Bu Ramazan'ı Şerif, seçimlerin de vermiş olduğu büyük bir stresle aramızdan ayrılıp gitmek üzere. 31 Mart tarihine kadar seçimin vermiş olduğu siyasi atmosferden dolayı Ramazan'ı Şerif'in maneviyatından, ibadi yönünden hakkıyla istifade edemedik. Allah hepimizi af ve mağfiret eylesin. Gazze’deki mazlumiyet, İslam ümmetinin perişan durumu; kafirlerin, münafık ve mürtetlerin, kötü niyetli insanların yeryüzünde güç ve iktidarı ellerinde tutuşu, İslam milletlerinin ise mağlubiyet içerisinde olması yüreklerimizin hüzünle ve gamla dolmasına sebep oluyor.
Ramazan'ın son cuması Dünya Kudüs Günü’dür ve dünyanın bütün ülkelerinde Ramazan'ın son cumasında Kudüs ve Filistin meselesi gündeme gelir. Müslümanlar cuma namazından sonra meydanlara çıkar, Kudüs'ün özgürlüğü için Mescid-i Aksa'nın özgürlüğü için siyonizmin ve küresel emperyalizmin yok olması için toplumsal bir uyanışla toplumsal bir bilinçle seslerini yükseltirler.
Meydanlara çıkıp slogan atmayı, basın açıklamalarını, kitlesel mitingleri basite almayalım. Bu tür çalışmalar küfrün yüreğine büyük bir korku, iman edenlere ise büyük bir umut verir. Dolayısıyla buradan bütün halkımıza sesleniyoruz: Bu cuma namazında camiden çıkar çıkmaz şehirlerimizin en merkezi yerlerinde, kitlesel basın açıklamalarıyla Dünya Kudüs Günü’nü kutlayalım. Kudüs'ün özgürlüğü için Filistin’in özgürlüğü için Gazze’nin esaretten kurtulması için ‘Kahrolsun israil! Yaşasın Küresel İntifada!’ sloganlarıyla yeri göğü inletelim.
Enfal Süresi 47. ayette ‘Allah'a ve Peygamberine itaat edin, birbirinizle çekişmeyin, sonra zayıflarsınız ve kuvvetiniz kalmaz ve sabredin, şüphe yok ki Allah, sabredenlerle beraberdir.’ Bizi uyarmış. Bakın Cumhur ittifakı; cumhurbaşkanlığı seçimini kazandı, milletvekilliğini kazandı ve çok büyük bir başarı elde etti. Bu başarıya ehli iman sevindi, İslam ülkelerindeki diğer Müslümanlar sevindi. Fakat 31 Mart seçimlerinde AK Parti kurmaylarının muhataplarını, halkın taleplerini dikkate almayışı, seçimin mağlubiyetle sonuçlanmasına sebep oldu.
Cumhurbaşkanı ‘Bu seçimden dersler çıkaracağız.’ dedi. İnşallah AK Parti kurmayları ve bu ülkeyi yöneten insanlar dersler çıkartırlar. Sosyal medyada seçim sonuçları ile ilgili AK Parti'ye eleştiri amacıyla ‘Atatürkçüler kaybetti, Kemalistler kazandı.’ ‘Üzülmeye gerek yok!’ diyerek tweet atan insanlar gördük.
Yine CHP, 31 Mart gecesinde gençlere söylettirmiş olduğu ‘Hocaları asalım, imam hatipleri kapatalım…’ gibi sözler içeren o iğrenç şarkının ne anlama geldiğini biliyoruz. Bu şarkıyı paylaşan ve söyleyenler toplumu terörize etme suçuyla yargılanmalıdır. CHP, belediyeleri aldığında içki ve İslam'ın hoş görmediği birçok şey belediyelerin imkanları ile toplumda yaygınlaştırılıyor.
AK Parti, CHP tabanına kendini sevdiremez. AK Parti’yi iktidara getiren Müslüman halkın oylarıdır. CHP'nin söylemleri ile siyaset yürütmeye çalışan bütün partiler bu ülkede yok olup giderler. İster kabul edin ister kabul etmeyin Müslüman olan bu halk, Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra çok büyük zulümlere ve hak kayıplarına maruz kalmıştır. Şapka takmadığı için topa tutulan şehirlerden tutun binlerce alimin idam edildiği bilinen bir gerçek.
Bütün İslami STK'lar, İslam'ın değerlerini savunacağına söz veren bütün partiler, bu 4 yıl çok çalışmalılar. Halkımızın inanç değerlerinden uzaklaştırılmasına izin vermemeliyiz. Özellikle genç neslimizi küfrün, kötülüğün pençesinden kurtarmak için plan ve programlar yapmalıyız.
Geleceğimizin geçmişimizden hayırlı olması duasıyla…