• DOLAR 32.578
  • EURO 35.013
  • ALTIN 2431.08
  • ...

HABER MRK-Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, yaptığı açıklamada, Türkiye, 2000-2011 döneminde yüzde 1987,9, 2005-2011 döneminde yüzde 265,4 kivi üretim artış oranlarıyla da dünya ülkeleri içinde ilk sırayı aldığını belirtti.

Bayraktar, şu bilgileri verdi:"1995-2011 döneminde Türkiye, üretimini 406 kat ya da yüzde 40 bin 498,6 artırırken, üretim artışında ikinci sırada bulunan İran yüzde 952,5 artırabilmiş."


TZOB Genel Başkanı Bayraktar, Türkiye'nin 1994 yılında 7 tonla başladığını, 1995'te 72, 2000'de 1400, 2005'te 8 bin, 2011'de 29 bin 231, 2012'de 37 bin 247 tona yükseldiğini ve kivi üretiminin 2013 yılında yüzde 11,2 artışla 41 bin 420 tona çıkacağını belirtti.



Kivi üretiminde Yalova, yüzde 35,19 payla birinci

2012 yılı verilerine göre, 37 bin 420 ton olan Türkiye kivi üretiminin yüzde 35,19'unu Yalova, yüzde 18,01'ini Ordu, yüzde 16,14'ünü Rize'nin ürettiğini bildiren Bayraktar, şöyle devam etti:


"Yalova 13 bin 107 ton üretimle birinci. Bu ili 6 bin 707 tonla Ordu, 6 bin 11 tonla Rize izliyor. Bu üç il Türkiye üretiminin yüzde 69,33'ünü gerçekleştiriyor"


Özellikle İran'dan gelen düşük kaliteli ve ucuz ürün girişi üretici açısından sıkıntılı bir durum olduğuna dikkati çeken Bayraktar, "Nitekim 2013 yılında 606 bin 606 dolarlık ihracata karşılık 2 milyon 777 bin 616 dolarlık ithalat yapılmıştır. Bu ithalatın 1 milyon 890 bin 750 doları (toplam ithalatın yüzde 68,1'i) İran, 779 bin 6 doları (yüzde 28,05) Şili kaynaklıdır." dedi.


Bayraktar, 5 Kasım 2013 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanan tebliğ ile kivi'de ton başına 700 ABD Doları ithalatta gözetim uygulaması başlatıldığını, bunun yerli üretimi koruyacağını belirtti.


En önemli sorunun soğuk hava depoları ve ambalajlama tesislerindeki yetersizlik olduğunu belirten Bayraktar, şunları söyledi: "Kivideki önemli sorunlardan birisi soğuk hava depolarının ve ambalajlama tesislerinin yetersiz oluşudur. Bu sorundan dolayı kivi hasat edilmesinden sonra kısa zamanda tüketime sunulması gerekiyor. Böyle olunca da ürünün fiyatını satıcı değil alıcı belirliyor ve üreticimiz mağdur oluyor."


Bayraktar yaşanan sorunların çözüm alternatiflerini söyle sıraladı:

-Kivi ürün bazında desteklemelere dâhil edilmeli,

-Türkiye Kivi Merkez Birliği kurulmalı ve kiviyle ilgili desteklemeler Kivi Üretici Birlikleri kanalıyla yapılmalı,

-Tarım havzaları modelinde kivi yer almalı,

-15 Eylül-1 Nisan tarihleri arasında kivi ithalatını engelleyici önlemler alınmalı,

-Kivinin tüketiciye tanıtılması amacıyla tanıtım filmleri hazırlanmalı ve kivi tanıtım grubu oluşturulmalı,

-Kivi üretiminin artırılmasına yönelik teşvik edici destekler verilmeli,

-Ziraat fakülteleriyle işbirliği yapılmalı, kivi konusunda uzman teknik personel yetiştirilmeli,

-Yüksek kalite fidan üretimi için Kivi Üretim İstasyonları kurulmalı,

-Kivinin depolanabilmesi için soğuk hava deposu ile sınıflandırma-paketleme yapabilen entegre tesisler kurulmalı."


Bayraktar, kivi'de sorunların çözülmesi halinde, kivi üretiminde iyi kalite ve standardın sağlanacağını, fiyat istikrarının oluşacağını, üretimin artacağını, ithalata gerek kalmayacağını, hatta önemli miktarda ihracat imkânları doğacağını vurguladı Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü'nün (FAO) 2011 verilerine göre, dünya kivi üretiminin bir milyon 490 bin ton olduğunu bildiren Bayraktar, şunları kaydetti: "Dünya kivi üretiminde İtalya, 431 bin 558 tonla birinci, Yeni Zelanda 420 bin 231 tonla ikinci, Şili 237 bin 104 tonla üçüncü durumundadır. Ülkemiz 2011 yılı için 29 bin 231 tonla 26 bin 100 ton üreten Japonya'nın önünde sekizinci sıradadır. Yalnız, 2011 yılından 2013 yılına Türkiye kivi üretimini yüzde 41,7 gibi yüksek bir oranda artırmıştır. Buna göre Türkiye, İran ve ABD'nin 2011 yılı üretimlerini geçmiş durumdadır. Dünya kivi üretiminin yüzde 28,96'sını İtalya, yüzde 28,2'sini Yeni Zelanda, yüzde 15,91'ini Şili, yüzde 9,42'sini Yunanistan, yüzde 4,93'ünü Fransa, yüzde 2,30'unu ABD, yüzde 2,12'sini İran, yüzde 1,96'sını Türkiye yapmaktadır."(İlyas Yavuz - İLKHA)