Hamd âlemlerin Rabbine, salât ve selâm da O`nun pak Rasûlüne olsun.
Anne/baba olmak, dünyanın en kolay gibi görünen ama aslında en zor olan vazifesi… Ebeveyn olmak, diğer bütün mesleklerin aksine, bilene zordur, bilmeyene kolay… Çocuk yetiştirmenin önemini bilmeyen kimse atar çocuğu kenara, kolaylıkla geçirir yıllarını. Ancak yıllar sonra uğraşır, gitmedik psikolog, kapısını çalmadık hoca, okunmadık dua bırakmaz. Çocuk yetiştirmenin önemini ve zorluğunu bilen kimse ise çocuğunun terbiyesini küçükken vermek için gecesini gündüzüne katar ve sonraki yıllarda rahat eder Allah`ın izniyle.
Rabbimin bahşettiği, üç yaşında bir kızım var ellerinizden öper. Bu çocuk doğduğundan beri, ayda bir hatim olacak şekilde Kur`an dinlesin istedim. Ancak uyurken dinletsem, Kur`an`ı ‘dinleyince uyunacak bir şey` olarak algılamasından korktum. Zira bugün ne çektiysek Kur`an dinleyip ayakta uyumamızdan çektik. Başımıza ne bela geldiyse, Kur`an`ı okuyup ayıkmamamızdan geldi. Cennet ayetlerini üstümüze alınıp cehennem ayetlerini başkalarının üstüne yapıştırdık hep. Kur`an okuyup okuyup ‘Rabbin sana veda etmedi ve seni terk etmedi.` (Duha, 3) tarzı ayetleri okuyup nefsimizi okşamaktan geldi. Kızım da dinleyip dinleyip uyusun istemedim.
Kur`an`ı yemek vaktinde dinlettim. Bu defa da ne zaman Kur`an açsam karnı acıktı. Artık oyun zamanında dinlemeye alıştırdım Allah`ın izniyle. Çocuk güzel şeylerle meşgulken, oyuncaklarıyla mutluyken kulağına ve kalbine dolan Kur`an, ne güzel bir nimet…
Birkaç ay önce kızımı kıssalarla uyutmaya karar verdim. İstedim ki uyurken onları dinlesin de zihninde iyice yer etsin. Ancak ne mümkün! Beş dakikada uyuyacak kadar uykusu olan çocuk, Ebabil kuşlarının kanat sesleriyle heyecana geldi, uykusu da Ebrehe`nin fili gibi inat etti. Tam bir buçuk saat, dört defa ben anlattım kıssayı, üç defa da kendisi.
Başka bir gün Efendimiz(asv)`a vahiy gelmesini anlatayım dedim. Sonuç yine saatlerce uykusuz kalmak… Birkaç aydır böyleyiz, kıssa anlatınca uykusuz kalıyoruz. Keşke dedim, keşke biz de kıssalarla dirilsek, cana gelsek, uykuyu, gafleti bir kenara atabilsek…
Keşke biz de her dinlediğimizde, her okuduğumuzda çocuklar gibi heyecanlansak, ilk defa dinliyormuş gibi defalarca irdelesek aynı noktaları. Kıssalar, okunup geçilecek şeyler olsaydı Kur`an`da olmazdı. Kıssalar bizi uyutacak şeyler olsalardı, Rabbimiz neden uyanış kitabı olan, ölüleri, ölü kalpleri dirilten Kur`an`ının en güzel yerlerine alırdı?
Kur`an`la uyuyan değil uyanan, bayılan değil dirilen bir ümmet olmalıyız.