• DOLAR 32.526
  • EURO 34.77
  • ALTIN 2488.926
  • ...
`Gazetecilik bir kamu hizmetidir`
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

VAN-  Van’da yayın yapan bir radyonun ‘Ticaret Ahlakı’ adlı programına konuk olan Van Olay Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fikret Özkan, Gazeteciliğin bir kamu hizmeti olduğunu ifade ederek, Van halkını gazete okumaya ve yerel gazetelere sahip çıkmaya davet etti. 

Van’daki yerel gazetelerin sıkıntılarını da değerlendiren Özkan, Gazeteciliği bir toplumun olmasa olmazı olarak gördüğünü ifade etti.

Gazetecilik nedir?

Gazeteciliğin bir kamu hizmeti olduğunu ifade eden Gazeteci Fikret Özkan, Toplumda var olan ve kamuoyu tarafından bilinmeyen sıkıntıların giderilmesi noktasında gazetecilerin zemin hazırladığını ve bu anlamda bir varlık ortaya koyduklarını belirterek, “Bu anlamda 3 şeyin oluşmasına zemin hazırlamış oluyorsunuz. Birincisi gündemin arkasında kalan görünmezlikten gelen ya da birilerinin üzerini örtmeye çalıştığı sıkıntıların gündeme gelmesi ve insanların bunlardan haberdar olması, İkincisi düğüm haline gelen sıkıntıların ve ya insanları çıkmaza sürükleyen sorunların çözülmesi için gerekli zemini hazırlıyorsunuz. Zira yetkililer her ne kadar da bu sorunları çözmekle mükellef olsalar bile şunu bilmek gerekir ki ancak haberdar olduğu şeye müdahale edebilir. Dolaysıyla gazetecilerin ya da haberciler bunu gündeme getirecek, buna rağmen bir adım atılmazsa üçüncü ayak devreye girer ve yapılması gerekip de yapılmayan işin peşinden gidip bu sorunun sebebi olan insanların hesap vermesini sağlamak gerekir. Gazetecilik bu yönü ile düşünüldüğünde bir bütün olarak kamuya hizmetten başka bir şey değildir. Kamunun sorunlarını dile getirme bu sorunlara ortak olma ve kamunun sıkıntıları üzerinde insanların ihtiyaçlarını karşılamadır” dedi. 

“Van’da kimse yazılandan çizilenden gocunmuyor”

Bu anlamda Van Olay Gazetesi’nin birçok soruna duyarlı davrandığını ifade eden Özkan, Van’da sorunların çözümü noktasında yetkili makamların duyarsızlığından muzdarip olduklarını belirterek, “Van’da kimse yazılandan çizilenden gocunmuyor. ‘Beni ilgilendirmiyor’ diyecekleri bir seviyeye gelmiş. Yani bugüne kadar özellikle deprem döneminde yaşanan sıkıntılara hepimiz şahit olduk. Kim çıkıp da bunun hesabını sordu. Ya da kimler çıkıp da bunun hesabını verdi. Hiçbir kurum bugüne kadar kendi lehine ya da aleyhine bir şey yazıldığında çıkıp da buna cevap verme noktasında bir çaba harcamadı. Bu sadece gazetecilerle ilgili bir durum değil gazetelerimiz bir haberi bulur. Bunu yayınlar. Örneğin, TOKİ’lerle ilgili diyebilirim ki onlarca hatta yüzlerce haber yaptık. Ama bir türlü TOKİ ile ilgilenen ne AFAD ne Valilik ne de başka bir kurum çıkıp da şu sorunu nasıl çözebiliriz diyemedi. Dolayısıyla insanlarımız biraz da günübirlik bu işi götürme peşindedir. Bir sorun ya da bir iddia ortaya çıktığında eğer savcılar bunu bir şikâyet olarak kabul ederler ve bu işin üzerine giderse bu mutlaka çözüme kavuşacaktır. Bundan birkaç hafta önce sadece yolda geçen arkadaşını yolda aldığı için Minibüsçüler tarafından dayak yemiş darp edilmiş insanlar var bizler bunu gündeme getirdik. Kim bunun üzerine gitti. Hiç kimse… Maalesef böyle bir vurdumduymazlık var. Burada sorun gazetecilerin değil. Ortaya çıkan haberin peşinden gitmeyen bunu değerlendirmeyen bu sorunun giderilmesi için elini taşın altına koymayan insanlarındır” diyerek yetkililerin basına yansıyan sorunlar karşısındaki vurdumduymaz tavrını eleştirdi.  

