• DOLAR 32.604
  • EURO 34.794
  • ALTIN 2488.601
  • ...
Türkiye’nin Füze Üretimine ABD Tepkisi
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 
Prof. Dr. Mehmet Can / doğruhaber

Geçtiğimiz hafta Türkiye’nin Savunma Bakanı, uzun menzilli hava savunma füze sistemi üretmek için Rus, Amerikan ve Avrupalı rakipleri arasından Çin Precision Machinery Import and Export Corp ya da kısaca CPMIEC şirketini FD-2000 sistemini üretmek için seçtiklerini açıkladı.

30 Eylülde Reuters, Ankara’dan şu haberi geçti: Türkiye, Pazartesi günü hâlihazırda Amerikan yaptırımlarına muhatap olan bir Çin firması ile ortak uzun menzilli hava savunma füze sistemi üretme kararını halen gözden geçirmesinin mümkün olduğunu, fakat üçüncü ülkelerin kara listelerine itibar etme zorunluluğu bulunmadığını açıkladı.

Washington tepkisini belli etmekte gecikmedi. Dışişleri sözcüsü Jen Psaki, Amerikanın duyduğu endişeyi Türkiye’ye en üst düzeyde ilettiğini açıkladı. Amerika’nın endişesi ikiliydi:

1. FD-2000’i üreten CPMIEC şirketi, Amerika’nın kara listesindeydi.

2. FD-2000’lerin NATO içi ortak füze savunma sistemiyle uyumlu çalışması mümkün değildi.

Psaki, Türkiye’nin anlaşmanın henüz sonuçlanmadığı konusundaki açıklamasını dikkate aldıklarını, kesinleşirse yeniden konuşacaklarını duyuruyordu.

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Psaki’yi yanıtlamakta gecikmedi: “Türkiye’nin çıkarlarından başka hiç bir şeyi kaale almayız. Üçüncü ülkelerin, ‘Ben o şirketi kara listeye aldım. Siz onunla nasıl iş yaparsınız?’ deme hakkı yoktur. Türkiye ülke savunması meselelerini başkalarına danışma ihtiyacı duymaz” diyordu. Arınç’ın ifadesine göre bu seçim, Çin teklifinin en ekonomik olmasından dolayı yapılmıştı. Çinliler, bazı parçaların ortak yapılması teklifiyle gelmişlerdi.

Cumhurbaşkanı Gül’den de benzeri bir açıklama geldi: “Anlaşma kesinleşmiş değil, elimizde sadece Çin’in en başta olduğu kısa bir liste var. Ancak Türkiye, esas itibariyle NATO içindedir.” diyordu.

Dışarıdakilerin beklentileri, işin Patriot’u üreten Amerikan şirketi Raytheon Co’ya ya da Franco/Italian şirketi Eurosam SAMP/T’a verilmesiymiş.

Meğer Amerika, Almanya ve Hollanda her biri bu yılın baslarında Ankara’nın talebi üzerine Suriye sınırını korumak için 400’er askerle birer Patriot bataryasını Güneydoğu Anadolu’da Suriye’den gelecek muhtemel füze saldırılarına karsı konuşlandırmışlarmış.

İsrail gazetesi Jerusalem Post, haberi yorumsuz verirken Haaretz, Daily Zaman’a atfen “uzun menzilli füze alım kararının sebebi, bölge ülkelerinin böyle füze sistemleri yerleştirmeleridir” derken “iki ülke arasındaki diplomatik ilişkilerin bozulması sebebiyle Türkiye, Eylül ayında israil’le bütün savunma sanayi anlaşmalarının askıya alındığını duyurmuştu” açıklamasını ekliyor.

3 Ocak’ ta Savunma Sanayi Sekreterliğindeki toplantıda Başbakan Erdoğan ağırlığını koyarak ABD’den 4 milyar dolarlık karadan havaya (SAM) füze sistemi alımını durdurmuş ve Türkiye’nin ihaleyi kazanacak şirketle ortak füze yapması kararını aldırmıştı.

Bu konudaki bir başka gerçek de 28 Şubat generallerinin 1997’de israil yapımı Arrow füzelerini almaya kalkışmış olmalarıydı. Türkiye bu girişimi 2001’de durdurmuş, Arrow’u 2009’daki ihaleden de çıkarmıştı.

Türkiye’nin Almanlarla ortak denizaltı üretimi anlaşmasında, Türkiye denizaltı parçalarının tümüne yakınını üretirken Almanya sadece hareketi sağlayan sistemi sağlıyordu. Ancak bu aksam, Türkiye’ye “kara kutu” olarak geliyor, Türk teknisyenler bu aksamın içini göremiyordu.

Füzede de asıl pazarlık burada cereyan ediyor. Avrupa ve Amerika şirketleri ortak yapım sırasında Türkiyeli teknisyenlerin füzenin algılama ve hedef bulma sistemlerine girmesine izin vermiyorlar. Muhtemelen Çinli üretici şirket bu nedenle tercih edilecek.
 

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir