CHP ve Eğitim Sen’in tepki açıklamaları, bu öneriyi ideolojik filtrelerle okumanın tipik bir örneği oldu.
Bakan Yusuf Tekin geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada, kız çocuklarının okullaşma oranında bazı bölgelerde yaşanan sorunlara dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı:
"Kız çocuklarını okula göndermeyen ailelerin en baştaki argümanı, 'çocuğumu erkeklerle aynı okula göndermek istemiyorum' oluyor. O zaman veliyi ikna etmek için biz kız okulları da açabilmeliyiz."
Bu açıklama, eğitime erişimde bariyerleri aşmaya dönük pratik bir çözüm önerisi içerirken; CHP ve Eğitim Sen, konuyu “laiklik” eksenine çekerek adeta refleksif bir ideolojik tepki verdi.
Eğitim Sen yaptığı açıklamada, “kız okulları” fikrinin gerici bir anlayışın ürünü olduğunu öne sürerek, “kız çocukları mahremiyet nesnesi değildir” ifadelerini kullandı.
CHP cephesinden gelen tepkilerde ise her zamanki gibi laikliğe vurgu öne çıktı.
CHP'NİN HAYRAN OLDUĞU BATI KIZ OKULLARIYLA DOLU
Kız okulları yalnızca Türkiye’de değil, İngiltere, Japonya, Hindistan ve ABD gibi ülkelerde de uygulanmakta ve başarılı örneklerle dolu. Örneğin:
Cheltenham Ladies' College (İngiltere): 1853'ten bu yana faaliyet gösteren, dünyanın en saygın eğitim kurumlarından biri.
Emma Willard School (ABD): Akademik başarısı ve üniversite yerleştirme oranlarıyla öne çıkan tarihi bir okul.
Welham Girls' School (Hindistan): Ülkenin en elit yatılı kız okullarından biri.
Bu okullar pedagojik verimlilik ilkelerine dayanıyor. Bazı çocuklar tek cinsiyetli eğitim ortamında daha özgüvenli ve başarılı gelişim gösterebiliyor.
UNESCO bile kapsayıcı eğitim adına, toplumların sosyal ve kültürel yapısına uygun birden fazla modelin varlığını tavsiye ederken, Türkiye'de bazı kesimlerin hâlâ laiklik zırvalamalarıyla dayatmasıyla hareket etmesi, asıl gericiliğin nerede olduğunu gösteriyor.
CHP ve arkasındaki ideolojik yapılar, yıllardır laiklik kisvesi altında topluma tek tip yaşam ve düşünce biçimi dayatma çabasında. Onlar için eğitimin niteliği değil, İslami değerlere karşı mücadele öncelikli. Her pedagojik öneriye “irtica” yaftası yapıştırmak, kız çocuklarının eğitimine katkı sağlayacak çözümleri bile ideolojik tehdit gibi görmek bu zihniyetin klasik refleksi.
Dünya hızla çeşitlenirken, CHP ve yandaşları hâlâ 28 Şubat kafasıyla, “tek tip eğitim, tek tip öğrenci” hayali kurduğu son örnekle tekrar ortaya çıktı.. CHP ve benzeri zihniyetin gözünde asıl problem çocukların geleceği değil; İslamî değerlerin kamusal alandaki görünürlüğü.