Meşhur bir anlatıdır: Süfyan bin Uyeyne adlı değerli bir İslam âlimi bir mecliste oturmuş, etrafına topladığı insanlara konuşan bir adamla karşılaşır. Adam habire başka Müslümanları, farklı İslami kesimleri çekiştirip duruyormuş.
Süfyan bin Uyeyne adama yaklaşmış ve aralarında şu diyalog geçmiş:
“Hiç doğuda kâfirlerle cihad ettin mi?”
“Hayır”
“Peki, hiç batıda kâfirlerle cihad ettin mi?”
“Hayır”
Süfyan bin Uyeyne, adama döner ve şu ibret dolu cevabı verir: “Desene, doğudaki ve batıdaki bütün kâfirler senin elinden emin. Bari biraz sus da Müslümanlar da senin dilinden emin olsunlar”
Ne yazık ki bizdeki birçok Müslüman kişinin, kesimin durumu bu. Dünyadaki bütün özgür ruhlu ve vicdan sahibi insanlar, yürekleri merhametle dolu olarak ve birçok bedeli de göze alarak insanlık tarihinin en vahşi katillerine karşı küresel bir intifada başlatırken, Batının en meşhur üniversitelerinde öğrenciler, eğitim görevlileri polisin vahşi saldırılarına aldırmadan Filistin için meydanlara dökülürken ülkemizdeki bazı aydın, alim, yazar, siyasetçi etiketli kişiler hala Müslümanların arasındaki bazı ihtilafları kaşıyarak gündemi değiştirmeye, Müslümanlar arasında kin ve düşmanlık tohumları ekmeye çalışıyorlar.
Adam Siyonist rejim aleyhinde en ufak bir gayret içinde değil. Yemesine, içmesine, keyfine diyecek yok. Kendi ülkesinde Siyonist rejimle adeta iş birliği içinde olan, Siyonistlerle yardımlaşan kurumlara, firmalara karşı eleştiri anlamında ağzından kelime çıkmıyor.
Ülkesinin siyasi, askeri, kültürel, ekonomik olarak Musevi lobilerinin nasıl etkisi altında olduğunu ve Siyonist lobilerin ülkelerini nasıl tutsak aldıklarını görmezden geliyor.
Ama Filistin halkının safında yer alıp, az veya çok direnişe destek veren diğer İslami kesimleri, hareketleri, devletleri tu kaka etmekten çekinmiyor. Kendisinin yapamadığını birçok büyük bedel göze alarak yapmaya çalışan Müslümanları takdir edeceğine onları çeşitli bahanelerle mahkûm ediyor. Zihnini İslam’ın en azılı düşmanı Siyonistlerle mücadeleye yoğunlaştıracağına mezhebi, meşrebi, milliyeti bahane edip Siyonistlerle mücadele eden Müslümanları ötekileştiriyor.
Müslümanların birliğe, vahdete her zamankinden daha çok ihtiyaç duyduğu bir zaman diliminde ama o da daha önce şunu yapmıştı, onun yaptığı da ne ki, tiyatro canım, onlara güvenmeyin diyebiliyor.
Onlara, bakın Filistin’in kahraman mücahitleri, İsmail Heniyye, Ebu Ubeyde, Yahya Sinvar ve diğer tüm direniş liderleri sizin gibi düşünmüyorlar, bakın konuşmalarına, onlar bu desteği çok değerli buluyorlar dediğiniz zaman dudak büküyorlar, işlerine gelmediği için burun kıvırıp geçiyorlar.
Bu zevata, diyebileceğimiz tek şey şu; Allah aşkına susun artık! Bir şey yapmıyorsanız, yapamıyorsanız, buna cesaretiniz yoksa, makam ve mevki hırsınız buna engel oluyorsa, rahatınızın bozulmasına katlanamıyorsanız bari susun. Mazlum Filistin halkı ve diğer mazlum halklar için kılınızı kıpırdatamıyorsanız, bari yapanlara köstek olmayın. Onlara düşmanlık yapmayın, bari dillerinizle zarar vermeyin.
Bırakın gündem Gazze olsun, direniş olsun! Halkın nefreti kardeşlerinize değil, Siyonist alçaklara, onların arkasında saf tutan günah ve suç uygarlığının sahiplerine, Amerika ve Avrupa’ya yönelsin!