Gazze'ye Kan Olun, Can olun, Nefes Olun!

Abone Ol

Gazze'deki soykırım ve insanlık suçları hız kesmeden devam ediyor.

Aç bırakılan insanlar, yardım adı altında ölüm ve infaz koridorlarına yönlendirilmektedir.

Bir kilo un almaya giden ve çocuklarına ekmek bulmaya çalışan mazlum babalar, çoğu zaman un getiremeden, naaşları omuzlar üzerinde ev geri getiriliyor. Çocuklar un beklerken önlerine babalarının cenazeleri konuyor.

Açlıktan dolayı insanlar adeta cinnet noktasına gelmiştir. Ölüm tehlikesini bildikleri ve yanlarında yüzlerce kardeşleri şehit olduğu halde çaresizce bir avuç, bir çuval un için ölüm koridoruna yürümek zorunda kalmaktadır. Buradaki mazlum insanlar, bombalarla ölme ile açlıktan ölme arasında bir tercih yapmaya zorlanmaktadır.

Bombalardan kurtulan çocuklar bu sefer açlıktan kırılıyor. Açlıktan ölen çocukların, özellikle de bebeklerin haberleri daha fazla gelmeye başladı. Ortada çok vahim bir tablo bulunmaktadır. Durum her geçen gün ağırlaşmaktadır.

Dünyanın gündemi ne olursa olsun asla Gazze unutulmamalıdır.

İnsanlık vicdanı, artık ete kemiğe bürünmeli ve yardım olarak Gazze'ye ulaşmalıdır.

Bu aşamada protestolardan daha ziyade terör çetesine ciddi yaptırımlara ihtiyaç vardır.

Artık insanî yardım koridoru için özgür dünyanın seferber olması ve ellerindeki tüm yaptırım araçlarını en etkili şekilde kullanmaları gerekir.

Özellikle halkı Müslüman olan ülkelerde, Gazze duyarlılığı, öncelikli bir mesele olarak eylemselliğe dönüşmelidir. Halkı Müslüman olan bazı devletlerin, insani yardım koridoru açma gayret ve ısrarları olursa, özgür dünyanın da buna destek olacağı kuşkusuzdur.

Bu insani yardım koridoru da ortak bir askeri güç ile korunmalıdır.

İslam ülkeleri arasında tesis edilecek bir paktın ilanı bile bu konuda bir çok gücü harekete geçirebilir.

Artık insanlar bir avuç un ve bir yudum su için ölmemelidir. Un ve ekmek için babalarının yolunu gözleyen çocuklar, babalarının cenazeleri ile karşılaşmamalıdır.

Büyük zorluklar ile bir çuval un bulup evine götürmeye çalışan gençler, alçakca bombalanıp parçalanmamalı; kanları, sırtladıkları unlara karışmamalıdır. Daha ne zamana kadar Gazzeli mazlumların kanı una karışmaya devam edecek?

Ey insanlık, kurşundan daha ağır bu cürmü ne zamana kadar taşıyacaksın?

Gazzeli mazlumların şahsında tüm insanlık bombalanıp yok ediliyor. Dünyanın gözleri önünde adım adım insanları ya bombalar ile ya da açlık ve hastalık ile ölüme sürüklemektedir. Bu cürmün son bulması için bedel ödeme iradesi ortaya konulmalıdır. İslam ve insanlık düşmanlarına, siyonistlere karşı bedel ödeyen Gazzelilerin bedeline ortak olma zamanı gelmedi mi? Bu gün değil de daha ne zaman? Ya da ayağa kalkmak için daha ne olmasını bekliyorsunuz?

Bu suskunluk ve durumu idare etme utancının hesabını; ne Allah'a ne tarihe ne de gelecek nesillere kimse veremez. Bu gün insanlar, nasıl ki Kerbela vakası yaşanırken sessiz kalanları lanetliyor ise; gelecek nesiller de Gazze katliamı yaşanırken nefes alan bu devirdeki yaşayan ölüleri lanet ve utanç ile yâd edecektir.