Yaklaşık 45 milyon nüfusa sahip ve yüzde 70’e yakını Araplardan oluşan Sudan'ın diğer ülkelere nazaran neden önemli olduğunu anlamak için haritaya bakmak yeterli.

Kıta tarihinde en fazla askerî darbe girişimiyle karşılaşan Sudan'da, bağımsızlığını kazandığı 1956'dan bugüne kadar yönetimin değiştiği 3 darbe gerçekleşti, 3 kez de halk ayaklanması sonucu iktidar değişti.

Afrika'nın üçüncü büyük ülkesi olan Sudan'da son 58 yılda 4 büyük savaş ve küçük çaplı çatışmalar yaşandı. Bir süre duran çatışmalar 16 ay önce tekrar başlayarak halen devam ediyor. 

Sudan'da altyapı, sağlık, eğitim, ekonomi ve toplumda ağır tahribata yol açan savaş, yıllardır sürüyor. Savaş, yalnızca ülkeyi değil, yakın bölgeyi de etkisi altına almış durumda.

Sudan'daki savaşta bugüne kadar 16 binden fazla kişi hayatını kaybetti. Ülke içinde yerinden edilenlerin sayısı 7,7 milyon kişiye ulaştı. Ayrıca, 2 milyondan fazla kişi, savaştan kaçarak başka ülkelere sığındı.

Açlık ve kıtlık tehlikesi

Sudan'da 25,6 milyon kişi akut seviyede açlıkla karşı karşıya bulunuyor. 755 bin kişi ise felaket seviyesinde açlık çekiyor. Ülkede 14 bölgede kıtlık riski bulunuyor. Uluslararası Kurtarma Komitesi, 3 milyon insanın açlıktan ölebileceği uyarısında bulundu.

Eğitim ve sağlık hizmetleri çöküşte

Başkent Hartum'daki okulların yaklaşık yüzde 60'ı sığınma merkezlerine çevrildi. Ülkedeki sağlık tesislerinin yaklaşık yüzde 80'i çalışamaz durumda, bu da sağlık hizmetlerine erişimi ciddi şekilde kısıtlıyor.

Sudan'daki savaş, insani kriz ve yıkımın boyutlarını her geçen gün artırıyor. Uluslararası toplum, bu kriz karşısında acil yardım ve çözüm yolları arayışını sürdürüyor. Savaşın son bulması ve barışın tesis edilmesi, milyonlarca insanın hayatını kurtaracak ve ülkenin yeniden inşasını sağlayacak. (İLKHA)