Hamd âlemlerin Rabbine, salat ve selam da O’nun pak Rasulüne olsun.
Arkadaş ortamında ve seminerlerde sıkça israil ve Amerika mallarını boykot ettiğini söyleyen ve herkese de bunu tavsiye eden bir arkadaşın evine gitmiştim. Tezgahtaki bulaşık deterjanı dikkatimi çekti. Sonra lavabonun altında en büyüğünden deterjan bidonu… Bulaşık makinesi deterjanı da keza… Misafirim ya, iki gün sesimi çıkarmadım. Sonra bir gün sofrada yine bu mevzu açıldı, suratım istemsizce asıldı. Basiretli bir abla, sordu “Neyin var?” Meramımı anlattım artık.
Ben anlatınca başka bir ablamız başladı gülmeye… İkisi birbirlerine baktılar, biri şaşkın biri hâlâ gülüyor. Gülen arkadaş anlattı meseleyi. Meğer o ürünü Alman malı sanıyorlarmış. Hatta bir gün Tarsus’un yaz sıcağında dükkan dükkan gezip onu aramışlar. Bulduklarında saat epey bir geç olmuş.
Bazı şeylerin bilinçli yapıldığını ve buna düştüğümüzü sanıyorum. Şimdi bu son saldırılarda da 729 barkod numaralı ürünlerin israile ait olduğu paylaşıldı her yerde. Ancak en büyük bir markete gitseniz 729 kodlu ürünler bir elin parmaklarını geçmez. 729 nedir peki?
Bu kod, israilde üretilen ürünler için kullanılır. Yani israil malı olup da israilde üretilmeyen ürünlerde bu sayıyı göremezsiniz. Aksine kalın puntolarla “Yerli Üretim” yazar. Buna göre Coca Cola da Pepsi de yerli üretimdir ve barkodu 729 ile başlamaz.
Uyanık olmak zorundayız. Hangi ürünün hangi firmayla akraba olduğunu bilmek zorundayız. Ürün alırken markaya değil firmaya bakmalıyız. Yani ürünün önündeki büyük yazıya değil arkadaki mini minnacık yazılara.
Örneğin Unilever dünyadaki en büyük beş mason kuruluştan biri. İngiltere’de yağ üretimiyle başlayan şirket hızını alamamış temizlik ürünlerine de el atmış, zamanla dondurma, çay ve şampuan da üretmeye başlamıştır. Becel, Algida, Knorr, Lipton, Komili, şu vazgeçilemeyen Domestos, Cif, reklamını Beyazıt Öztürk’ün yapmasıyla ünlenen Rinso hep bu firmanın ürünleridir.
Yüzünüzü Dove ile bebeksi bir görünüme kavuştururken Filistin’de bebekleri katleden de bu firmanın sahipleridir. Elidor, tombiş bebekleri severken adını kullandığımız Yumoş, Orhan babanın reklamını yaptığı Rexona da bu firmaya aittir.
Ülkemizde 50’li yılların başında kapı kapı dolaşıp zeytinyağı ve tereyağı satın alan, sonra piyasaya Sana yağı süren de Unilever’dir. Ve sonrasında 40’lı yaşlardan sonra gelsin kalp yetmezliği, damar tıkanıklığı, kolesterol… Ama üzülmeyin, aynı firmanın sahipleri değişik bir adla bu hastalıkların ilaçlarını da piyasaya sürmüşlerdir. Onlardan alır iyileşirsiniz canım(!).
Şu bir gerçek ki Amerika ürünlerinin arkasında da illa ki bir Yahudi zengin var. Procter & Gamble bunlardan biri. Ülkemizde de israille ortak olan şirketler var. KOÇ bunların en büyüğü… Hemen her yelpazede ürünleri var. Hatta KOÇTAŞ adında dev bir mağazası da var. Sabancı ürünleri israille ortak. Hayat Su ve Gimdes sertifikalı TAT da Sabancı’nın en çok satan ürünlerinden. Gimdes’in helal sertifikası verdiği Ofçay da iki yıl önce Jacobs’a satıldı.
Hassas Müslümanlar bunları akrabalarını tanır gibi tanırlar. Bu yazıyı okuyup ümitsizliğe düşmek yerine lütfen düşmanımızı tanıyalım. Birtakım hocaların “Aman ne olurmuş, ticaret caizdir.” demelerine de aldırmayın siz. İsrailin öldürdüğü kendi eşleri ve çocukları olsaydı bırakın ‘Ticaret caizdir’ demeyi, “israil kelimesini kullanmak haramdır.” bile derlerdi.
Bugün Netanyahu’nun oğlunun bizim boykot çağrımızdan rahatsız olması ve halkını Türkiye’yi boykota çağırması, boykotun önemine dair ipuçları veriyor bize. Bunu anlamak istemeyen kendi bilir, kafasına göre takılsın.
Toparlayalım: Sadece 729 barkodu değil, ürünlerin tek tek adları da değil, firma adları yani arkada yazan kısım lazım bize. Yoksa içinden çıkamayız. Zaten bir süre boykota devam edince artık alışıyorsunuz. Boykota niyetlenen herkese Rabbim kolaylık versin. Karınca misali safınızı belli etmenizi melekler alkışlasın. Vesselam.