Son günlerde Pkk`nın eylemlerini arttırması üzerine, umulmadık şekilde, muhafazakâr/İslami medya ve şahsiyetlerde de ilginç ve yanlış söylemler, yaklaşımlar gelişti. Bu yanlışların Müslüman kamuoyunda da karşılığı fazlasıyla oluşuyor.

Eksik bilgi, zan veya milli-ulusçu reflekslerle geliştirilen bu tavır ve tutumlar hem İslami değildirler, hem de müslümanlara bir fayda sağlamadığı gibi, tahripkâr da oluyorlar.

Burada yapılan en büyük HATA ve HAKARET şu oluyor.

Pkk, terimsel olarak “Kürtler ve Kürtlükle” özdeşleştiriliyor. Ya da Kürtler genel olarak Pkk ye indirgeniyor. Ondan sonra da herkes niyetine göre düz gidiyor.  Pkk ile ideolojik akrabalığı olan sol-sosyalist çevreler “Kürt Özgürlük Hareketi” adı altında ve üstlendikleri misyona uygun olarak yoğun propaganda yapıyorlar. Hayallerindeki gibi Kürtleri Pkk üzerinden dönüştürmeye çalışıyorlar. Zaten Pkk ve bileşenleri ile laik sol-sosyalist blok bu amaç içindir. Hatta denilebilir ki, mevcut şartlarda Hükümete bir alternatif ortaya koyamayanlar, muhalefetlerini de Pkk ve kürtler üzerinde sürdürmeye yönelip yoğunlaşıyorlar.

Sağ- muhafazakar kesimler de, ya hükümete destek amaçlı, ya karşı muhalefet için, ya da milliyetçi – devletçi duygularla Pkk`ye yüklenelim derken, ölçüyü kaçırıp Kürtleri de bu zemine çekip sorunun karşı tarafı olarak konumlandırıyor. Sonra kimi hakaret, aşağılama hatta kinayeli belden aşağı küfürlerini bu zemine püskürtüyor. Kimi kendinden menkul çözümler için Kürtlere olunmadık roller biçip, hiç olmaycak beklentiler içine giriyor. En önemlisi de, Pkk –Kürt genellemesinden, Pkk`nın yaptıkları ile Kürtlerin islami yapılarını ölçme-değerlendirmeye tabi tutmaları... Bunu Kürtlerin ümmet içindeki pozisyonuna ölçü yapmak isteyenler... vs...

Öncelikle şunların bilinmesi lazım.

1-Türkiye`deki esas sorun rejim ile halk arasındadır. Genel manada Kürt halkı ile Türk halkı arasında bir sorun yoktur.  İslami kesimleri hariç tutarak şu karşılaştırmayı yapabiliriz. Kürtlerden 20-30 Millet vekili BDP ye çıkıyorsa 80-70 Milletvekili de Ak Parti`ye ve diğer partilere çıkıyor.

2-Nasıl ki, hususen tek parti (CHP) döneminde ve resmi despotik ideolojinin öngördüğü devlet uygulamalarının Cumhuriyet tarihi boyunca Kürtlere uyguladığı (Şeyh Said olayında, Zilan`da, Dersimde ve diğerleri...) kıyımlar, tehcirler, tenkiller (edeplendirme cezaları) tüm müslüman Türk halkına mal edilemiyorsa, öyle de Kürtler Pkk`nın yaptıklarından sorumlu tutulamaz.

3-Pkk ve zeminini dinsiz ateist bir konuma yerleştirdikten sonra zımmen devlet, dindar, islami bir pozisyonda konumlandırılıyor. Kürtlere, ateist örgüt yanında yer almaktansa, Dindar(!) devlet yanında yer alma çağrıları yapılıyor.

Pkk`nın marksist, leninist hatta ateist bir ideolojiye sahip olduğu doğrudur. Kürt dindarlara, ellerinden gelse hayat hakkı tanımaz. Ki yakın geçmişte bine yakın müslüman Kürdü sadece dini hassasiyetlerinden dolayı katletmiştir. (Ne hikmetse o zaman kimsenin sesi çıkmıyordu). Maalesef  çatışmanın dindar tarafı olarak gösterilen devletin, Cumhuriyet tarihi boyunca ve hali hazırdaki dine karşı uygulamaları ortadadır. Öyleki Pkk ve bileşenlerinin sözcüleri, Pkk`nın bu din düşmanlığı, laiklik tepsisinde, Türk laikliğinin küçük kardeşi olmak için referans gösteriyorlardı. Aysel Tuğluk, Hasip Kaplan gibileri, kendilerini Kürtler içinde laikliğin teminatı olarak pazarlıyorlardı.

