• DOLAR 32.596
  • EURO 34.802
  • ALTIN 2409.248
  • ...

ANKARA - Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar yaptığı açıklamada, kırmızı et ve tavuk, hindi üretim rakamlarını değerlendirdi. 9 aylık büyüme eğilimi sürdürülürse, 2013 yılında kırmızı et üretiminin bir milyon 47 bin tonu geçeceğini belirten Bayraktar, tavuk ve hindi etiyle birlikte toplam et üretiminin 2,86 milyon tona ulaşacağını vurguladı. Bu rakamın bir milyon 773 bin 223 tonunu tavuk eti, 905 bin 177 tonunu sığır eti, 113 bin 745 tonunu koyun eti, 37 bin 854 tonunu hindi eti, 28 bin 59 tonunu keçi eti, 134 tonunu ise manda etinin oluşturacağını söyledi.

 

Bayraktar, şunları kaydetti: "2012 yılının Ocak-Eylül döneminde üretimi yüzde 9,7 azalan hindi ve üretimi yüzde 92,3 gerileyen manda eti dışında et üretiminde artış görüldü. 2012 yılında üretimi yüzde 25,3 gerileyen keçi etinde üretim 9 aylık dönemde yüzde 61 artı. Geçen yıl yüzde 9,1 azalan koyun eti üretimi ise bu yılın 9 aylık döneminde yüzde 16,9 artış gösterdi. İstikrarlı ve hızlı bir artış eğilimi gösteren sığır eti üretimi yüzde 13,2, tavuk eti üretimi ise yüzde 2,9 arttı."

 

Kırmızı et üretimi hala yetersiz
Kırmızı et üretiminin hala yetersiz olduğunu bildiren Bayraktar, şöyle devam etti: "2013 yılında kişi başına kırmızı et üretimi 11,9 kilogramı sığır, 1,5 kilogramı koyun, 0,37 kilogramı keçi, kalanı manda olmak üzere 13,77 kilograma çıkacak. Kanatlı et üretimi 23,32 kilogramı tavuk, 0,5 hindi olmak üzere 23,82 kilograma, toplam kırmızı et ve kanatlı eti üretimi ise 37,58 kilogram olacak. ABD'de sığır eti tüketimi 38 kilogramı aşıyor. Tavuk eti tüketimi ise 42 kilogramın üzerinde. Bu ülkede sadece sığır ve tavuk eti olarak yılda kişi başına 80-81 kilogram et tüketiliyor. Diğer etlerle tüketim 116 kilogramı geçiyor. Avrupa Birliği'nin ortalama kişi başına yıllık et tüketimine ulaşılabilmesi için üretim en az iki katına, ABD seviyesi için en az 3 katına çıkarılması gerekiyor. Türkiye'nin kırmızı et tüketimi sığır, koyun ve keçi eti üretimine dayanıyor. Ülkemiz, özellikle Doğu Anadolu Bölgemiz, küçükbaş hayvancılıkta önemli bir potansiyel barındırıyor.

 

Et üretimi artırılabilir
Geçmişte verilere bakılırsa, Türkiye'de koyun sayısı 1,7, keçi sayısı 2,2, sığır sayısı yüzde 10, manda sayısı 10 kat artırılabilir. Bu sayılarda hayvan varlığı ülkemizde besleniyordu. Sayılardaki artışın yanı sıra, tüm hayvan varlığı ıslah edilerek, hemen hepsinin kültür ve kültür melezi haline dönüştürülmesi halinde et üretimini büyük oranda artırmak mümkündür. Tavuk ve hindi eti üretimini ise en az yüzde 50 artırmak hiç de zor değildir."

 

"2008 ve sonrasında olanları hepimiz biliyoruz"
Ette girdi fiyatlarındaki yükseklik ve fiyattaki istikrarsızlığın sorun yarattığını bildiren Bayraktar, "Bu açıdan çiğ süt fiyatları çok önemlidir. Üreticinin zarara uğradığında, üretimi sürdüremez hale geldiğinde olanları hepimiz biliyoruz." dedi.

 

2008 yılında sütte yaşanan kriz neticesinde yüksek üretim maliyeti ile düşük fiyat kıskacında kalan birçok üreticinin, damızlık hayvanlarını kasaba götürdüğünü ve üretimden çıktığını hatırlatan Bayraktar, şu bilgileri verdi:

 

"Bu dönemde birçok işletme küçülmek durumunda kalmış, buna bağlı olarak kırmızı ette yaşanan sıkıntı, 2,5 milyar dolardan fazla besilik, kasaplık canlı hayvan ve karkas et ithalatına neden olmuştu. Bunun yanında, ülke hayvancılığının tekrar eski haline gelebilmesi ve işletmelerin yeniden kurulabilmesi için sıfır faizli kredi ile hayvancılık işletmelerinin damızlık hayvan almaları teşvik edildi. Damızlık ithalatında ülke kapsamı genişletildi. Böylece, takip eden iki yılda 80 bin baştan daha fazla damızlık hayvan için 300 milyon dolardan fazla döviz ödenerek ithalat yapıldı. Bundan dolayı hayvancılıkta fiyat istikrarı çok önemlidir. 2008'lerin bir daha yaşanmaması için hem ette hem de sütte fiyat istikrarının sağlanması gerekiyor." (İlyas Yavuz - İLKHA)