İngiltere merkezli danışmanlık firması Foresight Transitions’a göre, AB’nin 2023’te ithal ettiği kakao, kahve, soya, pirinç, buğday ve mısırın üçte ikisinden fazlası, iklim değişikliğine hazırlıklı olmayan ülkelerden geldi.
Analize göre, kakao, buğday ve mısır için ithalatın üçte ikisi, biyolojik çeşitliliğin bozulmuş olduğu ülkelerden yapıldı.
Araştırmacılar, iklim çöküşünün gıda üretimine verdiği zararın, çiftliklerin direncini azaltan biyolojik çeşitlilik kaybıyla daha da kötüleştiğini belirtti.
Raporun başyazarı Camilla Hyslop, “Bunlar soyut tehditler değil” dedi. “İşletmeleri, işleri, tüketiciler için gıda fiyatlarını ve erişimini halihazırda olumsuz etkiliyorlar ve bu etkiler giderek kötüleşiyor.”
Araştırmacılar, Eurostat'ın ticaret verilerini, çevresel güvenlik sıralamalarıyla eşleştirerek, AB'nin gıda sistemi için üç temel gıda ve üç kritik girdinin maruz kaldığı risk düzeyini analiz etti.
Notre Dame Küresel Uyum Endeksi’nden alınan iklim hazırlığı sıralaması ve İngiltere Doğa Tarihi Müzesi’nin biyolojik çeşitlilik bütünlüğü sıralaması kullanıldı. Sonuçlara göre, ithalatın çoğu “düşük-orta” düzeyde iklim hazırlığına ve “düşük-orta” ya da “orta” düzeyde biyolojik çeşitlilik bütünlüğüne sahip ülkelerden geldi.
Bazı ürünler özellikle risk altında. AB, mısırın %90’ını düşük-orta iklim hazırlığına sahip, %67’sini ise orta veya daha düşük düzeyde biyolojik çeşitliliğe sahip ülkelerden ithal etti.
Çikolata endüstrisi için hayati önem taşıyan ve Avrupa’da yetiştirilmeyen kakao için bu oranlar, iklim hazırlığında %96,5 ve biyolojik çeşitlilikte %77 olarak belirlendi.
Sektör, hali hazırda aşırı hava olaylarının da etkilediği şeker fiyatlarındaki artış ve kakao arzındaki daralma nedeniyle zor günler geçiriyor. Kakao büyük ölçüde, hem iklim hem de biyolojik çeşitlilik açısından kırılgan Batı Afrika ülkelerinden geliyor.
Avrupa İklim Vakfı tarafından sipariş edilen raporda, büyük çikolata üreticilerine, kakao üreticisi ülkelerde iklim uyumu ve biyolojik çeşitliliği koruma yatırımları yapmaları çağrısı yapıldı.
