CHP sahiden normal bir siyasi parti değil. Partiyle ilgili yapılan operasyonlar neticesinde her gün yeni usulsüzlükler ortaya saçılıyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Ekrem İmamoğlu ve çevresindekilerin zimmetlerine geçirdikleri para ve gayrimenkullerin fazlalığı gerçekten insanı ürkütüyor. Bu nasıl bir yapılaşma ki, skandal görüşmelerin yapıldığı otelin kameralarına bile bant çekiliyor ve ne olduğu anlaşılamayan ama özellikle gizlenmeye çalışılan kimi materyaller veya paralar valizlerle taşınıyor. Durum gerçekten çok vahim. Buradaki görüşmeler ve konuşmaların gerçek mahiyeti neydi, ortaya çıkarılmalıdır.
İBB’deki yolsuzluk soruşturmasına ilişkin ifade veren ve çoğu reklam şirketi sahibi olan 8 kişi, Murat Ongun’un eşi üstüne olan ve el yapımı takı sattığı iddia edilen şirkete naylon faturalar üzerinden ödeme yaptıklarını savcılığa itiraf ettiler. Faturalar karşılığında herhangi bir mal veya hizmet almadıklarını beyan ettiler. Hepsi de belediyeden almak istedikleri veya almaya çalıştıkları ihaleler için önceden ödeme yapmaya zorlanmış kişiler. Belediyeden iş kapmak için şirketler veya müteşebbisler haraç ödemeye zorlanmış, açık açık.
Murat Ongun’un oturduğu evin yıllık kirası 3 milyon 717 bin 400 TL. Bu, aylık 309 bin 783 TL’ye tekabül ediyor. Meğer bunlar yoksulluk ve ekonomik kriz edebiyatı yaparak milleti aldatmaya çalışırlarken, har vurup harman savuruyorlarmış. Murat Ongun’un eşi Zeynep Ayten Gözdem Ongun’un 3 yıl önce faaliyete başlayan şirketinin hesap hareketleri de şok etti. Şirket hesabına farklı zamanlarda 16 milyon 559 bin 422 TL ödeme yapıldığı tespit edildi.
Murat Ongun’un eşinin ev aramasında 83 bin 700 TL, 227 dolar, 31 bin 50 Euro, 1.640 sterlin para bulundu.
Şimdi de İstanbul’da muhtemel depremle ilgili faaliyetlerin yürütülemediğinden, çünkü gereken kaynakların bulunamadığından bahsediliyor. Ülkedeki servet birileri tarafından çalınıp çarçur ediliyorsa, tabii ki eksikliklerin giderilmesinin imkânı olamayacaktır ve olası bir facianın vebali de bu hırsızların ve onlara göz yumanların boynunda olacaktır.
CHP’nin DHKP-C’ye finansal destek sağladığı soruşturma da gittikçe genişliyor. Anlaşılan, sadece Sarıyer ve Beşiktaş belediyeleri bu terör finansmanı faaliyeti içerisinde yer almamış; başka belediyeler de teröre destek sağlamışlardır. Bunların üzerine gidildikçe de facia daha bir ortaya çıkacaktır.
Bunlar normal işler değil. Savunmaya çalışanlar uyanmalı, uyandırılmalı!