“İnsanlar kendi illerinde olup bitenlerden haberdar olma ihtiyacı hissetmiyor”

Toplumumuzda okumaya önem verilmediğini, insanların hazır servis edilen ve kulaktan dolma bilgilerle yetindiğini dile getiren Özkan şunları söyledi. 

“Bugün siyasetteki insanların dahi günübirlik gazeteleri takip ettiklerine inanmıyorum. Okumuyoruz.  Kulaktan dolma ya da hazır servis edilmiş bilgilere daha çok değer veriyoruz. Onun için bir gazeteyi alıp da okumak oradaki bilgileri analiz etme gereği dahi duymuyoruz. Bölgemizin en büyük sıkıntısı da budur. Van’da en fazla satan gazete bile 500 insana ulaşamıyor. 1 milyon 100 bin nüfusluk bir ilde eğer 500 gazete satılmıyorsa burada şu sıkıntılar var demektir. İnsanlar kendi illerinde ne olup bittiğinden haberdar olma ihtiyacı doymuyor. Gazetelerde haber mi yok? Var tabi 6 yerel gazetemizin altısında da haber var. Belki bir yıl öncesine kadar Ajanslardan kopyala yapıştır mantığı vardı Ama bugün Basın İlan Kurumu’nun aracılığıyla gazetelerin birleşmesiyle büyük ölçüde bunun da üstesinden gelindi” 

Başında geçen bir olayı da anlatan Özkan, Özellikle Van’da habere gereken önemin verilmediğini ve kurumların dahi gazete alma ihtiyacı hissetmediğini vurgulayarak, bunun ciddi bir sorun olduğunu ve bu soruna çözüm bulmak gerektiğini ifade etti. 

“Gazetecilik olmazsa şeffaflık olmaz”

Gazeteciliği bir toplumun olmasa olmazı olarak gördüğünü de sözlerine ekleyen Van Olay Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fikret Özkan, gazeteciliğin bir otokontrol mekanizması olması gerektiğini dile getirerek, “Gazetecilik olmazsa şeffaflık olmaz. Hiçbir zaman insanlar toplumlar kurumlar şeffaf olma isteği hissetmezler çünkü gazetecilik bir otokontrol mekanizması oluşturuyor. İnsanlarımız bugün aman kimse görmeden bu malı nasıl götürebilirim derdine düşmüş bunu hepimiz biliyoruz. Tutmuşlar buna bir de laf yapıştırmışlar. Yok, efendim ‘gemisini yürüten kaptandır’ diye. İşte gazeteciler bu kaptanların kaptanlık belgelerini nereden aldıklarını ortaya çıkarıyor.” İfadelerini kullandı.

Gazetecilerin toplumda yaşanan zulümlere, elde edilmek istenen rantlara ve hakların gasp edilmesi olaylarına karşı durmaları gerektiğini aktaran Özkan, Türkiye’de bugün yaşananların istihbaratların mahareti ile değil gazetecilerin çalışması ile su yüzüne çıktığını belirterek, iyi bir gazetecinin insanlardan haberdar olması gerektiğini savundu. 

“Gazetelerimize sahip çıkalım”

Gazetelerin maddi anlamda nasıl ayakta durdukları yönündeki bir soruya ise Özkan “Gazeteciliğin üzerine bina edildiği üç temel ayak var bunlardan biri abone geliri biri reklam geliri diğeri ise basın ilan kurumunun verdiği ilan geliridir. Basın ilan kurumundan ilan alan gazete sayısı Van’da 6’dır. Fakat basın ilan kurumunun belirlemiş olduğu standartlar var yani basın ilan kurumu önüne gelen her gazeteye ilan vermiyor.  Toplumumuz gazetelerine sahip çıkma konusunda yetersiz. İnsanlarımızı bu konuda daha duyarı olamaya davet ediyorum ve kulaktan dolma bilgilerle beynimizi doldurmayalım. Kendimiz okuyalım olayların bire bir takipçisi olalım ve bilerek konuşalım”  şeklinde cevapladı. (Murat Dalgın-İLKHA)

Bu haberler de ilginizi çekebilir