Şeytani güçler tarafından oluşturulmuş çok kirli bir mefhumu gündemimize almak zorunda kaldık. ÖSS’ye hazırlanan bir öğrenci ile beraber muhabbet ediyorduk. Bir erkek öğrencimiz ki babası İslami hassasiyeti olan biri, annesi ise çarşaflı bir hanımefendi. Aile dostu sayılırız. Bu öğrencimizi sınava hazırlıyoruz. Baktık ki öyle bir pantolon giymiş ki diz kapaklarının altı çok dar. Ayak bileklerine kadar geliyor. Dizkapaklarının üstü ise aşırı derece de vücudu sıkmış. Tüm organlar belli oluyor. Göbekten alta bakılsa erkek değil de bir kadın olduğu zannedilir. Bizim bu tür pantolonlardan haberimiz yok. Hasbelkader üniversitenin olduğu mahalleye gittik. Baktık ki tüm erkek öğrenciler bu pantolonlardan giymişler. Göbek altı kadınlara benzeyen sakallı erkekler…
Araştırdık ki bu tür kıyafetlere çift cinsiyetli kıyafetler deniyormuş. Çift cinsiyetli iç çamaşırları, çift cinsiyetli tuvaletler… Allahumme ecirna min fitneti ahirizzaman (Allah’ım ahirzamanın fitnesinden bizi koru) demekten başka bir şey elimizden gelmedi.
Bu iğrenç kelimeyi her şeytani kavramı üretmekte öncülük eden İngilizler üretmiş. Herhangi bir cinse özgü olmayan ve her iki cins için de ortak olabilenleri ifade etmede kullanılıyormuş. Hem kadın hem erkeklerin kullandığı kuaförler, güzellik salonları ve tuvaletler çift cinsiyetli olarak adlandırılıyormuş. Çift cinsiyetli giyim de hem kadın hem erkeklerin giyebileceği giysi anlamına geliyormuş. Kemerler, ayakkabılar, pantolonlar, tişörtler, gömlekler hatta tüm çocuk ve genç kıyafetleri, giyim ve aksesuar ürünleri artık cinsiyetsiz olarak üretiliyor.
Çift cinsiyetli, her iki cinse de uyan her iki cinse uygun, cins farkı gözetmeyen ürünler olarak pazarlanan bu ürünler; şeytani bir aklın ürünüdür. Çocuklarımıza büyük mağazalardan veya pazardan kıyafetler alıyoruz. Tüm kıyafetlerde tek boynuzlu rengarenk bir hayvan resmi var. Araştırdık ki bu resim de eşcinselliği savunan, çift cinsiyetli kıyafetler, tuvaletler icat eden şeytani aklın ürünüymüş. Bunun dışında, çift cinsiyetli kelimesinin en yaygın kullanıldığı yerlerden biri belli başlı mekânların tuvaletleri imiş.
Şeytani güçler var güçleri ile eşcinselliği yaygınlaştırıyorlar. Ülkemizde de eşcinsel evlilikler falan duyuyoruz. Rusya’nın bile yasakladığı bu iğrenç evlilikler ülkemizde halen yasak değil!
Geçen bir müdür beyle konuşuyoruz. İffetli giyinmekten konu açıldı. Müdür bey dedi ki: ’Hocam benim eşim açıktı. Açık bir kadının iffetli giyinebileceği hiçbir şey yok! Ya kapanacak ya da her erkeğin dikkatini çekecek şekilde tasarlanmış kıyafetlere razı olacaktık. Ben dedim ya bu evlilik devam etsin ya da artık kapan! Açık olan kadınları da tek taraflı suçlamayalım. Öyle şeytani bir sistem var ki kadın iffetsiz giyinmeye mecbur bırakılıyor. Başı açık bir kadın karşı cinsin dikkatini çekmeyecek şekilde giyinmek istese kıyafet bulamıyor. Bak biz erkekler bile vücut hatlarımızı belli etmeyecek gömlek, pantolon bulmakta zorlanıyoruz. Allah yardımcımız olsun!’
Müslümanlar, Allah’ın davası için çok güçlü bir akıl oluşturmadıkları müddetçe bu savaşı kaybetmeye devam edeceğiz. Müslümanlara dünya görmüş, ticaretten anlayan, toplumun çöküşünü hızlandıran unsurları görebilen liderler lazım.
Geçen eşimle ilahi dinlemek için İslami hassasiyeti yüksek olan bir kanal açtık. Adam ilahi okuyordu. Eşim dedi: ‘Kapat şunu ya!’ Dedim niçin? Dedi: ‘Baksana şuna, ne kadar dar giyinmiş! İffet sadece kadınlar için midir? Bir de ilahi okuyor! Kim bu adamları bu ekranlara çıkarıyor? Müslümanlar neden bu kadar duyarsız olmuşlar? Niçin hassasiyetlerimizi kaybediyoruz?’
Birkaç gün sonra İslami bir konferansa gittik. Baktık mikrofonu tutup naralar atan hocaefendi de daracık bir pantolon giymiş. Birbirimize baktık. Gözlerimiz doldu. Ahvalimize ağlamak istedik ama Şehidin sözüyle gözyaşlarımızı tuttuk: Hani diyordu ya: ’Mücadelesiz kan ve gözyaşı acziyettir.’
İffeti ve İslam’ın her hükmünü yeryüzünün her karışına egemen kılabilenlerden olma duasıyla…