Önceki akşam ayın görülmesiyle fiili olarak İslam Alemi beraberce Zilhicce ayına ermiş olduk.

Malum, Hac ibadetinin yapıldığı günleri içerdiğinden ötürü “Hac Ayı” anlamında, Zilhicce olarak isimlendirilmiştir bu ay.

Kendisi hakkında Efendimiz (sav)’in “Hac Arefe (de vakfe) dir” buyurduğu Arefe’deki vakfe, bekleyiş Zilhicce’nin dokuzuncu gününe tekabül eder.

Aynı şekilde bizim “Bayram günü” diye isimlendirdiğimiz “Nahr (Kurban kesme) günü de hemen akabinde Zilhicce’nin onuncu günüdür.

Peşi sıra Zilhicce ayının on birinci, on ikinci ve on üçüncü günleri de bizim daha çok “Şeytan taşlama günleri” diye adlandırdığımız “Cemerat” günleridir.

İşte bu mübarek Zilhicce ayının ilk on gecesi, naslarla da sabit olduğu üzere İslam Alemince çok önem atfedilmiş günlerdir.

Öyle ki, onuncusu Bayram olan ilk dokuz günün gündüzünde, özellikle de müekked bir sünnet olarak Arefe gününde oruç tutulur; bu on gece de kıyam ve teheccüdlerle, dua ve istiğfarlarla ihya edilir.

Fecr Suresi’nin ikinci ayeti olan “On Gece’ye and olsun” ifadesindeki kasıt ile ilgili ekser ulemanın görüşü, bunun Zilhicce’nin ilk on gecesi ile ilgili olduğu şeklindedir.

Diğer taraftan, başka bazı ulema da bundan kastın “Ramazan’ın son on gecesi” olduğunu beyan etmişlerdir.

Yine Hac Suresi’nin yirmi sekizinci ayetinde geçen “Malum günlerde Allah’ın isimlerini zikretsinler” ifadesindeki “Malum günler” den kasıt ile ilgili, Tercüman-ı Kur’an olan İbni Abbas (r a), bunun Zilhicce’nin on günü olduğunu söylemiştir.

Aynı şekilde, İbni Abbas Efendimiz (r a)’den rivayet ile gelen bir Hadis-i Şerif’te Peygamber Efendimiz (sav) “Allah Teâla için, kendisinde salih amel işlenen günler içerisinde bu on günden daha sevimlisi yoktur” buyurmuştur.

O esnada hazır bulunanlar “Allah yolunda Cihad etmekten de mi, Ya Rasulallah!” diye sorunca, Efendimiz (sav) “Evet, Allah yolunda Cihad etmekten de” şeklinde cevap vermiştir.

Başka bir hadiste, İbni Ömer (r a)’in rivayetiyle, Efendimiz (sav) “Allah indinde bu on günden daha büyük, bu günlerde işlenen amelden daha sevimlisi yoktur. O halde bu günlerde tekbirleri, tehlilleri (Lailahe illallah) ve tahmidleri (Elhamdu lillah) çokça yapınız” diye emretmişlerdir.

Bu hususta daha nice hadisler vardır ki, hepsini burada zikredebilmek mümkün değildir.

Sadece Arefe gününün azameti bile bu mühim günlerin ihyası için yeterlidir.

Rabbim bu mübarek ve mühim gün ve gecelerden istifade etmeye hepimizi muvaffak kılsın.