İnsan olarak bu dünyada var olmak, anlaşılmak, varlığımızı ispatlamak, adam yerine konmak isteriz. Bunları nasıl anlarız biliyor musunuz? Birileri tarafından dinlenince, konuşurken, birileri sizi dinlemiyorsa başka işler ile ilgileniyorsa, biz yetişkin olarak neler hissediyoruz? Değersizlik duygusu değil mi oysa çocuklar bu duyguyu daha katmerli yaşar. Yetişkinlik döneminde en önemli duygu insanın kendisini değerli hissetmesidir. Bu duygunun oluşma dönemi çocukluk dönemidir ve değerlilik duygusu çocuğu aktif dinleyince oluşacak bir duygudur.

    Çocuğun dinlenmesi, en önemli ruhsal ihtiyaçlarındandır. Çocuk ile konuşurken başka hiçbir iş ile ilgilenmeden onun boy seviyesine inip, göz teması kurarak, gözlerinin içine bakarak dinlemek, ona değer verdiğimizi hissettirir, göz teması donuk bir şekilde olmamalı göz göze iletişim çocuğun güven ve sevgi duygusunu geliştirir. Çocuklar konuşurken konuşmalarını bölmemek gerekir gülümseyerek ya da dokunarak onları konuşmaya teşvik etmek gerekir

   Etrafımızda çok şahit olmuşuzdur çocuk heyecan ile anne babasına yaşadığı olayı anlatıyor. Aldığı cevap genellikle şimdi işim var, sonra söyle oluyor. Çocuğun hevesi kursağında kalıyor dedikleri bu olsa gerek.

   Unutmamak gerekir ki, yarın sizi dinlemeyen evladınızı bugün siz dinlemeyerek meydana getiriyorsunuz. Çocuk dinlenilmek ve ciddiye alınmak ister. Bunun olmadığını fark ettiklerinde saldırgan ve inatçı tavırlar sergilerler, bunun nedeni sözel yolla anlatamadığını bedenini kullanarak anlatmaya çalışmalarıdır.

   Çocuğu dinlemenin ona kattığı faydaları şöyle sıralayabiliriz:

*Kelime hazinesi gelişir, dil gelişimi hızlanır, konuşma yeteneği artar ve kendini daha iyi ifade etmesini öğrenir.

*Konuştukça olumsuz duyguları hafifler ve rahatlar.Çocuğun bir derdi varsa, bunu davranışla göstermek yerine (saldırganlık, hırçınlık, ağlamak, içine kapanmak gibi) sözle ifade ederek rahatlar, bu da hırçınlaşmasına, içine kapanıp üzülmesine, daha ileride derslerini veya sosyal hayatını etkilemesine engel olabilir.

*Karşısındakini dinlemeyi ve ona saygı duymayı öğrenir.

*Duygularını konuşarak ifade eden kişinin saldırganlığı ve ağlaması azalır.

*Özgüven gelişimine katkı sağlar.

* Çocuk ile anne veya baba arasında bir yakınlık doğar, çocuk onlara danışır ve diyalog kurar. Söyledikleri dinlenen çocuk da anne/babasının sözünü dinlemeye başlar.

Sonuç olarak diyebiliriz ki, sıkıntı veren duyguları bastırarak ya da başka şeyler düşünerek ortadan kaldıramayız.Ancak bu olumsuz duyguların dile getirildiklerinde ortadan kalktıklarını bilmeliyiz. Yetişkin insanlar bile sıkıldıklarında veya darda kaldıklarında çare üretmekten aciz olsa da kendini dinleyen kişilere içini dökerler. Kendisinin dinlenmesi kişiye büyük bir rahatlık verir.  Anlaşıldığını hisseden çocuk, kendini daha huzurlu ve rahat hisseder, bu da çocuğun kişisel ve sosyal gelişmesine yardımcı olur.

Vesselam…