HÜDA PAR Genel Başkanı Sayın Zekeriya Yapıcıoğlu ile yapılan bir basın buluşmasında ben de vardım. Gazetecilerden biri HÜDA PAR’ın neden anketlerde olmadığını sordu. Yapıcıoğlu güzel, tatmin edici bir cevap verdi kanaatimce. Ama ben Sayın Yapıcıoğlu’nun cevabına burada yer vermeyeceğim. Kendi gözlemlerimi yazacağım.
HÜDA PAR gerçekten de yok sayılıyor. Her hafta yayınlanan seçim anketlerinde yeni kurulmuş, Türkiye genelinde teşkilatlanmasını tamamlamamış, oy oranı sıfıra yakın birçok partiye yer veriliyor, adları anılıyor. Ama HÜDA PAR diye bir parti yokmuş gibi davranılıyor.
Hâlbuki HÜDA PAR ciddi bir seçmen kitlesi olan, her geçen gün sevenlerinin, seçmen kitlesinin genişlediği ve gittikçe halktan, halkın her kesiminden teveccüh gören, ilgi duyulan bir parti. Geçen seçimlerde seçmen kitlesinin yoğun olduğu bazı şehirlerde yüzde beş ile on arası oy almış bir parti. Sınırlı sayıdaki ilde seçime katılmasına rağmen özellikle bölgede üçüncü parti olmayı başarmış, dikkatleri üzerine çekmiş, yabancı düşünce kuruluşlarının hakkında analiz yayınladıkları, rapor düzenledikleri bir yapı.
Son yıllarda herkesin gözlemlediği gibi halk kesimlerinden HÜDA PAR’a bir yöneliş, bir ilgi artışı söz konusu. Hem Batı illerinde hem de bölge illerinde, Kürt illerinde insanlar, farklı kesimler bu partiyi, bu partinin programını, söylemlerini daha çok merak ediyor. Sayın Yapıcıoğlu’nun son haftalarda çeşitli illere yaptığı ziyaretlerde kendisine yoğun, coşkulu bir teveccüh söz konusu.
Yani kısacası HÜDA PAR her geçen gün daha da güçleniyor, etki alanını genişletiyor, sözü geçerli bir parti haline geliyor.
Lakin iktidar partisine yakın yayın organları ve çevreler olsun, muhalefete yakın yayın organları ve çevreler olsun, onların güdümündeki seçim anketçileri olsun HÜDA PAR’a yönelik halkın ilgi ve teveccühünü görmek istemiyor. Bu partinin etkinliklerine, açıklamalarına sansür uyguluyor.
Neden? Kanaatimce bunun tek bir nedeni var; HÜDA PAR’ın gerçek bir muhalefet partisi olması… Sisteme alternatif tek parti olması…
Diğer partiler sistemle şöyle veya böyle barışık partiler… Sistem partileri yani… Bu partilerin Batı dünyasıyla, batı kültürüyle de bir sıkıntıları yok gibi. Bir asırdır bu ülkede iktidarlar değişiyor, hükümetler değişiyor ama sistem değişmiyor, aynı kalıyor. Halkın kangrenleşmiş sorunlarına ciddi bir neşter vurulmuyor, halkın temel sorunları olduğu gibi yerinde duruyor. Batıcı, laik, Kemalist kadrolar, iktidarda kim olursa olsun borusunu öttürmeyi sürdürüyor. Ülkenin zenginlikleri mutlu bir azınlığın inisiyatifinde kalmayı sürdürüyor. Batının, Amerika, İsrail ve Avrupa ülkelerinin ülkemizdeki çıkarları en üst düzeyde korunmayı sürdürüyor. NATO ve Batının askeri amaçlarına hizmet eden diğer üsler güven için var olmaya devam ediyor. Sistemi değiştirme söylemiyle iktidara gelenler bir müddet sonra sistemin en sadık koruyucusu oluveriyorlar.
Diğer önemli bir nokta HÜDA PAR’ın dışındaki diğer partiler güçlendikleri an, iktidar yolu göründüğü an söylem değiştirmeye başlıyor, hatta Amerika’ya gidip etkili çevrelere biat tazeliyor.
HÜDA PAR bu ülkede bir istisna; köklü çözümlerin peşinde, sistemden kaynaklanan ayırımcılıkları, sömürüyü, bölücü ve ötekileştirici uygulamaları, adaletsiz gelir dağılımını ortadan kaldırmak istiyor. Nesilleri ifsat eden kültür emperyalizmine dur demek istiyor. Yani gerçek bir muhalefet yapıyor. Halkın kötü kaderini değiştirmek istiyor.
HÜDA PAR’ın bu idealleri, hedefleri bir asırdır bu ülkeyi sömüren, emperyalist emelleri için kullanan, köşe başlarını tutmuş, ayrıcalıklı, imtiyazlı kesimleri ürkütüyor, rahatsız ediyor. Bu yüzden HÜDA PAR’ın önünü kesmek istiyorlar, onu yok sayıyorlar. HÜDA PAR yokmuş gibi davranıyorlar.
Ama boşuna kürek çekiyorlar. Güneş balçıkla sıvanmaz. Gözünü kapatan kendine karanlık yapar. HÜDA PAR bu ülkenin bir gerçeğidir. Her geçen gün daha da etkili olan ve güçlenen bir gerçek…