Uzun zamandan beridir emperyalizmin koçbaşı olarak bölgede başta Kürtler olmak üzere bütün ‘Halkların(!)’ başına bela edilen HDPKK oluşumu Biden’e biat konusunda da hiç zaman kaybetmedi.

Biden’in tartışmalı bir şekilde Ermeni Meselesi hakkında kullandığı ‘Soykırım’ tabiri ajanslara düşer düşmez, HDP hemen ‘Ermeni Soykırımıyla yüzleşme çağrısı’ yaptı.

Hadi gelin bu konuyu irdeleyelim. Diyelim ki Ermenistan’ın tezlerini Türkiye de kabul etti ve uluslar arası baskı neticesinde Ermenistan, ‘Büyük Ermenistan’ hayaline kavuştu ve devletini kurdu.

O zaman ne olacak biliyor musunuz? Bu gün Kürtlerin yoğun olarak yaşadığı yerlerin neredeyse tamamı, Ermenistan(!) olacak.  Büyük Ermenistan hayalinin yayınlanan haritalarına bakınca sınırlarının ta Adana, Mersin’e kadar dayandığını göreceğiz. Asıl soykırım işte bu hayal gerçekleşecek olursa yaşanacaktır ve kıyamet bir kez daha mazlum Kürtlerin başına kopacaktır.

Kaynaklarda ve halk arasında sözlü olarak belirtildiği üzere, özelikle 1. Dünya Savaşı yıllarında Rusların desteğini alan Ermenilerin, bu gün Kürtlerin yoğun olarak yaşadığı ve o zamanlar Kürdistan olarak adlandırılan bölgede yaptıkları katliamlar sonrası yakılan ağıtların neredeyse tamamı Kürtçe olarak yakılmıştır.

Kaynaklar da geçtiği üzere 1. Dünya savaşı yıllarında Ermeniler, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgeleri’nde yani o dönemin Kürdistan’ında 519 bin sivili katletmişlerdir. Nitekim dönemin Rus Ordusunun işgalci komutanlarından olan Twerdokhleboff hatıralarını yazdığı kitabında, 27 Şubat gecesi yanıma gelen Ermeni milisleri Karskapı bölgesinde 3 bin Müslüman’ı katlettiklerini alaylı bir şekilde anlattılar. Kendilerine masum sivillerin öldürülmesinin bir vahşet olduğunu söylediğimde, siz Russunuz ve Ermeni Milletinin ideallerini anlayamazsınız, diye cevap verdiler’ şeklinde bir hatıra aktarıyor.

Kendine sözde Kürt Siyaseti, diyen bir yapının Ermenileri, ‘Kürt Soykırımıyla’ yüzleşmeye çağırmak yerine Ermeni tezlerini savunması, Kürtlerin acılarıyla alay etmekten başka bir şey değildir.

Bütün Dünya’da bir halkın hakları uğruna mücadele ettiğini savunan hareketler, o halkın geçmişiyle ve geleceğiyle ilgili tezleri savunurken HDPKK’nın karşıt tezleri savunması, sık sık kullandıkları ‘Halklar’ tabiri içerisinde Kürtlerin olmadığını gösteriyor.

Savundukları ‘Halklar’ kavramının içine LGBT giriyor, Türk Solu’nun en marjinal kesimleri giriyor, Süryaniler giriyor, Ermeniler giriyor ama Kürtler girmiyor. Kürtler burada sadece dolgu malzemesi olarak bu anılan kesimlerin güçlendirilmesi için kullanılıyor.

  1. Dünya Savaşı’ndan önce başlayıp Osmanlı’nın yıkılışına kadar devam eden olaylarda en çok acı çekenler Kürtler olduğu halde, soykırım iddialarını adeta Kürtlerin üzerine yıkmak çabasının Kürtlerin geçmişine ve geleceğine ihanet olduğu apaçık bir gerçektir ve HDPKK kesimi asıl bununla yüzleşmelidir.

Selam ve dua ile…