Gazze’de siyonist işgalcilerin soykırımı devam ediyor.
Her gün onlarca şehit ve bilmem kaç katı da yaralı, şehit ve yaralılar listesine kaydediliyor. Böylece şehit ve yaralıların sayıları artıkça artıyor.
Nasıl olsa bu işgalci çeteye karşı duracak bir irade yoktur.
Hal böyle olunca kandan beslenen bu insanlık düşmanı siyonistler; ocakları yıkmaya, aileleri kütüklerden silmeye ve en vahşi biçimde katliamlarına devam ediyorlar.
Gün geçmiyor ki Gazze’de yürekleri parçalayan olaylar yaşanmasın.
Gün geçmiyor ki Gazze’de insanlığa karşı vahşetler işlenmesin.
Gün geçmiyor ki Gazze’de insanlık ölmesin.
Siyonist işgal çetesinin barbarca katlettiği bir isim de geçen Pazartesi günü şehit olan Halid Nebhan’dı. Namı diğer Halit Dedeydi.
Hatırlayın, işgalci çetenin bombaladığı Nuseyrat Mülteci kampında evlerinin de isabet alması sonucu ailece molozlar altında kalmışlardı. Evde, Halit Dedenin iki torunu Rim ve ağabeyi şehit olmuşlardı.
Halit Dede, işgalcilerin saldırılarında katledilen torunu Rim’e, gözlerinin içini öperek ve “ruhumun ruhu” sözleriyle veda etmişti.
İşte 13 ay sonra Halit Dede de şehitler kervanına katıldı ve ruhunun ruhuna kavuşmuş oldu. Rabbim şehadetini kabul etsin ve göz bebeğin olan Rim ile sizleri Adn ve Firdevs cennetlerinde buluştursun inşallah.
Evet, katledilen Rim bebek ve Halit Dede, Gazze’deki mazlumiyetin sembolü ve çaresizliğin feryadı oluvermişlerdi.
Aynı zamanda Halit Dede, dirayetiyle hem insanlığa hem de tüm Müslümanlara ders veriyordu.
Bir konuşmasında, “Allah Azze ve Celle bize yaşamayı yazdıysa merhaba hayata. Allah Azze ve Celle bize ölümü yazdıysa merhaba ölüme…” demişti.
Halit Dede, neredeyse tüm vaktini hastaneye gelen yaralılara yardım ederek ve onlara moral vererek geçiriyor. Kendini Mazlum ve izzetli Gazze halkına adamıştı ve biraz bile olsa onlara yardımcı olmaya çalışıyordu.
Özellikle yaralı olan Gazze’lilerle konuşuyor, moral veriyor ve yüce Allah’a (c.c) dayanmaları için onları motive ediyordu.
İşgalcilerin bir saldırısında bacağını kaybeden Gazze’li kız çocuğunu teselli ederek şunları söylüyordu Halit Dede; “Olsun. Bacağın senden önce cennete gitti. Ahirette bir nur olarak sana gelecek. Allah’ın izniyle iyileşeceksin, iyi olacaksın, yapay bacak takacaklar, tekrar yürüyebilecek, eskisi gibi hayatını yaşayabileceksin. Asla şunu unutma; veren de alan da Allah’tır. Bize ayağı Allah verdi, dilediği gibi de alır. Eğer emanetini almak istiyorsa alır, bu can onundur, biz de O’na aitiz. Bu nedenle diyoruz ki; biz Allah’tan geldik ve O’na döneceğiz. Her şey Allah’ındır, bizi alırsa razı oluruz ve ‘Elhamdulillah’ deriz.”
Evet, ey Halid Dede! ey Ebu Ziya! Biliyoruz ki sen şimdi ruhunun ruhu olan Rim ile cennettesin ve dünya hayatının çilesinden kurtuldun. Rabbim sana rahmet eylesin. Amin.