1954 yılında şehid edilen Udeh, 1907’de Mısır’da fakir bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Küçük yaşlarda ailesi ile birlikte Şam’a gitti. İlk eğitimini burada aldı. Bir süre ziraat işleri ile ilgilendi.

Sonra Ezher Üniversitesi, hukuk bölümünden başarı ile mezun olan Udeh, hâkimlik ve savcılık görevlerinde bulundu.

 

Hukuk dalında bir otorite olarak tanındı. Hâkimlik yaptığı sıralarda mahkemede İhvan Cemaati’ni ortadan kaldırmaya matuf birçok dava açılmıştı. Bunlardan önüne gelenleri beraat ile sonuçlandırdı. Bu anlamda doğruları söylemekten çekinmedi.

Cemaatin kurucu lideri Hasan el-Benna’nın sohbetleri neticesinde teşkilata ilgi duydu. Kısa zamanda teşkilat içinde ilerledi, öyle ki Benna’nın şehid edilmesinden sonra hareketin başına geçti. Belirli bir süre sonra resmi görevinden ayrılan Udeh, kendini tamamen cemaatsel işlere verdi.

Görevinin başındayken 1954’te Nasır, İhvan’ı kapatmak istediğinde, Udeh kapatılmaması yönünde tavsiyede bulundu.

 

Nasır’a, İhvan’a bağlı gençlerin, liderlerinden habersiz tepkilerde bulunabilecekleri yönünde bir söz sarf etti. Nasır, bunu bir tehdit olarak algıladı ve İhvan’ın kaç kişiden oluştuğunu sordu. Udeh, 2-3 milyon deyince. Nasır, eğer sayıları 7 milyon olsa bile bunları feda etmeye hazır olduğunu söyledi, Udeh, “Bir kişiye karşılık 7 milyon insan, bu sana kalmaz!” dedi. Bu konuşmadan sonra Nasır, Udeh’i ortadan kaldırmayı kafasına koydu.

Nasır’a suikastta teşebbüsten idam edilmesine rağmen durum hiç de böyle değildi. İslam davasına sadakatle bağlı olması ve hizmetlerini fedakâr bir şekilde sürdürmesi esas nedeni teşkil ediyordu. Hasan el-Benna’nın şehid edilmesinden sonra cemaatin başına geçmesi, hukuki bilgisini İslam’ın emrine koyması ve sokakları harekete geçirebilecek bir lider olması onu idam sehpasına götüren etkenlerdi.

Eserleri çeşitli dillere tercüme edildi. Bizler kendisinin hukuk dalında vermiş olduğu eserlerle İslam hukukunu savunuyorduk. Sadece bizler değil, tüm dünya Müslümanları bu zatlardan istifade etti. Mısır İhvan’ı çağdaş Müslümanlara Allah tarafından bahşedilen bir çıkış kapısıdır. Bu gün Mısır meydanlarını doldurup, çağdaş Firavun’lara kafa tutan milyonlarca Müslüman, Udeh gibi âlim şahsiyetleri kendilerine model alan kişilerdir.