Yüz binlerin hatta milyonların dünyanın farklı noktalarında Gazze için duyarlılık sergilediklerine, sokaklara çıktıklarına şahit oluyoruz. Bu duyarlılığın sınırları aşarak evrensel düzeyde bir tepkiye ve birlikteliğe dönüştürülmesine ve bu insanların koordine edilerek bir güç haline getirilmesine ihtiyaç vardır.
Bunu yapabilmenin yolu da ortak hareket edebilecek uluslararası bir yapı ortaya koymakla mümkün olacaktır. Elbette bu kolay bir iş değildir. Ama güçlü Sivil Toplum Kuruluşları bir araya gelerek önce Türkiye içinde bir üst yapı kurabilmeli ve o yapı üzerinden dışa açılarak oluşan duyarlılıkları güç birliğine dönüştürebilmelidir.
Bu konuda Türkiye’deki duyarlı Sivil Toplum ve yardım kuruluşlarının, Siyasi Partiler ve Partilere yakın vakıf ve derneklerin bir araya gelerek Ümmet anlayışı içerisinde güç birliği oluşturmaları ve her türlü siyasi ve grupsal çekişmeden uzak bir şekilde birlikte hareket etmeleri elzemdir.
Bunu kim yapar nasıl yapar onu bilmem ama şu bir gerçek ki; Türkiye’deki Gazze duyarlılığı bunu yapmaya muktedirdir.
İnanın bu mantık, kartopundan çığa nihayetinde de uluslararası bir çağrıya ulaşacak potansiyele sahiptir.
Madem Gazze’de sözün bittiği, mürekkebin tükendiği yerdeyiz o zaman tepkilerin de protestoların da birlikteliğin de arttırılması lazımdır.
Devletlerin yapmadığını, uluslararası kuruluşların yapmadığını Dünya’nın farklı noktalarından hareket edecek halklar, topluluklar yapabilir.
Gazze’de devletlerin yapamadığı bayrak gösterme olayını o ülkelerin halkları yapabilirler. İşte bu yüzden tepkilerin uluslararası bir koordinasyona ve birlikteliğe evrilmesi gerekmektedir.
Bu süreç neticesinde Gazze’ye yönelik bir uluslararası Canlı Kalkan hareketinin başlaması mümkün.
Gazze’nin bir tür uluslararası Canlı Kubbe’ye ihtiyacı var. Düşünsenize dünyanın farklı ülkelerinden binlerce duyarlı insanın Gazze sokaklarında kendi bayraklarıyla Canlı Kalkan olarak bayrak gösterdiğini. Bu durumda onlarca belki yüzlerce ülkeden gelen insanları katletmek katil rejim için bile o kadar kolay olmayacaktır.
Bunun yolu da gösterilerin, protestoların ve tepkilerin uluslararası bir koordinasyonun çatısı altına girmesinden geçiyor. İletişim imkânlarıyla dünyanın küçüldüğü bir zamanda bu koca tepkiyi yönlendirerek insanları Gazze’ye aktarmanın imkânı muhakkak ki vardır.
Duyarlı insanlar Gazze’ye taşınmalıdır. Ben savaşacak insanların temin edilmesinden bahsetmiyorum. Zaten HAMAS’ın açıklamalarından görüyoruz ki buna çok da ihtiyaçları yok.
Ama yardım ve Canlı Kalkan organizasyonunun olması gerekiyor. İnanın özellikle Avrupa’da bu çağrıya icabet edecek, Gazze’ye gidip Canlı Kalkan olabilecek on binlerce insan bulmak mümkün olabilir. Çünkü yüreği yanan binlerce, on binlerce insana şahit oluyoruz bire bir Avrupa sokaklarında.
Bu yöntem denenmelidir. Tekrar söylüyorum, Türkiye’deki tepki ve öfke, bir araya gelerek adil bir koordinasyonla bütün dünyaya etki edebilmelidir.
Türkiye’deki duyarlılığın buna gücü yeter. Devletlerin katil çeteye Demir Kubbe olduğu bu durumda, halkların ise Gazze’ye, Gazze’nin mazlumlarına Canlı Kalkan, Canlı Kubbe olmasının sağlanması için harekete geçilmelidir…