Seçimler bitip de..

Bu çok fırtınalı havalar durulmuşken..

Sakin sakin konuşabiliriz, sanırım:

"Seçim nasıl kazanıldı?"

Veya daha doğru bir ifadeyle:

"Kemalizmin geri gelmesine engel olmada en büyük rol kimlerin?"

 

Kuşkusuz..

Her bir kişi farklı cevaplar verecektir.

Zira..

Mevzu, siyasî bir mevzu..

Ve çokça yorumlamaya da..

Olabildiğince açık.

Böyle olunca da..

Herkes dilediğini söylemekte özgür.

 

Lâkin..

Benim sorduğum husus..

İşin siyasî boyutuyla değil..

İnsanî boyutuyla ilgili.

İşte tam da bu noktada..

Gayet de rahat bir şekilde..

Net olarak ifade edilebilir ki;

Halkın dinine düşman zihniyetin..

Tekrar iktidar olmasına engel olan..

Belki de en birinci unsur..

Deprem bölgesindeki yaralı halk oldu.

 

Nitekim Cumhurbaşkanı Erdoğan da..

Gerek ilk turdan hemen sonra, tamamen..

Gerek de seçimlerin bitimi akabinde hususi olarak..

Depremzede halkla ilgilendi..

Onların sıkıntılarıyla özellikle uğraşılması talimatı verdi.

 

Lâkin..

Diğer bir yandan..

Bu mevzunun bir de gizli kahramanları var..

İhlâslı, sadece Allah rızasını kazanmayı arzulayan..

Gönüllü yardım kuruluşları..

STK'lar!

 

Öyle inanıyorum ki..

Depremzede olmasına rağmen..

Bunca büyük acılarına karşın..

Kemalizme engel olan..

Bu acılı ama vakur ve dirençli halkın..

Hayran olunası şu güzel tavrında en büyük pay..

Bu dört aydır durup dinlenmeden..

Mazlumların yardımına koşan..

Yaralarını saran hayır kuruluşlarına ait!

 

Evet..

İktidar, depremzede halka nasıl özel olarak borçlu olmuşsa..

Aynı şekilde..

Bu STK'lara da borçlu olduğunu bilmelidir..

Ve önlerindeki engelleri kaldırmalı..

Daha fazla hizmet edebilmelerinin önünü açmalıdır.

 

Yani, mesela..

Bu STK'lar, hâlâ..

"Kamu Yararına Çalışan Kurumlar" kapsamına alınmamışsa..

İktidarın ayıbıdır bu!

Daha ne diye durur ki!