Bismihi Teâlâ
Eskiden sokak aralarında misket sesi,
İp atlayan çocukların kahkahası duyuluyordu.
Şimdi aynı kahkahalar,
ekran başında oyun kazanınca çıkıyor.
Sokağın tozu, çimenlerin kokusu yerini
radyasyon dalgalarına terk etmiş durumda…
Gariptir mazinin çocukları günümüzde ebeveyn.
Şimdinin çocukları ise yeni bir dünyayla muhatap…
Geçişkenliklere, değişkenliklere direnç göstermek
müşkil bir haldir.
Devir, devran değişti.
Yaşlanan dünyaya inat değişim kaçınılmaz oluyor.
Yeni değişimlere ayak uydurmak kolay olamıyor.
Sancısı, baş ağrıtıcı, baştan çıkarıcı yanı yadsınılamıyor.
Artık dijital dünya denen bir olgu var.
Dijital dünya realitesinde gözünü açan bebeler yok sayılamıyor
Dijital dünyaya karşı ayak direten ebeveynler kabul edilemiyor.
Dijital okuryazar becerisinden yoksun toplum düşünülemiyor.
Kuraldır, değişmez:
“Her nimetin bir külfeti var,” diye.
Bu kaçınılmaz.
Bakanlık hafta içi her okul kademesi için
“Dijital Dünyayı Güvenli Kullanım” eğitimi için
içerikler gönderdi.
Okullar ne düzeyde uyguladı orasını bilemem.
Sanırım öğrenciler, öğretmen ve veliler için farkındalık olması
açısından birtakım ipuçları içeriyor…
Dijital dünyanın sunduğu kolaylıklar,
eğlence ve bilgi kuşkusuz önemlidir.
Ancak çocuklarımızı tamamen sanal bir dünyanın içine terk etmek,
“Çocuğun eline bıçak vermek” gibidir.
Bugünün çocukları kalem tutmaktan çok,
ekranları kaydırmaya eğilimli.
Gün ışığından yararlanmanın esprisinden uzak,
Plastik ekranın ışığıyla büyüyor…
“İyilik eden iyilik bulur.” demiş büyükler.
Ebeveynler yaşam becerilerini,
etkili destek sunumlarını ötelerse,
“Keser döner, sap döner…” misali hedef olmaktan
kendilerini alamayacaklardır.
Zira insanın insana verdiğini makine veremez.
Teknolojinin araçsallığı amaç yerine geçmemeli.
Çocuk, gözün ferinden ilham alarak iletişimi öğrenmezse
algoritmaların dilini çözmeleri yetmez.
Sonuç olarak marifet dijital araçları yasaklamak değildir.
Bu araçları erdemli kullanmaktır.
Yani dijital okuryazar becerileri kazandırmaktır.
Tabi ki model, büyükler olmalıdır.
Zira çocuklar söylenenden çok gördüğüne inanır.
Unutulmamalıdır ki;
çocuğun içindeki ziyayı parlatacak iksir;
ne telefon ne tablet ışığıdır.
Çocuk anne baba ilgisi,
öğretmen rehberliği,
akranların kahkahasıyla daha ziyadar olmaz mı?
Kalın sağlıcakla.