4- Geçen yıllarda hassasiyetlerinden dolayı büluğ çağına ermiş kız öğrenciler Allah`ın emri olarak, başı örtülü okula gitmek istediler. Başlarına gelmedik şey kalmadı. Kimi sürgün edildi, kimi okuldan atıldı. Atılmakla bırakılmadı. Velisine para cezası kesildi. Hapisle tehdit edildi. Yetkililer tarafından bu kesimler fütursuzca aşağılandı. Çocuklarının velayeti ellerinden alınmak için girişimler oldu. Sorun halen de devam ediyor. Güya üniversitelere bu konuda yasal güvencesi olmayan bir rahatlama sağlandı. Peki lise son sınıftaki bir kız öğrencinin, üniversite birinci sınıftaki bir kız öğrenciye mukayese ile tesettür noktasında ilahi sorumluluk açısından ne farkı vardır. Ya da Üniversite son sınıftaki bir bayan öğrenci ile kendinden bir yıl önce mezun olan bir bayan öğretmenin tesettür sorumlulukları aynı değil midir? Bu konudaki hassasiyet de aynı ses tonuyla ilgili yerlerden talep edilmeli değil mi?

5- Hiç kuşku olmasın ki, genel anlamda kürtler, İslami hassasiyet noktasında, ümmetin diğer unsurlarından geri değildir. Görmezden gelinse bile, Peygamber Sevdalıları Platformunun düzenledikleri peygamber Efendimiz`e (sav) bağlılık etkinliklerindeki milyona yakın kitleden müteşekkil mitingler, bu amaçla ortadoğuda kolay kolay yapılabilinecek etkinlikler değildir. (Siyasi talep amaçlılar istinadır.)

Tarihi olarak da Kürtler, Sahabe Mihran el-Ceziri (ra) ve oğlu Meymun b. Mihran -ki tabiindendir. Abdullah İbni Abbas`ın (ra) öğrencisidir, pek çok hadis rivayet etmiştir. (İ. Hacer Askalani, Ebu Leys Semerkandi, İslam Ansiklopedisi gibi kaynaklarda da geçer)- ile İslam`la tanışmışlardır. İslam alemine sayısız Alim kazandırmışlardır. Osmanlı`da bu zirve noktadadır. İlk Osmanlı Medresesini (İznik medresesidir) Davudi Kayseri ve Teceddini Kürdi kurmuşlardır. Ebusuud Efendi gibi Osmanlı şeyhülislamları Kürtlerden çıkmıştır. Fatih Sultan Mehmet`in iki hocası da Akşemseddin (İran kürtlerinden meşhur Suhreverdi`nin torunudur.) ve Molla Gürani (Mela Goran) ikisi de kürttür. Bu günkü Diyanet işleri başkanı bile kürttür. O yüzden birilerinin kürtlerin islami durumunu sorgulaması yahut “Kürtlerdeki islami ilgiyi yükselterek kürt sorunu çözülür” tarzı yaklaşımlar yakışıksızdır. Sahibini olumsuz etkiler.

6-Kürtleri, Batı ile ABD yahut israille ilişkilendirmek ancak propaganda amaçlı olabilir. Apo`yu bile ABD ve israil istihbaratı Türkiye`ye verdi. PKK ile mücadele için israil ve ABD`den teknik destek ve istihbarat işbirliği halen yürürlüktedir.

7-Kürtler ulus-devlet girdabına girmedikleri için en ümmetçi durumdadırlar. Hatta Batılılar, Kürtlerin islami hassasiyetlerinden dolayı devlet kurmalarını engellemişlerdir. Dört parçaya ayırıp Arap, Türk ve Farslar arasında bölüştürmüşler ve ümmetin bu unsurlarının elleriyle cezalandırma yoluna gitmişlerdir. Ümmet de her defasında Kürtlere karşı sessiz kalmıştır.

Bu yüzden pireye kızıp yorgan yakmak adil değildir. Pkk nedeni ile islam alemi kürtlere karşı duyarsız kalırsa, yok sayarsa her şeyden önemlisi İslam`a aykırı davranmış olur. Kendine zarar verir.

İnsanlar tarağın dişleri gibi eşittir. İnananlar ancak kardeştir anlayışının hakim olması ümidi ile... Allah`a emanetsiniz.