Dün Çanakkale, Bugün Gazze

Abone Ol

Birinci Dünya savaşının en önemli cephelerinden birisi de Çanakkale cephesidir. İtilaf devletleri, iyice güçsüz duruma düşmüş olan Osmanlı’ya son darbeyi indirmek ve yok etmek, böylece hem boğazların hâkimiyetini, hem de Osmanlı’nın payitahtı olan İstanbul'u ele geçirmek amacıyla Çanakkale Savaşını tam da böyle bir günde, yani 19 Şubat 1915'te başlattılar.

Bu sebeple İslam ümmetinin yiğit evlatları, bu saldırıyı batılı güçlerin topyekûn ümmete yaptıkları bir saldırı olarak gördüler ve farklı coğrafyalardan, farklı cephelerden Çanakkale’ye doğru akın ettiler. Kudüs’ten yiğitler de 81. Alay olarak Çanakkale’ye geldiler ve orduya katıldılar. Buradaki savaş bitince de sağ kalanlar Suriye-Filistin cephesine giderek oradaki savunmaya destek verdiler. İşte o gün, Kudüs’ten Çanakkale Cephesine gelerek savaşan mücahitlerden 53 yiğit, bugün Gelibolu Yarımadası’ndaki şehitliklerde yatmaktadır. Bu mücahitlerden 10’unun ise Gazze bölgesinden gelen mücahitler olduğu bilinmektedir. Nitekim Çanakkale Şehitliğini ziyaret edenler, burada Kudüs ve Gazze yazılı şehit mezarlarına şahitlik edebilirler.

İşte o zorlu günde sadece Türkler değil, Kürtler, Araplar ve daha birçok etnik unsurdan ümmetin evlatları mücadele verdiler, şehit oldular ama emperyalistlere yol vermediler. Ancak ne kadar acıdır ki, birilerinin gaflet ve ihanetlerinin sonucu olarak 1917 yılının sonlarında Kudüs ve Gazze 401 yıllık Osmanlı yönetiminden ve 730 yıllık İslam hâkimiyetinden çıkarak İngilizlerle başlayan hazin bir esaret dönemine girdi.

Ve bugün Gazze, ümmet için bir boğaza, namus ve izzet hattına dönüşmüş durumdadır. Yaklaşık 16 ay süren vahşi saldırılara rağmen ne HAMAS, ne de Gazze’nin fedakâr halkı işgalcilere boyun eğdi, ama mücadele ve direniş ile işgalci israili ateşkese boyun eğdirdi. Bugün ise HAMAS’ın ifadesiyle emlakçı tüccar kafasına sahip olan Trump, ABD Başkanı olarak seçilmesi ile birlikte Gazze’nin boşaltılması ve halkının zorla komşu ülkelere sürülmesi planını dile getirmeye başladı.

Amiral Carden komutasında yüze yakın gemiden oluşan düşman donanması 19 Şubat 1915’te Çanakkale’ye doğru harekete geçtiğinde, boğazı kolayca geçeceklerini düşünüyorlardı. Yapılan bazı uyarılara rağmen, dönemin İngiltere Deniz Kuvvetleri Bakanı Churchill'e göre donanma ile Çanakkale Boğazı geçilebilecek, ardından da İstanbul’a ulaşılabilecekti. Ancak bu kibirle gelen Churchill büyük bir hayal kırıklığı yaşayacak ve hatta bakanlığından olacaktı.

Trump da böyle bir hayal ile Gazze’nin tamamen boşaltılacağını ve ele geçirileceğini hayal ededursun, ancak Allah’ın izniyle bu delilik ve emlakçı tüccar kafa, hem onun hem de büyük şeytanın fiyaskosu ile neticelenecektir. Ancak bu izzet-zillet savaşında ümmete düşen, Çanakkale’de tüm unsurları ve ‘Çanakkale Geçilmez’ parolasıyla bir zamanlar işgalcileri zelil ettiği gibi, bugün de tüm unsurları ile Gazze’ye sahip çıkması ve bugün ümmetin namus ve izzetinin sınır hattı olarak onu muhafaza etmesidir.

Gazze erleri ve halkı kendilerine düşen tüm sorumlulukları hakkıyla yerine getirmekte ve izzetin zirvesinde yer almaktadırlar. Şimdi görev ümmetin diğer unsurlarının sırtındadır. Eğer bu sorumluluğu yerine getirmez ve olumsuz bir sonuca sebebiyet verilirse, Dünya ve Ahiret zilleti onları çepeçevre kuşatacaktır.