"17 ve 25 Aralık operasyonları bir darbe girişimidir"
17 Aralık operasyonları hakkındaki düşüncelerini basınla paylaşan Muş Alparslan Üniversitesi Rektörü Prf. Dr. Nihat İnanç, 17 ile 25 Aralık olaylarının bir darbe girişimi olduğunu ve bunu yapanların yargı karşınında hesap vermesi gerektiğini söyledi.
MUŞ-Muş Alparslan Üniversitesi Rektörlük binasında üniversitenin açılan bazı bölümlerini basına tanıtmak amacıyla gazetecilerle bir raya gelen Muş Alparslan Üniversitesi Rektörü Prf. Dr. Nihat İnanç, 17 ile 25 Aralık olayları hakkındaki düşüncelerini gazetecilerle paylaştı.
17 Aralık girişimi peşinden 25 Aralık olaylarının tamamıyla bir darbe girişimi olduğunu düşündüğünü ifade eden İnanç, yaşanan olayların Türkiye açısından hiç yakışık olmayan bir durum olduğunu kaydetti.
En alt seviyeden en üst seviyeye kadar Türkiye insanının bunu hak etmediğini düşündüğünü belirten İnanç; "Çünkü son 10 yıllık süreçte çok büyük fedakarlıklar çok büyük gayretler ortaya konuldu. en alt seviyedeki memurdan tutun ta Cumhurbaşkanına kadar her kes kapasite üstü maksimum riskle çalıştı. Türkiye'deki bir çok alışkanlıklar bertaraf edildi. Balyoz Ergenekon ve benzer adlarda geçen gayri meşru yapılanmaların bertaraf edilmesine sevinirken maalesef 2013 Aralık sonlarında bizi başka bir tablo karşıladı ve belki de hepimizin bu sevinci kursağımızda kaldı'' dedi.
Fesat yuvası olan Mescidi Dirar'dan bir örneklendirme yapan inanç, fitne odaklarının bizzat Allah tarafından, Peygamber eliyle yıktırıldığına ve yok edildiğine dikkat çekti.
17 Aralık operasyonlarına bakıldığında aslında yapılan operasyonların temelinde fitnenin ve bir darba girişiminin söz konusu olduğunu kaydeden İnanç, gerçekleşen olayların gezi parkından başlamak üzere bir zincirin halkaları gibi birbirini takip eden olaylar olduğunu söyledi.
İnanç daha sonra, " Bugün halkta da bu algı anlayış büyük oranda oturmuş. Bu operasyonların temel amacı yolsuzlukları önleme değildir. Eğer yolsuzlukları önleme olsa o zaman bu kadar farklı dosya aynı operasyonun içine konmaz ve bu doyalar belirli zamanlara tehir edilmezdi. Niçin 2 veya 5 yıldan beri tehir edilen veya takip edilen yahut dosyalanan olaylar seçime çeyrek kala, hep birlikte piyasaya sunuluyor. Bu tür şeyler doğal olarak soru işretleri oluşturuyor'' dedi.
İstihbarat birimlerine yönelik yapılan girişimlere de değinen inanç, dünyanın her tarafında istihbarat örgütlerinin kendilerine has kanunla belirlenmiş çalışma tarzlının olduğunu, hiçbir ülkenin kendi yargısı yahut emniyet güçleri ve kendisini de koruyan istihbarat birimlerini bu şekilde deşifre etme hakkının olmadığını kaydetti.
Kişisel olarak 17 ve 25 Aralık operasyonlarının bir yolsuzluğun tabanında ama yolsuzluğu önleme amaçlı olduğunu düşünmediğini kaydeden İnanç, bunun tamamen bir darbe girişimi olduğunu düşündüğünü söyledi.
Savcıların gerektiğinde yargılanmaları gerektiğini de kaydeden İnanç; "Yüzde 50 lik bir oranda halk desteğiyle başa gelmiş ve bir sorumluluğu olan bir Başbakan bile yeri geldiğinde yargılanıyorsa, hiçbir sorumluluğu olmayan ve toplumda hiçbir karşılığı olmayan bir savcının da hesap vermesi gerekir'' ifadelerini kullandı.
Darbeciliğin dünyanın en kirli bir olduğunu kaydeden İnanç, bu darbecilerin en sert bir şekilde yargılanması ve mahkûm edilmesi gerektiğini söyledi. (M. Şirin Çağlayan-İLKHA) (M. Şirin Çağlayan-İLKHA)