Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nin birinci, beşinci ve dokuzuncu sınıflara kademeli olarak uygulanması ile 2024 – 2025 eğitim öğretim yılının ilk ders zili bugün çalıyor.
Yeni müfredat ile ilgili bakanlık ciddi çalışmalar ve hazırlıklar yaptı. Seminer haftasında öğretmenler müfredat değişiklikleri ile ilgili eğitim aldı. Ders kitapları müfredata uyumlu hale getirilerek okullara ulaştırıldı.
Bakanlık bu yıl çok ciddi bir çalışma daha yaptı. E-okulda birinci ve beşinci sınıfa kaydı yapılan öğrencilerin sınıflarını da sistemde kura yoluyla belirledi ve okulları bu anlamda rahatlattı.
Öğretmeniyle, öğrencisiyle, velisiyle herkes yapılan bu değişikliklerden etkilenecek.
Müfredat hazır, kitaplar hazır, sistem hazır, peki okullar hazır mı? Bakanlık bu konuda bir çalışma, bir hazırlık yaptı mı?
Maalesef bu soruya “evet” cevabı veremiyoruz. Okullar bugün açılıyor ancak okullarda temizlik personelleri bulunmadığından okullar yeterince hazır değil.
Daha önceki dönemlerde İŞKUR tarafından düzenlenen Toplum Yararına Program (TYP) kapsamında geçici süreyle işsiz kişiler okullarda temizlik personeli olarak istihdam edilerek geçici de olsa bu problem çözülüyordu. Temizlik malzemeleri de bakanlık tarafından gönderilen ödeneklerle okullar tarafından alınıyordu. Okullar bu şekilde eğitim öğretime hazır hale getiriliyordu.
Geçici olarak da olsa çözülen bu sorun TYP’nin kaldırılmasıyla yine ciddi bir probleme dönmektedir. İŞKUR TYP yerine İşgücü Uyum Programı (İUP) adlı bir program için başvuru almaya başlamış ama bu program okullar için yeterince uygulanabilir bir program değil.
Okullar için pek uygulanabilir olmayan bu program okul idarecilerini şimdiden kara kara düşündürmektedir.
Bir salgından daha yeni yeni çıkmışken ve dünyada farklı farklı salgınlar konuşuluyorken bakanlığın en önemli gündemlerinden biri olmalı okulların hijyen meselesi.
Evet, yeni müfredatın değişmesi çok önemli. Ama bu şekilde devam ederse yeni müfredat temizlik meselesinin gölgesinde kalacak.
Okullarda kadrolu temizlik personellerinin istihdamı başta olmak üzere, hizmet alımı ve benzeri yollarla bu problem bir an önce çözülmeli. Temizlikle beraber kış aylarında okulların ısıtma sistemleri için kalorifer kullanabilecek personel ihtiyacı da giderilmeli.
Yine okulların en önemli sorunlarından biri de güvenlik sorunudur ki başta ortaöğretim kurumları olmak üzere bütün okullara güvenlik personelleri görevlendirilmelidir.
Kamuda tasarruf tedbirlerinin çok sık konuşulduğu bugünlerde okulların temizlik ve güvenlik meselesi bu kapsama alınamayacak kadar önemlidir.
Okulların bu tür temel fiziki ihtiyaçları karşılanmadan sadece yeni müfredata odaklanarak eğitimde başarı çıtası yükseltilemez.
Okulların açıldığı bugünlerde 21. yüzyıl becerilerini konuşmamız gerekirken temizlik ve güvenlik konularını konuşuyor olmamız eğitim sistemimiz açısından çok büyük bir eksikliktir.