Kurulduğu günden bugüne ağır bedeller ödeyen İslamî Direniş Hareketi (Hamas) 14 Aralık 2013 tarihinde kuruluş yıldönümünün yirmi altıncı mumunu yaktı. Hamas, çeyrek asırdır Kudüs’e doğru özgürlük yolunu almaya devam ediyor. Bu vesileyle özgürlük yolunda yürürken hayatını kaybeden ve bu yolu kanlarıyla sulayan hareketin lider ve komutanlarını da hayırla yâd ediyoruz.

Hamas, bugün kökü kazılmak istenen Müslüman Kardeşler Cemaati`nin kurduğu dengeli ve vasat bir İslamî Hareketin medresesine mensuptur.

Hamas, Filistin ulusal kimliği etrafında odaklanıyor. Hedefi Filistin topraklarını işgalden arındırmak ve başta Mescidi Aksa ve Kıyamet Kilisesi olmak üzere kutsal mekânları kurtarmaktır.

Hamas, Filistin davasının insani ve İslami derinliğine inanıyor. Küresel Siyonizm’le savaşırken Filistin davasına bu derinliği kazandırmak istiyor.

Hamas, iç ve dış sorunlar nedeniyle çalkalanan, fırtınalı bir denizde yönetimle direnişi bir arada tutan bölgedeki devrimci hareketlerin ilklerindendir. Halkın çıkarını, ilkelerini ve direnişi korumak adına yönetime talip oldu ve parlamentoya girdi.

Hamas, küresel çapta adımlar attığından, Camp David, Oslo, Vadi Araba ve mahiyetini bilmediğimiz başka anlaşmalarla varılan uzlaşma evraklarını karıştırdığından maddi ve manevi olarak boyun eğmesi ve ardından tamamıyla yok olması için saldırı, baskı, şantaj, karalama, askeri operasyon, savaş ve kuşatmaya tabi tutuldu.

Hamas, işgalciyi Gazze’den çıkmaya zorlayan ana aktör, Şalit operasyonunun planlayıcısı, Özgürlerin Vefası antlaşması, Furkan Savaşı ve Siccil Taşları savaşlarının da galibidir.

Hamas, düşmanın “afedersiniz Tel Aviv vuruldu” diyerek işaret ettiği harekettir. İlk kez tereddüt etmeden Tel Aviv ve Kudüs’ü yerel imkânlarla ürettiği füzelerle vurdu.

Hamas, bölgedeki mihver güçlere ilkeleri adına karşı duran bir harekettir.

Hamas, direniş gücüyle siyasi durumunu güçlendiren, düşmanla çatışma stratejisini belirleme gücüne sahip bir harekettir.

Hamas, zulme başkaldıran ve ilk Arap Baharı’nı başlatandır. Amerika ve Siyonist rejimin kendisini bitirme planlarına karşı başını kaldıracak ilk harekettir.

26 yılı geride bırakan Hamas hareketi için, yeni bir değerlendirme yapma, süreci gözden geçirme, bölgesel dengelerin alt üst olduğu, düşmanla müzakerelerin başarısız kaldığı bir dönemde daha güçlü bir ulusal liderlik için kendini, araçlarını, plan ve projelerini geliştirme, kendisiyle diğer grupların sürdürdüğü direniş seçeceğini daha da güçlü kılma fırsatı doğmuştur.

Hamas, yeni yaşın mübarek olsun….

Dr. Hasan Ebu Haşiş/Filistinhaber