Seçim yaklaştıkça herkes eteğindeki taşları dökmeye, niyetini ortaya koymaya başladı. Cumhur ve Millet ittifaklarının yanı sıra başını HDP’nin çektiği ‘Emek ve Özgürlük’ adı verilen 3. bir ittifak daha ilan edildi.

HDP dışında kalan diğer partilerin tamamı marjinal Türk Solu’ndan ve militarist Kemalizm kesiminden geliyorlar.

Sanki birileri HDP’ye bir kez daha marjinal Türk Solu’nu Kürtlerin sırtına yükleyerek Meclise taşıma görevi vermiş gibi.

Bu ittifakta bulunan Türkiye İşçi Partisi (TİP), Emek Partisi (EMEP), Emekçi Hareket Partisi (TÖP) ve Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF) gibi oluşumların tamamı Türk Solunun en marjinal ve Militarist Kemalizm kanadını temsil ediyorlar. Bir diğer nokta ise hepsi bir birinden kopma, bir birinden ayrılma.

En belirgin özellikleri ise hiçbir şekilde içinden çıktıkları toplumda hiç taban bulamamış olmaları. Ana, babalarının bile tabiri caizse adam yerine koymadıkları anlamsız kişiler ya da etkisiz gruplar. Hepsini toplayıp on ile çarpsanız bile bir tek Milletvekili çıkaracak kadar bir tabana sahip değiller.

Burada, bu tür bir ittifakın kurulmasında Kürtler için ne tür bir fayda var acaba? Son zamanlarda Milliyetçi Sol olarak anılmaya başlayan ve CHP’nin en şahinlerinin bile Ulusalcılığını beğenmeyen bu gruplar, Kürtlere ve Kürt Sorunu’nun çözümüne ne tür bir katkı sağlayabilirler acaba?

Görünen o ki; bir kez daha Kürtlere, HDP üzerinden bu küfelik insanları taşıma görevi verilmiş gibi duruyor. Özellikle CHP çeperinin dışında kalan Militarist Kemalistlerin bu ittifak ile HDP üzerinden sisteme entegrasyonu hedeflenmiş durumda.

Çünkü anılan bu grupların ne siyasi anlamda ne de sosyolojik anlamda tek başlarına hiçbir ağırlıkları yok. Özellikle Türk vatandaşlar nezdinde hiçbir karşılıklarının olmaması inançsız bu gruplara destek atılmasını elzem kılmaktaydı. İşte her zaman olduğu gibi bu kez de HDP, Kürtlerin iradesini Türk Solu olarak anılan ama gerçekte Milliyetçi Sol olarak hayatını idame ettirmeye çalışan bu gruplara satarak onlara omuz verdi.

Bu bir tür irade gaspıdır. Kürtlerin mağduriyetini kullanarak ya da Devlet’in yanlışlarından ve iktidarın kullandığı yanlış dilden dolayı Kürtlerden oy alan HDP, bu oyların verdiği kuvvet ile Kürtlerin sorunlarını çözmeye, ekonomik ve sosyal olarak onları güçlendirmeye çalışmak yerine o irade ile Milliyetçi Türk Solu’nu, Militarist Kemalistleri omuzlamaya onları Meclise taşımaya çalışıyor.

Bu ne Kürtlere ne de Kürtlerin sorunlarına zerre kadar faydası olacak bir ittifak değildir sonuç olarak…