Yaz mevsimiyle birlikte birçok kişi serinletici ve su oranı yüksek bir meyve olan karpuza yöneliyor. Ancak çoğu kişinin farkında olmadığı bir gerçek var: Genellikle çöpe atılan karpuz kabuğu, bazı temel besin maddeleri açısından kırmızı etli kısmından daha zengin olabilir.
Beslenme uzmanı Julie Stefanski'ye göre, karpuz kabuğu yüksek oranda çözünmeyen lif içeriyor. Bu lif türü, bağırsak hareketlerini düzenlemeye ve kalın bağırsak kanseri ile kalp hastalıkları riskini azaltmaya yardımcı oluyor.
Ayrıca karpuz kabuğu az da olsa çözünür lif de içeriyor. Bu lif tipi, kandaki kolesterol seviyelerini düşürme açısından önem taşıyor.
Ancak lif açısından zengin olduğu için, ani ve fazla tüketimi şişkinlik veya gaz gibi sindirim sorunlarına yol açabilir. Bu nedenle kabuğun beslenme düzenine kademeli olarak eklenmesi tavsiye ediliyor.
Karpuz kabuğu aynı zamanda sitrulin adlı bir amino asit içeriyor. Sitrulin, kan akışını iyileştirmek ile ilişkilendirildi.
Connecticut Üniversitesi'nden beslenme uzmanı Sherry Gray, karpuz kabuğunun kırmızı ete göre yaklaşık %60 daha fazla sitrulin içerdiğini belirtiyor.
Bir bardak karpuz kabuğu, meyve suyuna eklenmek için iyi bir katkı olsa da, sitrulinin tam etkilerinden yararlanmak için günde 3 ila 6 gram tüketilmesi gerekiyor.
Karpuz kabuğu; C vitamini, B6 vitamini, beta karoten, kalsiyum, çinko, fosfor ve lif gibi birçok besin maddesi açısından zengindir.
Sherry Gray'e göre bu besin profili, bazı yönlerden karpuz kabuğunu kırmızı etli kısımdan daha faydalı kılıyor.
Bu besinlerden yararlanmak için günde 1 ila 1,5 bardak karpuz kabuğu tüketilmesi öneriliyor.



