, oyunlar tekrar sergilenemeyecektir. Lütfen şiddetten vazgeçilsin, kavgadan vazgeçilsin, karanlık yapılan plan ve programlardan vazgeçilsin, insanların mağdur edilmesinden vazgeçilsin çünkü şunu hatırlatıyoruz Allahu teala görendir, duyandır, bilendir. Allah-u Teala adildir her şeyi görüyor biliyor, muhakkak hakkı ve adaleti tesis edecektir.” Sözlerine yer verdi. 

(Ali Adiyaman / Ali Gültekin - İLKHA)

Bu haberler de ilginizi çekebilir