İran’da Kürt kökenli genç bir kadın tesettüre riayet etmediği için ahlak polisi tarafından karakola götürülüp nasihate tabi tutuluyor. Genç kadın kronik bir rahatsızlığından ötürü olsa gerek fenalaşıp kalp krizi geçiriyor. Tüm müdahalelere rağmen kurtarılamıyor. İran polisi kadının karakoldaki ve fenalaştığı andaki videosunu yayınladı. Herhangi bir şiddet izi yok!.

Dünyanın birçok yerinde olduğu gibi İran’da da pusuda bekleyen şer odaklar, bu normal olayı bir anda korkunç bir cinayete çevirip, dehşetli bir algıyla pazarlayarak kamuoyuna sundular. Batılı medyanın büyük propaganda desteğini arkasına alan marjinal sol, laik, devrim düşmanı gruplar sokağa çıkıp terör estirdiler. Camileri ateşe verdiler. Tesettürlü bayanlara saldırıp örtülerini çıkarmaya çalıştılar. Başlarındaki örtüleri çıkarıp yaktılar, parçaladılar. İslami değerlere küfreden sloganlar attılar. Yani dertlerinin ne olduğunu, hangi güçlere hizmet ettiklerini orta yere döktüler.

İran İslam devriminden bu yana, kırk yıldan fazladır her fırsatta bunu yapıyorlar. İran’daki çıkarları yok olan Amerika ve diğer Batılı güçler, Siyonist çevreler her fırsatta kendilerine göbek bağıyla bağlı bu İslam düşmanı, marjinal grupları öne sürüyorlar. Onlara umut bağlıyorlar. Belki işe yarar, bu eylemler kitleselleşir, karşı bir devrim sürecine dönüşür diye hayal kuruyorlar. Ama istedikleri olmuyor. İran halkının elbette devletten beklentileri var, şikâyetleri var, eleştirdikleri yönler var. Ama bu Batı uşağı, İslam düşmanı marjinal grupların arzuladıkları gibi değil. Sistem içinde sorun ve beklentilerini gündeme getiriyor, şiddete başvurmadan gösteri ve protesto hakkını da kullanıyor İran halkı…

İran’da bu tür olaylar patlak verince İslam dünyasındaki kimi Batıcı kesimler de Batılılarla birlikte bu saldırı ve algı kervanına katılıyorlar. Ve hemen işi İslam ve ahlak düşmanlığına çeviriyorlar. Çoğu defa bunu kadın özgürlüğü, kadın hakları, kadına sahip çıkma adına yapıyorlar. Aynı şeytanlığı Afganistan’da da pazarlamaya kalkışıyorlar sık sık. Ve İslam’ın toplumsal hayatta etkili olduğu veya olmaya başladığı her yerde yapıyorlar.

Bunların bir kısmına göre kadının özgürlüğü ve hakları açılıp saçılmak, rahat bir şekilde zina işlemek, kocasını aldatmak, kendini rahatça pazarlamaktır. Özgürlükten ve insan haklarından anladıkları bu… Ve kadın denilince sadece Batılı yaşam tarzını benimsemiş kadınlar gelir bunların aklına… Filistin’de, Yemen’de, Afganistan’da, Suriye’de, Keşmir’de, Arakan’da ve daha birçok yerde her gün öldürülen, vahşi işkencelere uğrayan, zindanlarda çürütülen, Siyonist kurşunlarla sokak ortasında katledilen, ırzlarına geçilen, açlıktan ölüme mahkûm edilen kadınlar bunların gözünde kadın değil. İnançlarından ötürü okullarından atılan, son zamanlarda birçok Avrupa ülkesinde hayata geçirildiği uygulamaya, tesettürle okullara alınmama uygulamasına tabi tutulup eğitim hakları ellerinden alınan, örtü ve İslami yaşantılarından ötürü aşağılanıp horlanan kadınlar için özgürlük ve insan hakları bu ikiyüzlü kadın havarilerinin gündeminde olmaz hiçbir zaman.

Sizi gidi kadın havarisi yalancılar! Filistinli Gazeteci Şirin Akile, kameraların önünde Siyonistler tarafından kurşuna dizilirken niye sesiniz çıkmadı? Bilim Kadını Afiyye Sıddıki, Amerikalı ajanlar tarafından kaçırılıp zindana atılırken ve orada korkunç işkencelere uğrarken neredeydiniz? İsrail zindanlarında tutulan ve içlerinde bebek sahibi olan binlerce kadının özgürlüğü için niye sesiniz çıkmıyor? Ebu Gureyb zindanında işkencelere uğrayıp ırzları kirletilen kadınlar özgürlüğü hak etmiyorlar mıydı?

Sizin derdiniz kadın hakları, kadın özgürlüğü falan değil. Sizin derdiniz İslam ile… Siz İslam’a, İslami yaşam tarzına, tesettüre, ahlaka, namusa, iffete düşmansınız. Siz kadınların haklarını koruma maskesinin arkasına sığınıp zina özgürlüğü, sapıkça yaşama özgürlüğü, ahlaksızlık özgürlüğü istiyorsunuz. Siz Allah’ın vazettiği yaşam tarzını kendi heva ve hevesinize aykırı gördüğünüz için bu çirkinliği yapıyorsunuz. Ve birçoğunuz aslında Batılı şer odakların program ve projelerinin birer piyon ve gönüllü oyuncususunuz.

Ama boş heveslere kapılmayın. İslam asırlardır bu halkın hayatında söz sahibi oldu ve tekrar güçlü bir şekilde söz sahibi olmaya aday…