ŞANLIURFA- Şanlıurfa’da ortaya çıkan skandal dinlemenin yankıları sürüyor. Şanlıurfa Emniyeti, dinlemeyle ilgili yapılan basın açıklamasının hemen ardından dinlenilen şâhısa gönderilen evraklarda bir hata yapıldığını açıkladı.

 

Gündeme `Skandal dinleme` olarak düşen dinleme olayının ardında Diyarbakır Savcılığı da evraklarda bir hata olduğunu belirterek doğru bilgilendirmeyi, sözonusu şahıslara gönderdi.

 

Bilgilendirmede; telefonları dinlenilen Av.Emin Güneş ile Mehmet Kışlar’ın isim ve telefonlarının karıştığı, Kışlar’ın da PKK adına değil de Hizbullah adına şer’i esaslara dayalı İslam devleti kurmak faaliyetlerinden dolayı dinlendiği ortaya çıktı.

 

Bilgilendirmede söz konusu şahısların, Abdulvahit Kara ile Abduselam İrdem’in kabir ziyaretlerinde basında çıkan fotoğraflar alıntılanarak suç delili gibi gösterildi.

 

Ayrıca dinleme sebebinin belirtildiği alanda Hizbullah Cemaati ile ilgili yazılan şu satırlar da dikkat çekti: “ Nihai hedefi ülkemizdeki anayasal rejimi yıkarak, yerine şeri esaslara dayalı İran devlet yönetimi modelinde Kürt İslam devleti kurmak olan Hizbullah terör Örgütü 1988 yılından itibaren başta Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgemizde yürütmeye başlatmış olduğu faaliyetlerini daha geniş tabana yaymak amacıyla 1998 yılında itibaren ülkemizin batı kesimine yönelmeye başlamıştır. Hizbullah terör Örgütünün fikriyatı ve yapılanması göz önünde bulundurulduğunda önümüzdeki süreçte devletin birliği ve güvenliği için tehdit unsuru oluşturabileceği, yukarıda adları geçen şahısların Hizbullah Terör Örgütü fikrini benimsedikleri, faaliyetleri ve söylemleriyle müteddeyyin vatandaşlarımız arasında toplumsal bütünlüğü zedeleyebilecekleri ve şiddete meyilli fikirleri boyutlandırabilme potansiyeli taşıdıkları örgüte taban kazandırma faaliyetleri içerisinde oldukları değerlendirildiğinden soruşturma olayın aydınlatılabilmesi için bu aşamada başka bir delil elde etme imkanı bulunmadığından belirtilen GSM hatlarının iletişiminin tespitine ve kayıt altına alınmasına ihtiyaç duyulmuştur.”

 

Konuyla ilgili görüştüğümüz Güneş, TEM’in kendisini dinlemesinde herhangi bir sorun olmadığını belirterek, “ Asıl sıkıntı, bana gelen evrakta şunların yazılı olması: ‘Yasadışı Hizbullah Terör Örgütüne üye olmak ve Türkiye Cumhuriyeti anayasal rejimini yıkarak yerine şer’i esaslarla yönetilen bir İslam Devleti kurmak’. Şimdi ben şunu merak ediyorum; bir İslam devleti kurmanın suç ve terör olduğu ve bunun cezalandırılması gerektiği Ergenekon döneminde dindarlara yapıştırılan bir yaftaydı. Müslümanların İslam devleti istemesinden daha doğal ne olabilir? Bir Müslüman ben küfür rejimiyle yönetilmek istiyorum diyebilir mi?” dedi.

 

Kayıtlara geçen telefon konuşmalarının içeriğine de değinen Güneş, “ Benim Mehmet Kışlar ile yaptığım telefon görüşmeler, Peygamber Sevdalıları Platformu’nun Nisan ayında yapmış olduğu kutlu doğum etkinlikleriyle ilgilidir. Ben demişim ki, ‘Bir aile de gelmek istiyor mümkünse onlara yer ayırın ya da ben bir araba ayarlayayım.’ Polis bunların altına örgütsel faaliyet olarak not düşüyor. Yani ben izinli, meydan izni alınmış, miting izni alınmış bunu düzenleyen tüm dernekler yasal ve ben,  Peygamberi anlatan bir etkinliğe katılıyorum ve kutlu doğumu kutluyorum. Beni izleyen terörle mücadele polisi tüm yaptığım yasal faaliyetleri terörizm olarak damgalıyor ve beni jurnalliyarak savcılığa suç duyurusunda bulunuyor. Şimdi 2013 yılında bir Müslüman’ı İslam devleti kurmak istiyor diyerek suçlamanın altında ne var? Zaten 28 Şubat’ta Müslüman’ım diye üzerime çok geldiler. Ergenekon bitti dediğimiz, Müslümanlar rahatladı dediğimiz bir zamanda hele hele ‘Parelel Devlet Yapısı’ dediğimiz bir yapı telefonları dinliyorsa yav arkadaş birilerinin çıkıp bunu açıklaması gerekir” ifadelerini kaydetti.

 

Hatırlanacağı üzere, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı talimatıyla Şanlıurfa Emniyeti, başka bir isim için alınan izinle 8 ay boyunca Hür Dava Partisi (HÜDA PAR) Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı Emin Güneş`in telefonunu hukuksuzca dinlemiş, hukuksuz dinlemeye Şanlıurfa Barosu skandala büyük tepki göstermişti. (Osman Gülebak-İLKHA)