Hamd âlemlerin Rabbine, salat ve selam da O’nun pak Rasulüne olsun.
Anneler hakkında çok şey yazılır çizilir ancak dikkat ettiyseniz babalarımız hep geri planda kalır. Yüce dinimizde de anne daha önemli addedilir. Bunu belki de biz böyle algılıyoruzdur hadislerden, ayetlerden yaptığımız çıkarımlarla, kim bilir!
Sahabeden bir zat Efendimiz(sav)’e “İyilik yapmama en layık olan kişi kimdir?” diye sorar. Efendimiz (sav) bu soruya üç kez “Annendir.” cevabını verdikten sonra dördüncüde “Babandır.” buyururlar. Zira anne babadan maddi ve manevi olarak daha zayıftır. Bedenen ve ruhen erkekler kadınlardan daha güçlüdürler. Bu hadis-i şerifi illa “Anne babadan üstündür.” şeklinde yorumlamamıza gerek olmadığını düşünüyorum.
Hadis-i şeriflerde anne ile ilgili hadislerin hemen hepsinde anne ile baba birlikte geçer. Anne ve babaya iyilik etmek, Allah’ın en sevdiği ameller arasında namazdan sonra ve cihaddan önce gelir.
Yalnızca baba ile ilgili hadis-i şerif de vardır. Şöyle buyurur Rasulullah(asv): Hiçbir çocuk babasının hakkını tam olarak ödeyemez. Ancak babası birinin kölesi olur da, o da onu satın alıp azat etmiş olursa belki.(Müslim)
Baba, karşılıksız seven, koruyan, kollayan, gözeten, besleyendir. Yaptığı yemek için her öğün “Ellerine sağlık.” dediğimiz annemizin yemeklerinin ardında babanın maddi desteği ve aldığı erzak vardır. O yüzden bizim buralarda sofradan kalkarken, “Elinize sağlık, kesenize bereket.” denir. Çocuklar da annelerine ve babalarına bu cümleleri ayrı ayrı söylerler.
Baba, duygularıyla değil mantığıyla hareket eden, ailesi için gözünü budaktan sakınmayan, ailesinin mutluluğu için dışardaki mutsuzluklara, sıkıntılara, amire, patrona, yol ve iş yorgunluğuna katlanan kişidir.
Anne bir ev, bir yuva ise baba o binanın temeli ve kolonlarıdır. Baba, maddi destekten ziyade manevi olarak da hayatımızın başköşesindedir ama bunu babamızı kaybedince anlarız. Allah hayatta olan babalara hayırlı uzun ömür versin. Ahirete intikal etmiş olanlara da rahmet ve cennet bahçeleri nasip etsin.
Baba mantığıyla hareket eder, dedik. O yüzden babanın bedduası da duası da anneninkinden daha makbuldür. Anne ağzına geleni istediği zaman söyler. Azıcık kızsın “Sana sütümü helal etmem.” Der. Ama baba öyle değildir. Sabreder, sabreder ve artık iş iyice çığırından çıktığında söyler sözünü. Bu sebeptendir ki hadis-i şerifte “Üç kişinin duası makbuldür: Mazlumun, misafirin ve babanın…”
Annemizden dua isteriz de babamızdan istemek aklımıza pek gelmez. Hâlbuki belki babamız ağzını bir açsa, ne kapılar açılacak önümüze. Rabbim baba kıymeti bilenlerden eylesin cümlemizi. Bizi anne babasına saygılı ve yardımsever kimseler eylesin.