Dertsiz yaşanır mı hayat?

Abone Ol

Hamd âlemlerin Rabbine, salât ve selam da O’nun pak Rasulüne olsun.

Hiç kendinizi, hayatınızı incelediniz mi? Peki ya başka hayatları? Dikkat etmişsinizdir, herkesin bir derdi var. Bu yüzden olsa gerek “Dertsiz baş mezarda gerek.” demişler. Ama mezardakilere de sorsak eminim ki onların da derdi vardır.

Herkesin bir yükü var; kimisi yükünü sırtında taşır, kimisi de kalbinde. Hangisi daha ağırdır bilinmez ama yük yüktür işte.

Sahi dert gerçekten de kötü ve kaçılması gereken bir şey midir? Harika, kusursuz, dertsiz, saf huzurla dolu bir hayat isteriz ama acaba böyle bir yaşamımız olsaydı gerçekten de derdimiz kalmayacak mıydı? Belki de dertsiz bir hayat, sessiz bir boşluktan ibarettir.

Her istediğimizi elde ettiğimizi, çok zengin olduğumuzu, istediğimiz her şeye sahip olduğumuzu düşünelim. Amaç yok, çile yok, gayret yok… Geçmişten günümüze birçok ünlü ve zengin insanın intihar etmesi bu sebepten zaten. Kaybedecek bir şeyleri yok, kazanacak bir şeyleri de yok. Herhangi bir insani amacı da yoksa kendini o sessiz boşluğun içinde buluveriyor insan. Sonra o sessizlik çınlaması yüksek ve dayanılmaz bir huzursuzluğa dönüşüyor. Sonuç: İntihar.

Dertsiz bir hayat düşüncesi insana cennet gibi gelir ama belki de insanı insan yapan, o küçük sızıların kendisidir. Belki bu kısımda birçok insan “Derdim olmasaydı da insan da olmasaydım.” diyecek. Ama unutmayalım ki “Tomurcuk derdinde olmayan ağaç, odundur.” E, odunu da ne yaparlar bilirsiniz.

Dert, insana yol haritası çizer. O yüzdendir ki dertsiz insanlar şaşkın şaşkın sağa sola bakınır. Çünkü haritaları yoktur. Yine aynı sebepten, çok mutlu olduğumuz, sıkıntılarımızın olmadığı zamanlarda verimimiz düşer. Bir rehavet kaplar insanı. Tatlı bir uyuşukluk… Ardından tembellik gelir ki, Sevgili Peygamberimizin (SAV), kendisinden Allah’a sığındığı şeydir bu.

Dertsizlik öyle bir derttir ki, sadece kişinin kendisini etkilemez, dünyanın öbür ucundaki insana bile zararı dokunur. Dertsizlerin birleşiminden oluşan topluluk, çoook uzaklardaki insanların ölümüne bile neden olabilir. Bakın Gazze’ye… Dertsiz insanlık ve özellikle de başımızdaki dertsiz liderlerdir Gazze’deki bebeklerin katili.

Dert, insanı büyütür. Öldürmeyen darbe güçlendirir, derler. Bir dert bizi bitirmiyorsa büyütüyor demektir. Çile, derttir. İnsan olma ve insan kalabilme derdi… Çilesi olmayanlar ise yaşayan ölüler… Dünyaya hiçbir katkı sağlamadığı halde yaşayıp giden zavallılar… Tıpkı filmlerdeki zombiler gibi, ruhsuz ve zararlı. Belki de bu sebepten Üstad “Çilesiz suratlara tüküresim geliyor.” demiş.

Dertsizlik, dermanı olmayan bir derttir. Rabbim bizleri dertsizlik derdinden muhafaza eylesin.