Şubat Ayı şehitler ayı olarak anlamlandırılmakla aylar içerisinde bir şerefe, bir farklılığa da erişmiş oluyor. Madem Şehadet ayındayız o zaman bu aya anlam katan şehitlere kulak verelim…

Rabbim şehadetlerini kabul buyursun…

 Hasan El Benna (12 Şubat 1949)

İmanınızı yenileyin Ey Gençler! Gaye ve hedefinizi belirleyin. Sahip olacağınız ilk kuvvet imandır! Bu imanın ilk neticesi de vahdettir.

İslam dininin özgürlük, bağımsızlık ve hâkimiyetten daha azına razı olmadığını onlara öğretin.

Biz ölümün tehlikelerle dolu bir hayattan ebedi nimet ve saadetlerle dolu gerçek bir hayata geçiş köprüsü olduğunu biliyoruz.

 

Malcolm X  (21 Şubat 1965)

Eğer, dikkatli olmazsanız, gazeteler mazlumlardan nefret etmenizi, zalimleri ise çok sevmenizi sağlar.

Bütün uyuyanları uyandırmaya bir tek uyanık yeter.

Bir müslüman olarak yeryüzünden Allah’ın huzurunda secde etmeyen tek fert kalmayıncaya kadar İslam’ın hâkim kılınması yolunda kendimi görevli hissediyorum

Metin Yüksel (23 Şubat 1979)

Şehadet; bir çağrıdır, tüm nesillere ve çağlara…

En büyük ibadet hakkı müdafaa etmektir.

 

Rağıp Harp (16 Şubat 1984)

Dünya aç gözlüleri sarhoş edici acı bir kadeh gibi yorar. Sonra da onları alıp esfelessafiline atar.

 

Abbas Musavi (16 Şubat 1992)

Gidin İsraillilere söyleyin. Biz Muhammed ordusuyuz! Geri döndük ve Kudüs yolunda ilerliyoruz

İsrail yok olmalı! Sadece Filistin için değil; Suriye, Mısır, Ürdün ve bütün bölge için… İstikrarın sağlanması için… İsrail yeryüzünden silinmelidir. İsrail salt varlığıyla istikrara karşıdır. Dünya barışını tehdit eder.

Biz birbirimizle, Allah düşmanlarıyla mücadele yolunda rekabet etmeliyiz ve bundan dolayı her bağlılığı (İslam'a bağlılık dışında) reddediyoruz. Sakın kimse “ben filan tarafa veya filan oluşuma bağlıyım” demesin, hepimiz “bizler İslami direnişin çocuklarıyız”, hepimiz “Hz. Muhammed bin Abdullah (sav)'ın getirdiği bu dinin evlatlarıyız” demeliyiz, evet bu bağlılık her birimize şeref ve izzet bahşedecektir.

 

Molla Zeki Atak (19 Şubat 1992)

Bizler, ilmimizi ve davetimizi kanımızla imzalamalıyız ancak o zaman samimiyetimizi tescil etmiş oluruz. Bu fedakârlık ve cesaretle ancak amellerimizi ihlas ile imanımızı en yüksek mertebe ile buluşturabiliriz.

Eğer başımız bu davaya kurban olacaksa bile İslam davasına şahsımızda zeval vermeye hiçbir şekilde hakkımız yok, bu caiz değildir.  Çünkü İslam tarihinde peygamber varisleri için bu caiz olmamıştır.

 

Gıyaseddin Barlak (24.021994)

Yatağımda ölmek istemiyorum. Ben İslam için mücadele edip şehid olmak istiyorum

 

İmad Muğniyye (12 Şubat 2008)

Çocuklarımın Okullarından mezun olup Rabbblerine ve dinlerine hizmet edecekleri bir hayat tesis etmelerini istiyorum. Asla direniş yolundan sapmayarak bana ve Allah’a zafer ya da şehadet hediyesi sunmalarını istiyorum

Selam ve Dua ile…