Geçen günlerde bir yazıya rastladım. Kanaatimce 15 Temmuz’un sıcak günlerinde yazılmış bir yazıydı. Gerçi 15 Temmuz’un üzerinden on gün geçti ama yazı o kadar etkileyici ki ve güncelliğini o kadar koruyor ki sevgili okuyucularımla da paylaşmak istedim. Yazının yazarı ve ilk nerede paylaşıldığı belli değil. Yazının kendisine mal edildiği bir hanım yazar, yazının kendisine ait olmadığını açıklamış o zamanlar. Her kim yazmışsa duygularımıza ancak bu kadar tercüman olunabilirdi. Siz değerli okuyucu kardeşlerimi bu güzel yazı ile baş başa bırakıyorum:

Daha düne kadar Kuran okuyor, Hadis öğreniyor, İslam’ı öğrenmek için kapı kapı dolaşıyor, Programlar düzenliyor, Müslümanların çağrıldığı programlara katılıyor, Bilgimize bilgi, amelimize amel katmaya çalışıyorduk. Bunlarla da yetinmiyor, Bilgilerimizi evimizde çocuklarımızla paylaşıyor, Onların da Cenneti kazanmaları için çaba gösteriyorduk. Akrabaları ziyaret ediyor, Komşularımızı ihmal etmiyor, Tüm çaba ve gayretimizle Allah’ın dinini öğrenmeye, yaşamaya ve duyurmaya çalışıyorduk. Ama Ne oldu ise oldu.! Her şey imtihanın şekli ile değişti. Dün zorlukla sıkıntı ile imtihan olanlar Bu defa kolaylık, rehavet ve tembellikle imtihan edildiler. Hani Artık İslam her yerde konuşuluyor. İslam sanki ülkeye ve tüm dünyaya hâkim oldu! Sanki Uhud savaşı kazanıldı ve dünya serveti başımıza bela oldu. İmtihan ın şekli değişti. Makam Mevki Kadın Para Yeni imtihan şekli idi. Artık İslam geldi ya.!!! Makamlara kurulduk. Sekreterleri hayal etmeye başladık. Gözlerimiz çekici bayanlara ya da yakışıklı erkeklere kayar oldu. Arabaların modeli yükselmeye, Evlerin şekli dublekslere. Çocuklarımıza varıncaya kadar arabalaşmaya başladık.

Hani İslam geldi ya her yere!!!

Ne acıydı!? Afganlı Iraklı Suriyeli Türkmenistanlı yığınlarca göçmen Müslüman etrafımızda kışın soğuk gecelerinde yıkık dökük evlerde ömür sürerken, Terk edilmiş evlere uçuk kiralar isterken, Hiç düşünmedik bunlar ne yer ve içerler? Bunlar nasıl geçinirler? Bu mazlumlar nasıl yıkanır, nerde banyo yaparlar? Nasıl giyinir, nasıl yaşarlar?

Evet Biz sandık ki İslam dünyada hakim oldu. Artık mal mülk yüzünden, Ortak işletme yüzünden, Birbirimizi müşrik olarak itham etmekten, Kuran okumaya Hadis öğrenmeye Onları yaşayıp Onları akraba ve komşularımıza duyurmaya zamanımız yoktu!!!

Dünya hırsı ile çocuklarımızın büyüdüğünü, Ergenlik yaşına geldiğini, onların bize ihtiyaç duydukları en önemli dönemlerini bile unutmuştuk.

Akrabalara ihtiyaç kalmamıştı artık, sudan bahanelerle onları da çizdik.

Komsular artık çekici gelmiyordu.

Tv, bilgisayar, internet, Cep telefon, tablet, Hatta face ve watsap uğrunda saatler geçirecek ve dakikalarca ibadet edilecek yeni Tanrılar olarak gündeme düşmüştü.

Tam bu sarhoşluk halini yaşarken, Tam da güçlüyüz artık, kimse bizi yenemez derken, Makam Mevki Koltuk Para At araba hesapları yaparken Kariyer gururu ve kibrine bulanmışken, Tüm hesapları altüst eden bir imtihanla uyandık.

Hayallerimiz Umutlarımız Rahatımız hesaplarımız hepsi birbirine karıştı. Çünkü Bizi bizden iyi bilen Bizim içler açısı halimizi haber alan Hesapların üstünde bir Hesap eden vardı. Allah. . . Sanki Mevla, -Kendinize gelin dedi. -Gittiğiniz yol yol değil. -Tuttuğunuz el el değil, -Bindiğiniz dal dal değil dedi.

Hani Hesap gününe inanıyordunuz?

Hani Cennet ve Cehennem var diyordunuz?

Hani dünya fani diyordunuz?

Hani sadaka mali artırır diyordunuz?

Evinize misafir almaya, Sofranıza mazlum davet etmeye korkar hale geldiniz. Evlerinize kendi çocuklarınızı bile misafir etmeye korktunuz. İki ekmek fazla almaktan, Ekmeği bölüp paylaşmayı zûl sandınız. Bankalardaki paranızı öz evladınıza ödünç dahi veremez hale geldiniz.

Anne-Babaları kimsesiz evlere terk ettiniz.

Tüm bu olanlardan Allahı gafil zannettiniz.

Ama Kaderleri yazan ve çizen yegâne varlık oydu.

Hadi artık. Düşünme vakti.

Hesap yapma zamanı. Nerde hata yaptık? Deme vakti. Yanlış hesaplardan, "Güçlüyüz" Kibrinden kurtulma, Tevazu moduna girme vakti. Yeni yepyeni bir iman, Allaha Güçlü bir güven, Salih amel ve Kaybettiğimiz değerlere dönme vakti.

Gecikmeden Geç kalmadan Umudumuzu kaybetmeden Düşmanı ve zulmünü hatırdan çıkarmadan diriliş zamanı.

Allah yeni imtihan dönemini tüm iman edenlere Uyanış, Çaba ve gayret, Yeni umutlara ufuk açmaya sebep kılar inşallah.

Kuranda geçen peygamber kıssalarına, Onların ibret dolu hayat yoluna yeniden bir bakış olur inşallah. Terk ettiğimiz Vahye yeniden bir bakış inşallah