Cumhurbaşkanı kim olacak?
Hangi parti ne kadar oy alacak?
Meclise hangi siyasi partiler girecek?
Seçmenin kullanacağı oy durumuna göre yukarıdaki soruların cevapları yarın netleşecek.
Peki, oy nedir? Ve kimlere oy vermeliyiz?
“Görüş” ve “Düşünce” anlamına gelen oy, aynı zamanda “vekâlet verme” ve “akit yapmaktır.” Dolayısıyla seçmen kime oy verirse beş yıl boyunca düşüncesinin vekâletini ona vermiş olur. Bundan dolayı seçmen oyunu kullanmadan önce iyi düşünmeli ve gelecek beş yılın dünya-ahret hesabını iyi yapmalıdır.
Seçilen adayların yapacakları her türlü müspet veya menfi işten, aynı zamanda seçmen de sorumludur. Binaenaleyh seçilen vekil, rüşvet yediğinde, adam kayırdığında veya inancımıza aykırı bir konuda rey kullandığında, vebalinde seçmen de pay sahibidir. Tersi olduğu durumlarda bu kez mükâfat sahibi olur.
İkinci soruya gelince: Kimler toplumumuzun dünya ve ahiret menfaatlerini, şahsının ve partisinin menfaatinden üstün tutuyorsa oyumuzu onlara vermeliyiz. Kim toplumumuzun maddi ve manevi inşası için gayretle çalışıyorsa oyumuzu onlara vermeliyiz. Kimlere malımızı ve mahremlerimizi gönül rahatlığıyla teslim edebiliyorsak oyumuzu onlara vermeliyiz… Hâsılı Allah`ın rızası, ülkenin menfaati ve ümmetin çıkarını her şeyin üstünde tutan namzetlere oy vermeliyiz.
Mezkûr özelliklerin çoğunu HÜDA PAR adaylarında gördüğüm için gönül rahatlığıyla oyumu HÜDA PAR`a vereceğim.
Ülkenin iç ve dış sorunları ile ilgili HÜDA PAR`ın verdiği çözüm önerileri hep isabetli olmuştur. Büyük şeytan ABD, terör şebekesi israil ve emperyalist AB ile olan diyalogların ölçüsü, Suriye meselesi, FETÖ ve Çözüm süreci konuları bunun en belirgin örnekleridir.
Ayrıca HÜDA PAR`ın Kürt meselesi, yeni anayasa, dış politika, toplumun manevi inşası ve aile kurumu… gibi konularla ilgili çözüm önerileri takdire şayandır.
Birileri; “Bahsettiğiniz konularda zaten işler yolundadır ve toplumun bir sorunu da yoktur” diyebilir. Ancak gerçekler hiç de öyle değildir. Sıraladığımız başlıkları uzun uzun yazmayacağım sadece aile kurumu ile ilgili somut bir örnekle yetineceğim.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK)`in verilerine göre 2004`te 91 bin 22 olan boşanan çift sayısı, 13 yıl sonra 2017`de yüzde 37 artışla 128 bin 411`e yükselmiş. Diğer başlıkları da bu çerçevede değerlendirmeyi size bırakıyorum. Keşke basın gücü ile kamuoyunda oluşturulan algı gerçek olsaydı demekle yetineyim.
HÜDA PAR`ın ilkeli duruşu, siyasi rakiplerine karşı adil oluşu ve toplumumuzun maslahatı söz konusu olduğunda ciddi siyasi riskler aldığına hepimiz şahidiz. Bundan dolayı birçok seçmenin gönlünde taht kurmuş ve alternatif bir siyasi parti olduğunu ispatlamıştır.
Dolayısıyla bize düşen topluma hizmeti ibadet olarak bilen ve bu çerçevede siyaset yapan HÜDA PAR namzetlerini desteklemek ve sahiplenmektir. Bu destek toplum olarak bizim için bir fırsat Hür adaylar için ise bir şans olmalıdır.