2024 – 2025 Eğitim Öğretim yılı 9 Eylül Pazartesi günü ilk ders zilinin çalmasıyla başladı. Okullar açıldı ama neredeyse her yıl okullar açılırken konuştuğumuz problemleri bu yıl daha da artmış bir şekilde konuşmaya devam ediyoruz.
Kamuoyunda her yıl dile getirilen bu sorunları eminim ki bakanlık da en az bizim kadar iyi görüyor. Ama nedense eğitim politikaları belirlenirken ya da planlamalar yapılırken bu sorunlar pek dikkate alınmıyor.
Bu sorunların bazıları kangrene dönüşmüşken aslında ciddi bir kısmı da sadece düzgün bir planlamayla düzeltilebilecek sorunlar.
Bu problemlerin başında gelen konu temizlik sorunudur. Her yıl okullar açılırken en çok konuştuğumuz konu temizlik meselesidir. Daha önce TYP kapsamında geçici de olsa çözülen bu konu maalesef yeni bir programın uygulanacak olmasıyla muhtemel yeni sorunlara yol açacaktır.
Ama bunun ötesinde okulların açılış tarihleri uzun süre önceden çalışma takvimi ile eylül ayının başı olarak belirlenir. Bakanlık ve İŞKUR arasında temizlik işleri için yapılan protokollerde tarihler belirlenirken neden başvurular ve işe alımlar Eylül ayından önce tamamlanmaz da okullar açıldıktan sonra başvurular alınmaya başlanır. Temizlik personelleri ile ilgili program daha erken başlamış olsa temizlik ve benzeri okulları hazırlama çalışmaları önceden tamamlanır, çocuklar da ilk günden itibaren temiz bir okul ortamında eğitime başlamış olurlar. Bunu ayarlamak çok zor olmasa gerek.
Temizlik personelleri ile beraber yine güvenlik personeli ihtiyacının da okullar açılmadan önce çözülmesi eğitim öğretimin güvenli bir ortamda başlaması açısından önemlidir.
Planlama kaynaklı problemlerden biri de okullardaki öğretmen ihtiyacı konusudur. Okullar açılıp çocuklar derse başlayacak ama öğretmen ihtiyacı ve bu ihtiyacın planlaması ile ilgili çalışmalar yeni yeni başlıyor. Temizlik konusunda olduğu gibi bu konuda da planlamalar ve ihtiyacın giderilmesine yönelik çalışmalar daha önce yapılırsa bu problem de fazla büyümeden çözülmüş olur.
Özellikle Doğu ve Güneydoğudaki birçok okulda öğretmen açığı varken bazı bölgelerde sayısı on binlerle ifade edilen norm fazlası öğretmenlerin olması, planlamadaki problemlerin sonuçlarındandır. Bu sorunun çözülmesi öğrencilerin eğitim öğretime sağlıklı başlamasının yanı sıra kamu kaynaklarının doğru kullanımı açısından da çok önemlidir.
Yine tasvip etmesek de sene başında artık rutin olarak yapılan ücretli öğretmen görevlendirmelerinin de okullar açılmadan yapılması öğretmen bekleyen öğrenciler açısından çok önemlidir.
Bakanlık çözüm noktasında kararlı davranıp politikalarını da bu kararlılık doğrultusunda şekillendirirse problemleri çoğunlukla sağlıklı bir planlama ile çözebilir. Ama bakanlıkta son dönemlerde gözlemlediğimiz sıkıntılardan biri, çoğu işin son dakikaya hatta son dakikadan sonraya bırakılıyor olması. Bu durum da işlerin ya aksamasına ya da oldubittiye getirilerek verimsiz olmasına sebep oluyor.